Bu sana traducir ruso
19,212 traducción paralela
Biliyorum, bu senin için biraz erken olacak ama bence, bu sana büyük resmi görmende yardım edecek.
Ладно, это будет немного чересчур, но, по-моему, это позволит увидеть картину целиком.
Eve dönmek arkadaşlarımı görmek ve Ali'nin yaşadığı onca şey, hayatımda çözümlenmemiş çok şey olduğunu fark etmemi sağladı ve bu sana karşı adil olmaz.
Просто я вернулась домой, встретила друзей и всё это, через что проходит Эли. Я поняла, что в моей жизни много нерешенных вещей. И это будет нечестно по отношению к тебе.
Bu sana ne ifade ediyor?
Тебе это о чём-то говорит?
Yine de bu sana kitaplarımdan birini yakma hakkı vermez.
Но это не оправдывает того, что ты сжёг одну мою книгу.
Bu sana nasıl mantıklı geliyor?
Какой в этом смысл?
Bu sana nasıl hissettiriyor?
Что вы чувствовали?
Tüm bu hayatı sen başlattın ama bu sana onu sonlandırmak hakkı vermez.
Вы всё это создали, но разве это даёт вам право уничтожить это всё?
Bu sana karşı şimdiye kadarki en dürüst halim.
Я ещё никогда не была так с тобой откровенна. Это Эннализ.
Bu sana işkenceydi.
Для тебя это было пыткой.
Evet bu da sana zarar vermek için yalan söylemesinin nedeni.
Да, и что она лжет, потому что хочет тебе навредить.
Zaten bu numaranın sana ait olduğunu teyit ettin.
Вы подтвердили, что это ваш номер.
Sana diyeyim, bu ezikler gelinlerimiz ve damadımız olabilir.
А вот что я тебе скажу, эти неудачники могут стать нашей родней.
Sana bunu söyleyeceğim çünkü Alison için neden bu kadar çok endişelendiğimi anlamanı istiyorum.
Я расскажу тебе об этом, потому что я хочу, чтобы ты поняла, почему я так беспокоюсь об Элисон.
Pekala, bu karar sana düşmez, Spencer.
Знаешь, Спенсер, не тебе решать.
Spencer, sana bu konuda yardım edebilirim.
Спенсер, я могла бы тебе помочь.
Sanırım bu yüzden sana mesaj attım.
Наверное, поэтому я прежде всего написала тебе.
Elliot bu pisliği sana mı bıraktı?
Эллиот оставил такой беспорядок?
Öyle olsa bile, yine de sana bu kadar erken dönmekle... gerçekten doğru yaptığına kesinlikle emin misin... diye sormak zorunda hissediyorum.
Как бы то ни было, я должен спросить, действительно ли вы уверены в своём решении о возвращении сюда.
Bak, sana işten sonra bir bira ısmarlamak isterdim ama.. .. görünüşe göre bu mümkün olmayacak.
Слушай, я хотел купить тебе пива после смены, но не похоже, что это случится.
Spencer ile eski arkadaş olduğunuzu biliyorum Ama sana söz veriyorum.. .. ben varken bu kızlara hiçbir şey olmayacak.
Я знаю, что ты и Спенсер старые друзья, но я обещаю, ничего не случится с этой женщиной под моим присмотром.
Sanırım bu yüzden sana saldırdı.
Наверное, поэтому он напал на тебя.
Bu gerçeklik için sana yetmedi mi?
Теперь ты, наконец, пришёл в себя?
Sana ne zaman baksam bu hep oralarda bir yerdeydi.
Каждый раз, когда я смотрю на тебя, оно всегда присутствует.
Bu akşam sana iyi şanslar.
Удачи сегодня.
Eğer bu doğruysa.. .. az önce hayatını kurtararak.. .. sana iyilik yapmadım demektir.
Если это правда, то, что я спас тебя сейчас, никак тебе не поможет.
Sam, kendini geri tuttuğunu hissedebiliyorum. Eğer bu tuhaf yerde bu korkunç sandalyeye karşı şimdi dürüst olmazsan ; sana aklım, göğüslerim ve kıymetli yoni'mle birlikteyken nasıl güvenebilirim.
Если ты не можешь быть честен сейчас в этом странном месте, с этим страшным стулом, как я могу доверять тебе свой разум, свою грудь и свою драгоценную вагину.
Bu engelin ne olduğunu herhalde söylemiştir sana.
Certainly he told you what the block was.
Biri bunu öğrenirse sana, bu ülkeye ya da seçimlere neler olur, fikrin var mı?
Ты хоть представляешь, что случится с тобой, этой страной или выборами, если кто-то узнает?
Ondan sana hiçbir şey miras kalmadı. Ne demek şimdi bu?
Что это значит?
Sana söylüyorum, çözüm bu.
Но так будет правильно. Поверь мне.
Bu konuda sana güveniyorlar.
Они в тебя верят.
Bana bu gücü vermemen için sana yalvarmıştım.
— Я заклинала тебя не наделять меня властью.
Sana bu yüzden aşık oldum.
Поэтому я полюбил тебя.
Ve senin arkadaşın Bryce'a karşı kullanılan koz sonucunda sadece bu işi yapması için anlaşıldı Sana ulaşmak için.
И твоего приятеля Брайса вынудили на эту работенку, чтобы добраться до тебя.
Bu avcı olayı sana yakışan en iyi şey olabilir.
Твой образ охотника может стать твоим лучшим костюмом
Bu küçük avda ben sana yol gösteririm.
Я дам тебе подсказку.
Bu dünya kusurlu. Sana katılıyorum.
Этот мир не совершенен, ты права.
Sana bu işte iyi olduğunu söylemiştim.
Я говорил, ты справишься.
Peki bu adam sana ne dedi?
И что вам сказал этот мужчина?
Benim, bu konuya odaklanmam gerekirken, sana ne hediye alsam diye stres yapıyordum ki ki bu arada sen de başka bir kıza ilgi duyarken.
Но вместо этого я ломаю голову, что устроить на твой день рождения, пока ты болтаешь с другой девушкой.
Aslında benim sana teşekkür etmem lazım bu süper bir fikirle geldiğin için.
Это я должна благодарить вас за такую замечательную идею.
Bu durumda herkesin iyiliği için, açığa alındığını sana duyurmak istiyoruz, hem de hemen geçerli olmak üzere.
Учитывая интересы каждого, мы сообщаем вам, что с этого момента вы отстранены.
Bil bakalım sana bu sevgiyi kim verdi?
Но угадай, кто давал. Я.
Bu olaylar sana çok fazla.
Это перебор для тебя.
Bütün bunları sana söylüyorum çünkü - Çıplaksın ki bu harika.
Я говорю это, потому что ты голый, и это круто.
Sana her "hayır" diyen adam karşısında, pes etmeyerek bu ofisi hakettiğini düşünüyorum.
Полагаю, вы не заняли бы это кресло, если б опускали руки, когда мужчина говорит вам "нет".
Ve bu iş için sana yardımcı oldum çünkü bunu hakkediyorsun.
Я помогла тебе с работой, потому что ты этого заслуживаешь.
Yani sana bu özel yetenekleri veren şey bu nantiler.
Значит твои особые способности - от нанитов?
Bu süre boyunca sana para ödemeyecekler mi?
И они не платят тебе за время простоя?
Çünkü şüpheli gözlerin sana dönmeyeceği bir zamanda ve mekânda cinayet işleme fırsatı gördün ve bu fırsatı değerlendirdin. Çünkü Butch'ın ölümünden kâr etmek için başka, daha anlamlı bir yolun vardı.
Просто вы увидели возможность совершить преступление в то время и место, где на вас не пало бы подозрение и вы решились, ибо у вас был более вразумительный способ выгадать от смерти Буча.
Umarım bu süreçte MİB'e veya sana zarar vermem.
Надеюсь, это не заденет ОРНО или тебя.
bu sana ders olsun 23
bu sana bağlı 53
bu sana kalmış 47
bu sana bir şey ifade ediyor mu 16
sana 1211
sana aşığım 57
sana ne 162
sana ihtiyacım var 442
sanatçı 27
sana bir şey sorabilir miyim 124
bu sana bağlı 53
bu sana kalmış 47
bu sana bir şey ifade ediyor mu 16
sana 1211
sana aşığım 57
sana ne 162
sana ihtiyacım var 442
sanatçı 27
sana bir şey sorabilir miyim 124
sana söz veriyorum 235
sana birşey sorabilir miyim 28
sana da 296
sana da merhaba 35
sana bir şey göstereceğim 128
sana güveniyorum 285
sana inanmıyorum 372
sana ne oldu böyle 91
sana inanıyorum 323
sana söylüyorum 711
sana birşey sorabilir miyim 28
sana da 296
sana da merhaba 35
sana bir şey göstereceğim 128
sana güveniyorum 285
sana inanmıyorum 372
sana ne oldu böyle 91
sana inanıyorum 323
sana söylüyorum 711