English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ O ] / Onu bulamıyorum

Onu bulamıyorum traducir portugués

347 traducción paralela
Onu bulamıyorum.
Não o encontro.
Evet ama benim kompartımanımdaydı ama şimdi onu bulamıyorum.
- Estava no meu compartimento.
"Üzgünüm, onu bulamıyorum." O ikiyüzlü...
"Não posso localizá-lo". Esse traidor.
Onu bulamıyorum. Ne?
- Eu não consigo encontrá-lo.
Onu bulamıyorum.
- Ainda não a consegui encontrar.
- Bir saattir onu bulamıyorum.
- Mas o Noel... - Liga-lhe e diz-lhe para não ir!
Onu bulamıyorum.
Não posso encontrá-la.
Aslında, onu bulamıyorum bile
Por acaso, nem mesmo o consigo encontrar.
Onu bulamıyorum.
Não consigo encontrá-lo.
- Onu bulamıyorum.
- Não consigo encontrá-la.
Oh, onu kimse görmemiş. Kuşkusuz, henüz sahne kapıcısına sormadım. Onu bulamıyorum.
Mas também ainda não perguntei ao faz-tudo, não o encontro.
Uh, Lessing'in birlikte çalıştığı adam, Dr. Murcheson. Uh, onu bulamıyorum, ve acaba bana yardım edebilir miydiniz?
O homem com quem o Lessing trabalhava, o Dr. Murchison, não consigo encontrá-lo e queria saber se pode ajudar-me.
Onunla konuşmak için geldim ama onu bulamıyorum.
Vim de longe para falar com ele, mas não o acho.
Onu bulamıyorum.
Não consigo encontra-la
Şimdi... dinamit yerleşik bir saate bağlanmış o da akım anahtarına bağlı, onu bulamıyorum anahtarın bağlı olduğu ise pil.
A dinamite está ligada ao relógio que está ligado ao comutador, que não encontro que está ligado à bateria.
Onu bulamıyorum.
Não o encontro. Isso é...
San Francisco'da olmalıydı ama onu bulamıyorum.
Devia estar em São Francisco, mas não o acho.
Onu bulamıyorum.
Não consigo encontrá-la.
- Evet. Onu bulamıyorum işte.
- Pois, não o encontro.
Onu bulamıyorum bir türlü. Nereye gitti?
" Não consigo encontrá-lo!
Ama onu bulamıyorum.
Mas não o encontro.
Onu bulamıyorum.
Não o encontro em lado nenhum.
Onu bulamıyorum.
Não posso encontrá-la. "
Öyleydi ama şimdi onu bulamıyorum.
Estava, mas não consigo achá-lo.
- Onu bulamıyorum. - Bulun onu!
- Não o encontro em lado nenhum
Onu bulamıyorum. - Tatlım, başka bir oyuncak al.
Traz outro brinquedo.
Onu bulamıyorum...
Não consigo encontrá-lo...
Hayır, onu bulamıyorum.
Não, não a encontro.
Onu bulamıyorum, ama listenin bende olduğunu bilirse o beni bulacaktır.
Não consigo encontrá-lo, mas se ele souber que tenho a lista NOC, ele encontra-me.
Onu bulamıyorum.
Não há rasto da piloto do Eva-00!
600 dolarım vardı ve onu bulamıyorum.
Tinha $ 600 e não os consigo encontrar.
Onu bulamıyorum.
Não posso encontrá-lo!
Onu bulamıyorum.
Não sei dele.
Evet, onu bulamıyorum.
Não consigo encontrá-los.
Seni Nandini'yle tanıştırmak istiyordum ama onu bulamıyorum.
Queria apresentar-te a Nandini, mas tu desapareces-te.
Onu bulamıyorum.
Mas, não a consigo encontrar.
- Salak... - Onu bulamıyorum.
O vendedor está nos fundos.
Onu bulamıyorum.
Não a encontro...
Bu Lenny Edwards ama onu bulamıyorum.
Lenny Edwards. Não o consigo encontrar.
Onu bulamıyorum.
Não a consigo encontrar.
Biraz daha kay, bulamıyorum onu.
Chega-te mais um bocadinho.
- Onu bulamıyorum.
- Não sei onde está.
Onu hâlâ bulamıyorum.
Eu ainda não encontrei.
Onu hiçbir yerde bulamıyorum.
Eu não o encontro em lado nenhum.
Ama onu bulamıyorum.
Mas não posso apanhá-lo.
Onu burada bulamıyorum.
Não pode encontrá-la aqui.
Alf'e zaten baktım. Hiçbir yerde bulamıyorum onu.
Já procurei o Alf, e não o encontro em lado nenhum!
- Çünkü hiçbir yerde bulamıyorum. - Sen şunu tut. Ben onu bulurum.
- Pegue aqui, vou procurá-lo.
Onu hiçbir yerde bulamıyorum!
Não encontro o Pussy em lado nenhum!
- Hayır ve onu bulmanın başka bir yolunu bulamıyorum.
- Não, e não consigo arranjar maneira de o encontrar.
Çok fena korktu, onu hiç bir yerde bulamıyorum.
Ele passou-se e não consigo encontrá-lo!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]