English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → ruso / [ Ö ] / Öyle mi yaptım

Öyle mi yaptım traducir ruso

171 traducción paralela
Öyle mi yaptım?
- В самом деле?
Belki, ama şöyle yapmadım... ve sonsuzdan sonra da - Ben öyle mi yaptım?
- Разве я так пел?
Öyle mi yaptım.
Ах, да.
Yani, öyle mi yaptım?
Я собирался?
- Öyle mi yaptım?
- Я напросился?
Öyle mi yaptım?
Я отправил?
- Öyle mi yaptım?
Разве? Да.
Öyle mi yaptım?
Не так ли?
Öyle mi yaptım?
В самом деле?
Öyle mi yaptım?
Правда?
Öyle mi yaptım?
Хочу?
Sence öyle mi yaptım?
Неужели тьы думаешь, что я стану таким заниматься?
- Öyle mi yaptım?
- Я это сделал?
Öyle mi yaptım?
Я мешаю?
- Öyle mi yaptım?
- Правда?
- Baba, elimi sıkıyorsun. - Öyle mi yaptım?
- Папа, ты делаешь мне больно - разве?
Öyle mi yaptım? Birçok insan böyle söylüyor.
Многие говорят мне это.
Kendim yaptım. Öyle mi?
Сама сделала!
- Bu ihanetti. Burada yaptığımız herşey öyle değil mi?
Не все ли, что мы тут делаем, является предательством?
O hâlde artık ne yaptığımın da bir önemi yok, öyle değil mi?
Тогда уже совсем не важно, что я делаю, правда?
Neden mi öyle yaptım?
Почему в таком виде был?
Eğer bu yaptığımın kötü bir şey olduğunu düşünmeseydim berbat bir polis olurdum, öyle değil mi?
Если б я предъявлял претензии... я бы был плохим полицейским.
Aptal olabilirler ama senin gibi salak değiller. Beni çocuk yaptırayım diye buraya getirip bu salak makinaya bağlamak çok zekice öyle mi? Hadi ya?
Может я и глупая, но не такая тупая как ты.
Sen gözlerini açıp kapayana kadar bişeyler yaptım, öyle mi?
Я сделал хоть что-то, что бы открыть вам глаза, так?
Senin üzerinde iyi iş yaptım, öyle değil mi?
А ведь похоже на то, что я здорово поработал над вами?
Ve beni kısım şefi yaptılar, sizce öyle mi görünüyorum?
А потом ещё сделали меня групоргом. Разве я похож на групорга?
Onların yaptıklarını telafi edeceğim, öyle değil mi? Lütfen, uçağımı kaçıracağım!
Пожалуйста, у меня самолет отлетает в полдень!
-... neden korkuttuğunu anlatacaksın - hayır, ben öyle bir şey yapma- - oh, dün yaptıklarımı söylüyorsun, değil mi?
-... почему ты его изувечил навеки. - Нет, я этого не делал! Я- -
- Öyle mi? Evet. Geçen yıl, Kaynak Geliştirme Sorumlusu için araştırma yaptım.
- Я возглавляла их рекламную компанию в прошлом году.
Öyle mi yaptım?
Ну да.
Hepimiz ne yaptığımızı biliyoruz öyle değil mi?
Ты знаешь кого-нибудь, у кого все хорошо?
Öyle mi? Hayatımda yaptığım en sıkıcı şey neydi biliyor musun?
А ты знаешь, что самое скучное, что я в жизни делала?
Elbette yaptın! Hala öyle mi diyorsun? Yapmadım.
А что насчет Онизуки?
Öyle mi yaptım?
Я? ..
Doğru olanı yaptım öyle değil mi?
Я правильно поступил, скажите?
- Atıştırmalık bir şeyler yaptım. - Öyle mi?
Я поесть приготовил.
Bundan anladığım kadarıyla yaptığı öneriyi kabul ediyorsunuz, öyle mi?
То есть, вы решили принять её предложение?
Öyle mi yaptım?
Способные молодые адвокаты, жаждущие большого переворота и упс, их босса сьели. Хм, я?
- Başka bir yemlik sahnesi yaptıracağım. - Öyle mi?
- Я достану другую рождественскую инсценировку.
Şu an içinde bulunduğum durumda, yaptığım işi bırakıp sana, yüzümde hüzünlü bir ifadeyle,'Öyle mi? " diye soracak kadar çaresizim.
И в этот момент нашей истории я в таком отчаянии, что и в самом деле остановлюсь, повернусь к тебе со страдальческим выражением лица и спрошу : "Правда?"
Öyle mi? Nedir peki? Büyük Ortaklar için casusluk yaptığım mı?
Нет, тема нашего разговора это, что я, вроде бы, как шпион старших партнеров?
- Öyle mi? Hiç yaptın mı?
Ты давал показания?
Öyle mi? Bu akşam yaptıklarınızdan sonra sokaklarda işe çıkarım daha iyi!
После того, что вы сегодня сделали, я лучше встану на панель, чем возьму эти деньги.
- Öyle mi? - John Beard'la Hindsight için röportaj yaptım.
- У меня взял интервью Джон Бирд.
Zamanda yolculuk yaptığını mı sanıyorsun? - Öyle mi? - Dinle.
Вы думаете, что путешествуете во времени.
- Çiçeklerinizi ben yaptım. - Öyle mi?
За этот год я стал духовно богаче.
Canım benim. Öyle mi yaptı?
О, дорогая, неужели?
Yani kapı kontrolü çalışmadığı zaman paneli çıkartıp devrelere kısa devre yaptırmak istedi ve ölümcül bir akım yedi öyle mi?
Значит, когда дверь закрылась, он залез в панель, чтобы обойти схемы, и получил смертельный удар?
Ama ben seni daha da iyi yaptım, öyle değil mi?
Это так?
"Dediğimi yap, yaptığımı yapma." öyle mi, baba?
- "Делай, как я говорю, но не так, как я делаю". Так, папа?
Öyle biriyle tanıştığında, değer mi diye düşünüyorsun... her şeyi bir yana koymak, yaptıklarımızdan vazgeçmek?
Ты встречаешь кого-то похожего на нее, это не заставляет тебя подумать, не стоит ли это того, чтобы... плюнуть на все, чем мы занимаемся?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]