English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ K ] / Kazanan

Kazanan traducir portugués

4,078 traducción paralela
Bu bir oyun ama kazananı yok!
Jogo é jogo e não há vencedores.
Fakat Sezar megalomanı günün sonunda kazanan taraf oldu.
Mas, no final, foi a megalomania de César que imperou.
Ve görünüşe göre Chuck kazanan olacak.
E parece que o Chuck será o vencedor.
O anda Rosa ve ben anladık ki şeker savaşında kazanan yoktur.
Naquele momento, eu e a Rosa apercebemo-nos que não há vencedores numa guerra de doces.
... yoksa kazanan mı?
ou o vitorioso?
Bir gecede iki bin papel kazanan bir fahişe kesinlikle akşam yemeğinde cimrilik yapmaz.
Uma acompanhante de 2 mil dólares por noite não economiza no jantar.
Kazanan üç numaralı hindi oldu.
O vencedor é... o peru número 3.
Parayı kazanan kişilere geri mi verdin?
Devolveste o dinheiro às pessoas que o perderam?
Parayı kazanan kişilere geri mi verdin?
Devolveste o dinheiro às pessoas que perderam?
Kazananı seçtik.
Já escolhi o nosso vencedor.
Ve kazanan...
E o vencedor é...
En son Tony Ödülleri'nde ödül kazanan gösteriyi bile izledim.
Eu até vi a última porcaria que ganhou um prémio Tony.
Bayan Gooding, kazananı tebrik konuşmamın zarafet timsali olduğunu söylemişti.
A Mrs. Gooding disse que o meu discurso de derrota foi "muito gracioso".
Bir, iki üç. Kazanan istediğini alır.
O vencedor pode perguntar qualquer coisa.
- Piyangoyu kazanan kişisiniz.
Saiu-lhe a lotaria.
Kim senin böyle berbat bir kazanan olacağını bilirdi ki?
Quem diria que serias um péssimo vencedor?
"Berbat kazanan."
"Péssimo vencedor."
Ben mükemmel bir kazanan olacağım.
Vou ser um grande vencedor.
-... kazanan Snotlout. - İşte bu bir Jorgenson!
Aquilo é que é um Jorgenson!
Kazanan ve şampiyonluğu devam eden, Snotlout.
O vencedor e ainda campeão, Snotlout.
Bu sabah gazetede gözüme ilişti, Vali Curtin kazananı açıklamak üzereymiş, hani şu tartışmalı Kongre seçimlerinde...
Deitei um olho ao jornal esta manhã, e o Governador Curtin disse-se pronto para declarar um vencedor na... disputada eleição para o Congresso para o...
Kazanan her şeyi alır diyelim.
- Que tal se o vencedor ficar com tudo?
Kazanan yine Quasi!
"Quasí" ganha outra vez!
Şimdi sizlere, R City mağazasının bu hafta kazanan talihlilerini açıklıyoruz.
- Boa Sorte! "É tempo de anunciar o nome dos vencedores." "da lucky draw da R City Mall"
Bugünün talihlisi, 50.000 kazanan 3 numaralı Bay Sachin Gupta.
"e o terceiro lugar que ganhará 50.000 rupias." " Vai para Mr.
Ve ikinci kazanan talihlimiz, Bayan Pooja Mishra.
Sachin Gupta. " " e em segundo lugar ficou Mr. Pooja Mishra. "
- Ve bugün büyük ikramiye olan 100.000'ni kazanan talihlimiz... - Teşekkür ederim.
"e agora o vencedor do jackpot de hoje que irá ganhar 100.000 rupias"
Kazanan olmanın bir bedeli vardır!
Vale a pena ser um ganhador!
Sekiz kazanan horoz seçti.
Ele escolheu oito galos ganhadores.
Aday olanlardan bir potpuri sunacağım sonra da, kazananı açıklayacağım.
Vou tocar um'medley'das canções nomeadas e depois apresentar o prémio de melhor banda sonora.
Öldürücü bir arzuyla soysuzların saygısını kazanan bir Yahudi.
Um judeu que ganhou o respeito de criminosos através de uma luxúria homicida.
Fakat bunu yazma zahmetine girdiği için takdiri kazanan o oldu.
Mas ficou com a fama porque se deu ao trabalho de o escrever.
Augie'nin kazanan bir anneye ihtiyacı yok.
A Augie não precisa de uma mãe que vença.
- Tebrikler, kazanan kişi.
Parabéns, vencedor.
Tebrikler, kazanan kişi.
Parabéns, vencedor.
Tamam, benim için bir kazanan seç... Ama ilk önce onlara dikkatlice bak.
Escolhes um vencedor para mim, mas olha com atenção para eles.
Bu akşamki toplantı kuzeyin kurallarına göre olmalı. Kazanan taraf ev sahibi olmalı.
Esta noite, seguindo os costumes do Norte, o vencedor dará um banquete.
- 1873, Batıyı kazanan silah.
1873, a arma que conquistou o Oeste.
Siz birbirinizi sağlam bir dövseniz ne olur? Kazanan da benimle özel bir röportaj yapar.
Que tal vocês andarem à porrada uns com os outros e quem ganhar consegue uma entrevista exclusiva comigo?
Kazanan top olabilirdi. /! I
Seria o golo da vitória!
Fransa Turu'nu yedi kez kazanan Lance Armstrong.
Olhem para a cara dele. sete vezes vencedor da Volta à França.
Ve Hakem Marco Rosario... 91-89 veriyor... ve ayrık kararla kazanan...
E o Juiz Marco Rosario dá 91 a 89 ao vencedor por divergência,
Bugün, çabucak halkın beğenisini kazanan, en parlak dönemindeki tartışmalı ve sevilen sihirbazlar ekibine karşı, Chinatown'da başlayan polis hareketi 59. caddedeki köprüde, Dört Süvari adı verilen ekibin üyesi Jack Wilder'in ölümcül bir kaza yapmasına neden olan kovalama sonucunda dramatik bir hale geldi.
Hoje, revelamos a popular e controversa história de um grupo de mágicos, que têm agarrado a imaginação do público, e que sofreu uma reviravolta quando uma acção policial que começou em Chinatown se tornou dramática, numa perseguição a alta-velocidade na 59th Street Bridge, que causou uma colisão fatal tirando a vida a Jack Wilder, um dos Quatro Cavaleiros.
Ama asıl önemli haber, Dünyayı Saran Kanatlar'da şampiyonluk unvanını üç kez koruyan ve dördüncü kez kazanan ilk yarışçı olmayı hedefleyen... Ripslinger'ın ardından kimin geleceği.
Mas a verdadeira história deverá ser quem chegará depois do tricampeão, Ripslinger, que tentará obter a quarta vitória no Rali Asas à Volta do Mundo.
Unutma, yarışları kazanan hız değil yetenektir. 2.
E, lembra-te, não é a velocidade que ganha as corridas, é a habilidade.
Pekala 1972 yılı Okyanus Kralı Seacliff Amatör Sörf Yarışı'nın kazananı, duyduğuma göre alametifarikası kırmızı roketmiş,
O vencedor do Ocean King Seacliffe de 1972 para amadores, pelo que me disseram, é conhecido por Foguete Vermelho.
Kazananın parasını da kasabadaki mağazalar götürür... alın teri dökmeden, alın teri dökmeden...
Quem lucra são os donos de negócios na cidade que não suam, que não suam e vivem do suor dos outros.
İsmi ise "Nobel Ödülü Kazananı"
É conhecido de "Descobre o Prémio Nobel."
"Ödülünüzü almak için bu mektubu, büyük ödülü kazanan numaralarla ve istediğiniz dergi aboneliği listesiyle birlikte ofisimize getirmelisiniz."
'Para recolher o seu prémio, você deve devolver a carta ao nosso escritório, junto com o número sorteado e uma lista das revistas de que você gostaria de ter'.
Üzgünüm, numaranız kazanan numaralar arasında yok.
Desculpe. O seu número não foi um dos sorteados.
Numaranız kazanan numaralar arasındaysa kazandınız demektir yazıyor.
Diz que você ganhou se o seu número tiver sido sorteado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]