English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ O ] / Onu bulduk

Onu bulduk traducir portugués

1,218 traducción paralela
Onu bulduk!
Encontrámo-lo!
- Onu bulduk. - Nerede?
- Encontrámo-lo.
Onu bulduk.
Talvez ela ainda esteja com medo.
Aylardır bir ipucu arıyorduk. - Şimdi de onu bulduk.
Durante meses procurámos uma hipótese, que é o que temos aqui.
Onu bulduk.
Encontrámo-lo.
Bugün, sonunda onu bulduk... Seninle birlikte!
Finalmente, hoje, encontramos-lhe o rasto e está consigo.
Adamın biri bir kızı öldürmüş ve biz onu bulduk. Onu pusuya düşürdük ve o da kaçmaya başladı. Hap...
Encontrámos um tipo que matou uma rapariga e depois... cercámo-lo, e depois ele fugiu e o Hap...
Onu bulduk.
Nós o encontramos.
Onu bulduk.
Apanhámo-lo.
- Onu bulduk.
- Já temos.
Örümcekler ondan kaçar. " Ron, onu bulduk.
As aranhas fogem dele. "
Angel, diyelim ki şu eksen şeyini kullanıp onu bulduk.
Angel, digamos que usamos esse Eixo para a encontrar.
- Evet, onu bulduk, onu kurtardık.
- Sim, encontramo-la e salvamo-la.
Şerif, onu bulduk.
Xerife, encontrámo-lo.
Evet, onu bulduk, yaklaştık ve yaptık.
Oh, sim. Encontrámos, fechámo-lo e fizemo-lo.
Onu bulduk.
Encontrámo-la.
Onu bulduk.
Já o temos.
Yves, Jimmy onu bulduk!
- Venham para aqui.
- Onu bulduk.
- Encontrámo-la.
Efendim, onu bulduk!
Encontrámo-la!
Duds! Onu bulduk!
- Duds, encontrámo-la!
Efendim, onu bulduk!
Mestre, encontrámos!
Onu bulduk ve sana getiriyoruz.
Encontramo-lo, estamos a traze-lo de volta
Hayır, onu bulduk.
Não, já a encontrámos.
Onu bulduk, Stella.
Encontrámo-lo, Stella.
Dün akşam kalenin etrafında casusluk yaparken bulduk onu.
Surpreendemo-lo a vaguear à noite pelo Castelo.
Arka kapıyı kırdı ve sonra onu mutfağı yağmalarken bulduk.
Ele rebentou com a porta das traseiras, e depois pilhou a cozinha.
Evet, bulduk onu. 100 altın bizimdir.
Agora as 1 00 moedas de ouro são nossas!
- Onu bilinçsiz bulduk.
Eu o encontrei inconsciente.
Biz onu bulduk.
Nós encontramos-la.
Kasırganın ortasında onu aramaya gittik, rafinerinin yakınında bulduk.
Saímos para procurá-lo e o encontrámo-lo numa refinaria.
Evet. Onu yolda bulduk.
Encontramo-lo na rua
Onu midesinde bulduk.
Encontrei-o no estômago dela.
Onu bir bataklıkta bulduk.
Descobrimo-la num pântano.
Onu ölü bir adamda bulduk.
- O encontramos com um morto.
Onu biz bulduk!
Nós encontramos isso!
- Bir keresinde onu kutuların içinde bulduk.
- Não.
Onu bulduk. Teslim olmayı reddedince ateş açtık.
Encontrámo-lo a bordo, Como se recusou a render-se, abrimos fogo.
Şişede sakinleştirici çıktı. Onu da yaralara bakan adamın çantasında bulduk.
Continha um sedativo e estava no estojo do médico.
Dağıtıcıyı bulduk... Barmen. - Gidip onu yakalayalım.
Já sabemos que o empregado do bar é o traficante.
Onu bir iniş pistinde bulduk.
Encontrámo-lo num aeródromo.
Onu ve kızını kaldırımda otururken bulduk.
Encontramo-nos isso a ela e a sua filha sentadas na sarjeta.
Bunu kapının önünde bulduk onu bu ara sokağa çekmek için kullanılmış.
Encontrámos isto na porta da frente, para atraí-lo para o beco.
Biz onu şehrin yakınında bir yerde kendimiz bulduk.
Encontramo-la sozinhos nao muito longe da cidade.
Onu iki yıl sonra Newport'ta bulduk.
Encontrámo-lo dois anos depois em Newport.
Bir bakıma yaratıcı. Fort McHenry Tünel'inden geçerken onu yine bulduk.
Vimo-la a atravessar o túnel de Fort McHenry há vinte minutos.
- Onu böyle bulduk.
- Encontrámo-lo assim.
Onu böyle bulduk.
Encontrámo-lo assim.
Onu öyle bulduk!
Encontrámo-lo assim!
onu bulduk.
Está por cima.
Bulduk mu onu?
Já os temos?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]