English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → ruso / [ G ] / Gitti işte

Gitti işte traducir ruso

210 traducción paralela
Gitti işte.
Он просто сорвался и уехал.
Çocuk gitti işte.
Пропал парнишка.
Oh, gitti işte, bir daha da geri gelmeyecek.
Он ушел и никогда не вернется.
Gitti işte!
Все, проглотил.
Hey bak gitti işte.
Смотри, она только что была здесь.
Ben - bilmiyorum. Çıktı gitti işte.
Но я не собирался стрелять в них.
Neyse gitti işte.
Все равно ты его арендовал.
O gitti işte.
- Это был...
- Dün gitti işte...
- Да, именно так.
Bu hoşuma gitti işte.
Вообще-то, я рада.
Gitti işte.
Он уходит, смотрите.
Hayatıma heyecan katmak için tek şansım gitti işte. Lütfen patronuma söylemeyin.
Я не вернусь в это грязное десятилетие не прихватив с собой гигиенических салфеток.
Sadece gitti işte.
Он просто ушел.
Öylece çekip gitti işte.
Он сразу уехал, ты же знаешь.
Gitti işte...
Ну, она ушла.
Jane'in kolej parası gitti işte.
Оплата, галлоны. Это плата за учебу Джейн.
İngiliz'i çağırdım, günü kurtarsın diye İşte gitti silecek, indirdi mideye
Я позвал на помощь англичан - и не стало ветрового стекла.
Bu hoşuma gitti işte.
Пусть женщины тоже работают.
İşte o zaman iktidarsızlığım gitti. Ondan sonra tüm stresim kayboldu kabuslarım yok oldu.
Я перестал быть... перестал быть импотентом,
Akıl oraya bir gitti mi, olmaması gereken şeyler olabiliyor işte...
Неудивительно, что происходит то, чего не должно происходить.
İşte yaz geçip gitti. Hiçbir iz bırakmadan.
Вот и лето прошло, Словно и не бывало.
İşte gitti.
Там он идёт.
İşte gitti.
Наконец-то.
İşte hepten gitti.
Он уехал навсегда.
"Profesör" olduğumdan beri geçen 30 eşsiz yılda işte bu zaman boyunca açık bir musluktan akan suyu izliyormuş gibi kirli bir yere ve bir hendeğe gözlerimin önünde öğrenciler kaybolup gitti.
Уже почти 30 долгих лет... меня называют "учитель". Всё это время, словно вода из открытого крана, падающая на грязный пол и в канаву, "текли" студенты перед моими глазами.
Ve Andy için işte işler böyle gitti.
Так текла жизнь для Энди.
Hatta büyükanne bile gitti, ama hayat işte böyle...
Хотя бабушка умерла, но все вокруг так и дышит жизнью...
İşte bu çok hoşuma gitti David.
Всё идёт хорошо, Дэвид!
Sanırım kapanış konuşmalarından sonra onu içeri atarlar. İyi gitti. - İşte yine burada.
Я думал, дело идет к концу, и вот тупик.
iste simdi parmaklari gitti.
Это были его пальцы на ногах.
İşte bu hoşuma gitti.
Вот и хорошо.
- Böyle değil, cidden hoşuma gitti, işte, seninle konuşmak mesela.
- А еще больше мне понравилось, разговаривать с тобой, понимаешь?
ve işte gitti- - Mr.Big adına en iyi atışını yapmak için.
... И она отправилась попытать счастья с Мужчиной Моей Мечты.
Charlie, bu işte çalışmak gerçekten hoşuma gitti ve işe dönmek için sabırsızlanıyorum.
Чарли, я, правда, наслаждался этим заданием и горю желанием вернуться к работе.
Evet, tabii. Ben ve erkek arkadaşım şey, yani yapıyorduk ve orada bir ses duyduk. Arkasından arkadaşım kontrol etmeye gitti, ama hala geri dönmedi işte.
Ну да, мы с моим парнем, типа, трахались, услышали шум, он пошёл посмотреть и...
İşte oldu. Midenin hepsi gitti.
Вот и ты.
ve işte elimizde haritalarla kim geldi kim gitti el sallıyorduk
У нас были карты, и мы раздавали их всем, кто пришел.
Kaçmayı bırak, gitti işte.
- Нет, я ещё побегаю.
Aslında hiç bir.... İşte, gitti.
я не имею совершенно... вот так. убежала.
İşte gitti!
Смылась!
İşte burada. Ve gitti. - Perşembe çalışıyor musun?
А в четверг работаешь?
"... işte geldi sonunda ortağım. Bira içmiş, gitti paracıklarım! "
Сэр, спасибо за монетку, Приводите свою детку.
İşte bir adam daha gitti.
¬ от ещЄ один парень!
İşte haftasonu da gitti.
Хорошо.
İşte çöpe gitti, oldu mu?
Я выбрасываю его в помойное ведро. Всё, пирога больше нет.
İlk bölüm çok kolaydı O gitti San Francisco üzerinden geçerken, kaçış modülünü harekete geçirdi İşte olanlar.
Вот как это случилось.
İşte benim dördüm, hoşuna gitti mi?
Вот моя четверка. Нравится?
İşte bu! Bu hoşuma gitti.
Мне это нравится.
Gitti işte.
Она уехала.
Ve işte orada bütün beklentilerim bütün mükemmeliyet vaatleri yok olup gitti.
И вот оно - - все мои ожидания, все обещания величия... стерты.
İşte bu harika. Telefon da gitti.
Прощай, наладонник.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]