Görmek istemiyorum traducir portugués
2,327 traducción paralela
Görmek istemiyorum.
Não quero ver.
Ben sadece bu adada daha fazla kan görmek istemiyorum.
Só não preciso de ver mais sangue nesta ilha.
Seni bir daha görmek istemiyorum.
Não quero ver-te mais.
Seni bir daha asla görmek istemiyorum.
Nunca mais te quero ver.
Görmek istemiyorum.
Não quero vê-las.
Bir daha bu kitabı görmek istemiyorum.
Não quero voltar a ver este livro.
Onu görmek istemiyorum.
- Não o quero ver.
ARC faaliyetlerinin civarında sizleri görmek istemiyorum.
- Não te vais aproximar da CPA.
Şu anda yüzünü görmek istemiyorum.
Não te quero ver agora.
Bir daha seni burada görmek istemiyorum!
Eu nunca mais te quero ver aqui.
şu ya da bu denilerek herkesin yorumuna açık... bir kaç resim görmek istemiyorum,
"Apresente provas reais". "Quero ver a nave espacial, quero ver algo concreto,"
Ama gerçek şu ki onu bir daha görmek istemiyorum.
Mas a verdade é que gostaria de nunca mais a ver de novo.
Sadece incindiğini görmek istemiyorum, tamam mı?
Só não quero que saias magoada, está bem?
Jim'in o ezik kardeşinin ezik ellerini paramda görmek istemiyorum.
Não quero que o irmão dele lhe ponha as mãos.
Sana demiştim, bu savaş yüzünden daha başka hiçbir anormalin yaraladığını ya da öldüğünü görmek istemiyorum.
Já te disse... não quero ver mais aberrações feridas ou mortas por esta guerra.
Ama senin yüzünü daha fazla görmek istemiyorum.
Mas não quero olhar para a tua cara por mais tempo do que é preciso.
İki türlü de seni bir daha acil servisimde görmek istemiyorum.
De qualquer das formas, não te quero voltar a ver nas minhas urgências novamente.
Görmek istemiyorum.
- Eu sei que não.
Görmek istemiyorum.
- Espera. Não, não quero ver.
Seni görmek istemiyorum.
Não te quero ver.
Bu konuda, çok karmaşık duygularım var çünkü gerçekten de Albatrosların yenmesini görmek istemiyorum ama burada olma sebebim fimini çekmek.
Tenho sentimentos contrários. Não quero ver como eles comem o albatroz, mas é isso o que vim filmar.
Diyorum ki, bir daha kalbinin kırıldığını görmek istemiyorum.
Estou a dizer que não quero voltar a ver-te de coração partido.
Bir daha o küçük ve şirin yüzünü buralarda görmek istemiyorum.
Não quero ver-te aqui de novo.
Seni bir daha görmek istemiyorum!
Não te quero ver mais!
Umarım bu çıplak olma alışkanlığını bırakırsın çünkü her akşam yemeğimi yediğimde sivilceli kıçını görmek istemiyorum.
Espero que acabes com este hábito de nudez, porque não quero ver o teu traseiro com borbulhas sempre que estiver a jantar.
Memleketimin yakılıp yıkılışını ve arkadaşlarımın bu durum karşısında kahrolmuş hallerini görmek istemiyorum!
Eu não quero ver a minha terra natal em ruínas nem os meus companheiros deprimidos por ouvirem essa má notícia!
Başka bir tost makinası görmek istemiyorum.
Nunca mais quero ver outra torradeira!
Yüzünü dahi görmek istemiyorum.
Eu nem quero olhar para ele.
Bir daha onu görmek istemiyorum.
Eu ficaria longe dele.
Onu görmek istemiyorum.
Eu não quero vê-lo.
Ben de onu görmek istemiyorum.
Eu não o quero ver a ele.
Onu şimdi görmek istemiyorum.
Eu não quero vê-la. Não agora.
Suratlarındaki ifadeyi görmek istemiyorum.
Não quero ver as suas caras!
- çünkü artık beraber değiliz, ve yüüzmün her yerinde terini görmek istemiyorum, ve ben ben..
- Porque nós já não estamos juntos e eu não quero que tu transpires em cima da minha cara, eu, eu...
Şu an yüzünü görmek istemiyorum.
Não quero ver a tua cara.
Sizi görmek istemiyorum!
Não vos quero cá dentro!
Onu hapiste ya da mahvolmuş bir halde görmek istemiyorum.
Não quero vê-lo em desgraça ou preso.
Bir daha seni görmek istemiyorum.
Eu não te quero ver mais.
Seni artık görmek istemiyorum.
Fico contente por estares a conseguir o que realmente queres.
Kapitalist açgözlülerin eşyalarını bir daha görmek istemiyorum!
Derrubem as ferramentas do capitalismo.
Hayır onu görmek istemiyorum!
Não, eu não o quero ver!
Bir daha görmek istemiyorum.
Não quero vê-la novamente.
Bu teknoloji için tüm hayatımı harcadım ben yeterli önlemler alınmadığı için, tehlikeye atıldığını görmek istemiyorum!
Gastei a minha vida inteira de adulta a desenvolver esta tecnologia e não vou vê-la comprometida por meias medidas!
Onu görmek istemiyorum.
Não quero vê-la.
Seni görmek istemiyorum baba.
Eu não quero ver-te, Pai.
Seni bir daha görmek istemiyorum.
Acabou.
Sizi öldürmek istemiyorum, aynı zamanda sizi bir daha görmek de istemiyorum.
Eu não o vou matar, mas não o quero ver mais.
Bunu görmek istemiyorum.
Eu não quero ver isto.
Böyle bir şeyin olduğunu görmek istemiyorum.
Agora, eu não quero que isso aconteça.
Her ne boksa görmek bile istemiyorum.
Mas que raios. Não quero ver um hoje à noite.
O resmi görmek bile istemiyorum.
Nunca mais quero ver esse quadro.
istemiyorum 1125
görmek 28
görmedim 301
görmek istiyorum 102
görmek ister misin 133
görmek isterdim 20
görmek ister misiniz 51
görmek istiyor musun 16
görmek isterim 22
görmedin 27
görmek 28
görmedim 301
görmek istiyorum 102
görmek ister misin 133
görmek isterdim 20
görmek ister misiniz 51
görmek istiyor musun 16
görmek isterim 22
görmedin 27