English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ O ] / Ondan hoşlanmadım

Ondan hoşlanmadım traducir portugués

189 traducción paralela
Bu Exeter her kim ise, ondan hoşlanmadım.
Quem quer que fosse esse Exeter, eu não gostei nada dele.
Ondan hoşlanmadım.
Não gostei dela.
- Ondan hoşlanmadım.
Não gosto dela.
Ben de ondan hoşlanmadım.
E eu não gosto dele.
En başından beri ondan hoşlanmadım.
Nunca gostei dela mesmo.
Ondan hoşlanmadım, Albay. Ne ben.
- Não estou a gostar.
Yabancı, ama ondan hoşlanmadım.
Era estranho, mas não fui desagradável com ele.
- Ama ben ondan hoşlanmadım.
- Mas eu não gosto dele.
Ondan hoşlanmadım.
Que tu gostes dela, tudo bem. Mas eu não gosto dela!
Ondan hoşlanmadım.
Não gostava dele.
- Ondan hoşlanmadım.
- Ele não me agrada.
Ben ondan hoşlanmadım.
O que achas, Doris?
Ama başka biri değil de kendi olduğu için, ondan hoşlanmadım.
Sendo como é, não me agrada.
- "Ondan hoşlanmadım."
- Quais foram as palavras exactas?
Özür dilerim baba "Ondan hoşlanmadım işte."
Sinto muito, pai.
Ondan hoşlanmadım.
- Não gosto dela.
Ondan hoşlanmadım, Gözüm tutmadı.
- Sim. - Não gosto dela. Não gosto dela.
Neyin yanlış olduğunu söyleyemiyorum. Sadece ondan hoşlanmadım.
Não te sei dizer o que é, mas não gosto dela.
Ondan hoşlanmadım.
Não gosto dele.
Başta ondan hoşlanmadım ama artık anlıyorum.
A princípio não gostava dele, mas já percebi.
- Ondan hoşlanmadım.
- Ele intriga-me.
Ondan hoşlanmadım.
Não gosto dela.
Ondan hoşlanmadım.
- Não gosto dele.
- Ondan hiç hoşlanmadım.
- Eu nunca gostei dele.
Ben diyecektim ki... Bay Quill'in ondan hoşlanmadığım hissine kapılarak kırılmasını istemedim.
Eu ia dizer que... não quis ofender o Sr. Quill ao fazê-lo pensar que não gostava dele.
Bir maceraperest olduğu için ondan asla hoşlanmadım, ama şimdi bir aziz olduğu için başı havalarda geziyor. Sen onu bir başpiskopos yapalı beri, kendini mükemmel bir izolasyonda tutuyor.
Nunca gostei dele, agora que ele se faz de santo... afastou-se de você desde que o fez Arcebispo.
Hele ondan hiç hoşlanmadım.
E acho-o a ele ainda menos satisfatório.
Ondan hoşlanmadın mı?
Não gostas dele?
Ondan hiç bir zaman hoşlanmadım.
Eu nunca gostei muito dele.
- Ondan çok hoşlanmadın değil mi? Şu o... çocuğundan mı?
Um filho da puta.
Ondan hiç hoşlanmadım, hiç.
Nunca gostei dele, nunca!
Dinleyin, ondan pek hoşlanmadığım doğru ama sizi mutlu etmenin yolu buysa onunla evlenmeye hazırım babacığım.
É verdade que ela não faz bem o meu gosto, meu pai, mas para vos agradar, estou disposto a casar, se o quiserdes.
Ondan hoşlanmadığımı biliyor attığımı sanıyor.
Sabe que não gosto dele, portanto, pensa que estou a inventar para o expulsar lá de casa.
Sanırım kimse ondan hoşlanmadı.
Acho que ninguém gostou dela.
Gerçek şu, ondan hiç hoşlanmadım.
Na verdade, nunca gostei dele.
Ondan ben de pek hoşlanmadım.
Eu também nunca gostei dele.
Ondan hoşlanmadığını biliyorum, ama hatırım için arkadaş olmalısınız.
Sei que não gosta dele, mas pelo meu bem, sejam amigos.
Aslında ondan çok hoşlanmadım.
Na verdade, eu não gostava muito dele.
Söylemek zorundayım, ondan hiç hoşlanmadım.
Tenho de confessar-te : - não gosto nada dele.
Ve ondan zaten hoşlanmadım ve iade edeceğim.
E para dizer a verdade, nem gosto dele e vou devolvê-lo.
- Ondan hoşlanmadım.
- Não gostei dele.
Ondan hoşlanıp hoşlanmadığımı bilmiyorum.
Não sei se gosto dele.
Yoksa herkes ondan hoşlanmadığımı fark edecek.
Ou todos saberão que não gosto dela.
Ondan hiç bir zaman hoşlanmadım.
Nunca gostei dele.
- Chirsty hoştu. - Aslında ondan o kadar da hoşlanmadım, dürüst olmak gerekirse.
- A Christy era simpática.
- Ondan hiç hoşlanmadım.
- Não gosto dele.
Ondan asla hoşlanmadım.
Nunca gostei muito dele.
Ondan asla hoşlanmadım.
- Desse eu nunca gostei.
Ondan ben de hoşlanmadım.
- Também não gosto dele.
Ondan hoşlanmadığını sanmıştım.
Pensei que não gostavas dele.
Ondan hiç hoşlanmadım.
Eu não gosto muito dele.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]