Çok şık traducir ruso
10,502 traducción paralela
Oldukça kısa, çok şık... ve son derece güzel gösteren bir elbise.
Очень короткое, модное, невероятно хорошо сидящее летнее платье.
Belki, çok yanlış şeylere odaklanmışızdır ve artık geç olmuştur.
Может, все это время мы обращали внимание не на то, что надо, а теперь уже слишком поздно.
Birleşim yerlerini çok sıkı yapmamız lâzım.
Мы хотим, чтобы стыки были очень тугие.
Ancak pek çok kişi için aşırı kalabalık, aşırı pahalı ve aşırı abartılmış bir yer.
Но жизнь на ней слишком дорогостояща. Она мала и неудобна.
Bir daha onun geçtiği yoldan geçecek bile olursan sert kısımlarımla da çok kötü bir şekilde tanışırsın.
Если еще хоть глянешь в ее сторону, то узнаешь, что у меня есть и жесткие места.
Kırmızı bana çok yakışıyor.
Красный цвет и правда мне идет. Уэйд?
Çok sıkıcı.
Тоска зелёная!
Bu çok karışık bir konu.
Это очень сложный вопрос.
Merkez, kraliçenin gemisi çok sıkı korunuyor.
Командование, корабль королевы слишком хорошо защищён.
Çok sıkı korunuyor.
Слишком хорошо защищён.
Neden tek bir ekmekle kısıtlıyorsun kendini bilmiyorum. Onlardan çok var.
Не знаю, почему ты ограничиваешь себя одной булкой, когда их так много.
Bunu izlerken ne hissedeceğim konusunda kafam çok karışık.
Не знаю, как я должен чувствовать себя, смотря на это.
Söylenene göre ağır silahları varmış ve İspanyolca konuşuyorlarmış ki bu durumda arama alanı şehrin çok küçük bir kısmına kadar daralıyor.
Были хорошо вооружены говорили по-испански что сужает круг подозреваемых до четверти города.
Kafiyelerimiz çok sıkıdır, göründüğü kadar kolay değil işimiz.
Наши рифмы круты Но ты думаешь, это просто
Dışarı çıkış çok kolay.
Сбежать легко.
İhtiyacınız olan şey, çok küçük bir dalga boyunda ışık çıkaran bir cihaz.
Но вам нужно устройство, излучающее свет с наименьшей длиной волны.
Çok güzel bir kızmış.
Шикарная девушка.
Çok can sıkıcı bir durum.
Это так стыдно.
Ama bana inan. 16 yıllık insan kaynakları tecrübem var. Joneslar çok hoş, sıradan yurdum insanı.
И поверь мне, человеку с 16-летним опытом работы с персоналом, что Джонсы - просто очень приятные, нормальные, обычные люди.
- Çok sıkıcı ve moral bozucuydu.
Скукота и депрессиях.
hava çok soğuktu, sanki kışın ortası gibiydi.
А мне вдруг стало холодно, как зимой.
Tabii kapılar açık değilse, İnsanlar Cennete girmekte çok büyük sıkıntı yaşayacaklar.
Но людям будет непросто попасть на Небеса, если Врата будут закрыты.
Bacakların tamamen felçli olması kol ve ellerin de çok kısıtlı kullanımı durumu.
Речь идёт о полной неработоспособности ног и о сильно ограниченной подвижности рук и пальцев.
Çok karışık, anne.
Все запутанно, мам.
Beni çok sık düşünme.
Не надо часто думать обо мне.
Bak, sana ne diyeceğim hanımefendi, birazcık ilham vericiden çok daha fazlasısın.
Это говорит о том...
Klasik Mike işte. - Bunu çok sık yapıyorum. - Hadi gidelim!
Интересно, как мне с этим разобраться?
Ama bu adamla ilgili bir şey yapmazsan, çok yakında şu aptal, sıkıcı insanınla olan o minicik mükemmel hayatın sona erecek, ebediyen hem de.
Но если ты срочно не придумаешь, что с ним делать, твоему идеальному существованию с глупой хозяйкой придет конец, навсегда.
Çok fazla gürültü ve karışıklık mı var? Durulun.
Множество мыслей и замешательство?
Çok sık olur.
Это часто бывает.
Çok sıkıcı.
Это фигово.
Bana çok kızmış olsa gerek.
Он наверняка очень злится на меня.
İkimizin de kafası çok karışık.
Мы оба в замешательстве.
İnanır mısın, çok güzel? Fakat ne yazık ki pek akıllı değil.
Очень красивая, знаешь? [ГОВОРИТ ПО-АРАБСКИ] Но, к сожалению, не очень умный.
- Bu çok can sıkıcı.
- Так это разочарование.
Vasari Kapısı da çıkış sayılır. Fakat çok eskidir. Orayı kimse bilmez.
Есть еще Коридор Вазари, но он древний, никто о нем не знает.
Bakın, buna çok sık tanık oluyoruz.
Слушай, мы видим все время.
Gizilgenler sakin hayvanlardır ama kışkırtırsanız çok fena ısırırlar.
Камуфлори - мирные существа, но если их разозлить, они могут сильно укусить.
Zamanı çok kısıtlı olan Kaptan "Sully" Sullenberger tüm zamanların adamı oldu.
Капитан Салли Sullenbenger, человек, который почти не было времени
Çok çekişmeli bir başkanlık yarışı efendim.
Ад в президентской гонке, сэр.
Ama çok sıkı vücudu var.
Но она в чертовски хорошей форме, так что держи себя в руках.
Ardında pek çok ceset bırakmış... buna karısı ve kızı da dâhil.
Позади него осталось немало трупов, в том числе, его жены и дочери.
# Yeter-çok-sıkıldım!
Хэштег "Меня начинает это бесить"!
Dinle, Norman, zamanının kısıtlı olduğunu biliyorum ama yarın çocuklarla ilgili bana yardım etsen çok iyi olur çünkü bugün ne yaptığıma inanamayacaksın.
Слушай, Норман. Прости за внезапность, но завтра мне нужна помощь с детьми... потому что я... ты не представляешь, что я сегодня сделала.
Saymak çok sıkıcı.
Шаги-шмаги!
Özel güvenlik demek bu. Daha çok silah demek, birileri için daha çok sıkıntı demek.
Ещё он бронирован, а значит там охрана, а значит и пушки, а значит и проблемы.
Çok sıkı çalıştın ve oraya gitmezsen, kendini kötü hissedeceksin.
Понял? Ты слишком долго к этому шел. Так ведь?
Dünyanın en hızlı koşucusu Owens çok iyi bir çıkış yapıtı!
Оуэнс, самый быстрый спринтер в мире, задает высочайший темп с самого старта.
Bu ışık kamerada çok kötü görünecek.
— Да, такой свет будет очень резким на плёнке.
Trafik çok yoğun. Sıkıntı çıkmayacak değil mi?
Здесь довольно большая пробка.
- Çok sıkı bağlama.
- Не слишком туго.
çok sık 16
çok şıksın 21
çok sıkıldım 24
çok sıkıcı 86
çok sıkıcısın 19
çok sık değil 16
çok sıkı 31
siktir 1230
siktir git 596
sik beni 31
çok şıksın 21
çok sıkıldım 24
çok sıkıcı 86
çok sıkıcısın 19
çok sık değil 16
çok sıkı 31
siktir 1230
siktir git 596
sik beni 31
sıkı 40
sikiş 22
sıkıldım 86
siktir et 118
siktir lan 31
sıkıntı yok 23
sikik 16
sıkıcı 188
sikeyim 50
sikeyim seni 21
sikiş 22
sıkıldım 86
siktir et 118
siktir lan 31
sıkıntı yok 23
sikik 16
sıkıcı 188
sikeyim 50
sikeyim seni 21
siktirin gidin 41
siktir git buradan 24
sıkışmış 85
siktir ya 24
sıkıştım 80
sıkıldın mı 31
sıkıştı 50
siktir ordan 17
siktir et onu 25
sikiyim 18
siktir git buradan 24
sıkışmış 85
siktir ya 24
sıkıştım 80
sıkıldın mı 31
sıkıştı 50
siktir ordan 17
siktir et onu 25
sikiyim 18