And so am i traduction Turc
3,420 traduction parallèle
And so am I.
Ben de.
And so am I!
Ben de sahteyim!
Vogel is on her own, and so am I.
Vogel artık tek başına. Ben de tek başımayım.
Vogel is on her own, and so am I.
Vogel artık tek başına. Ben de öyle.
He's thirsty, and so am I.
Bu da susuz, ben de.
And so am I.
Ve bende.
You won. Defiance is dead, and so am I.
Defiance da tarih oldu, ben de tarih oldum.
And I am so sorry that I got you involved in any of this.
Ve seni bunlara dahil ettiğim için çok üzgünüm.
So that we may have a place to ourselves when I am to visit, frequently, far from jealous eyes and wagging tongues.
Sık sık yapacağım ziyaretler esnasında kendimize ait bir yerimiz olsun diye. Kıskanç gözler ve meraklı dillerden uzakta.
Look, I know, and I am so, so sorry about...
Bak, biliyorum ama bu konuda çok üzgünüm...
I am so frickin'tired of people asking me that, and it is none of your business.
İnsanların bana bu soruyu sormasından acayip derecede yoruldum artık ve bu seni ilgilendirmez.
And I am so sick of watching you fight like hell for everything that happens in here and nothing that happens in here.
Ve burada olan her şey için canla başla savaştığını ama buranın dışındakilerle hiç savaşmadığını görmekten bıktım usandım artık.
I am a writer and I'm against the war, but when you buy a commercial, you're hoping that the consumer is in a good mood when they hear your message. So if you agree on a wholesome variety show and all of a sudden it's filled with satire- - the most threatening humor there is- - you're worried about people hating what you're selling.
Yani, eğer bir TV şovu ile anlaşmışsanız ve ve birden tamamiyle hicivle dolmuşsa ki en korkutucu komedi anlayışıdır, insanların sattığınız üründen nefret etmesinden endişe duyarsınız.
And in doing so, they relinquished my non-compete clause, which is good,'cause I am officially looking for a new job.
Böylece rekabet etmeme koşulundan vazgeçtiler ki bu çok güzel bir şey, artık resmi olarak yeni bir iş arıyorum.
I am so unfortunate and helpless.
Ben çok talihsiz ve çok çaresizim.
So why don't you go back to your little life and pretend like everything's fine, but I can't do that because I am not fucking like you!
Sen o önemsiz hayatına dönüp her şey yolundaymış gibi davran. Ama ben bunu yapamam. Çünkü ben senin gibi değilim lan!
Joe wanted me to come and talk to you, so here I am.
Joe gelip seninle konuşmamı istedi ve ben de geldim.
So from now on, I am going to teach and you are going to learn.
Bu yüzden, şu andan itibaren ben öğreteceğim, sen de öğreneceksin.
Then so am I. And I'm going to argue that she should be paroled.
Şartlı tahliyeyle çıkartılmasını talep edeceğim.
So there I am, reading the small print of laws I helped to implement, and I damn well can't recognize myself in it.
O zaman, geçmesine yardım ettiğim yasaların asıl niyetini anlamaya başladım, artık onları destekleyemezdim.
Well, thanks to no gravity in space, my spine stretched and I am now a confident six, three, so, Lois, I will be leaving you for a hotter woman.
Uzayda yer çekimi olmadığı için omurgam genişledi ve artık boyum 190 cm. Dolayısıyla Lois, daha seksi bir kadın için seni terk ediyorum.
Well, it's not my problem, either, so I'll just call my boss, and then he can call the cops, and they can figure it out,'cause I am not gonna get...
Peki benim de sorunum değil, patronumu arayacağım, ve o da polisleri, Onlar da bu durumu halledecek,'çünkü ben paramı...
That I will bear true faith and allegiance to the same. That I take this obligation freely without any mental reservation or purpose of evasion and that I will well and faithfully discharge the duties of the office of which I am about to enter, so help me Brian.
Anayasaya olan inancım ve sadakatimden ayrılmayacağıma bu yükümlülüğü özgürce herhangi bir çekince veya art niyetim olmaksızın kabul ettiğime kabul edileceğim bu makamın görevlerini başarılı ve dürüstçe bir şekilde yerine getireceğime and içerim.
So I bought all organic, and I am making pad Thai.
Sebzelerin hepsi organik ve Tayland yemeği yapıyorum.
So Diane and Will negotiated in good faith, Cary is as deserving as I am, and God might exist.
Demek Diane ve Will iyi niyetle anlaşacaklar,... Cary de benim kadar hak ediyor ve Tanrı var olabilir.
Now, I know it is going to take years for me to work through this, but I'm so glad that tonight I am with the four people who make me feel truly safe and who I know would never take advantage of me.
Şimdi, bunu atlatmamın uzun yıllar alacağını biliyorum ama bu gece, gerçekten güvende hissetmemi sağlayan ve benden asla faydalanmayacak dört insanla birlikte burada olduğum için çok mutluyum.
So from now on, I am only gonna read newspapers and watch TV shows where white guys sit behind big desks.
Şu andan itibaren sadece gazete okuyacağım ve beyaz adamların büyük masalarda oturduğu programları izleyeceğim.
I like the way I am now, and I'm not gonna change, so deal with it.
Bu halimi seviyorum ve değişmeye de niyetim yok. Kabullenin artık.
So while I am King of England, I shall give my daughter in marriage to anybody I please, and no-one, including you, shall stop me!
Seni öldürebilirlerdi! Ben İngiltere Kralıyım ve kızımı istediğim kişiyle evlendirebilirim ve kimse, sen bile, beni durduramazsın!
Oh, that's her name, by the way, so I'd appreciate it if people could start using it instead of calling her a bastard and I am sick and tired of apologising and trying to please everyone all the time.
Ah, onun adı artık bu, bu yüzden onu piç yerine bu şekilde çağırırsanız mutlu olurum, ve her zaman insanları memnun etmek için özür dilemeye çalışmaktan yoruldum ve hasta oldum.
And I am not Mr. fabulous over there, either, so...
Ayrıca şuradaki Bay Harika da değilim...
Well, I am compelled to kill Jeremy, so I figured it's probably smarter to sit in there and chitchat with you than try to bust out of here like the Hulk.
Jeremy'yi öldürmek üzere etki altına alındım o yüzden muhtemelen burada oturup seninle boş boş muhabbet etmek Hulk gibi buradan kaçmaya çalışmaktan daha akıllıcadır.
I am so, so sorry that your little bar was robbed and that you're scared, but Eric and I have to deal with the small matter of killing a vampire god.
Küçük barının soyulduğu ve korktuğun için çok özür dilerim ama Eric'le ben vampir bir tanrıyı öldürmek gibi ufak bir meseleyi halletmeliyiz.
And I really am so proud of you.
Ve seninle gerçekten gurur duyuyorum.
This is going to happen, Cyrus. I am going to divorce Mellie, and I am going to remain President of the United States after I do so.
Mellie'den boşanacağım ve boşandıktan sonra da Birleşik Devletler başkanlığına devam edeceğim.
And they need somebody to replace Melinda, so I am going to try out.
Ve Melinda'nın yerine geçecek birisine ihtiyaçları var bu yüzden deneyeceğim.
So she just on a lark came, and she's an emergency doctor like I am.
O şakalaşmak için yanıma geldi. O da benim gibi bir acil servis hekimidir.
So you just go ahead and work on whatever secret project you're working on, and I am going to check out that new Yoga studio.
Yani devam et ve üzerinde çalıştığın ne gizli projeyse çalışmaya devam et, ben yeni Yoga yerine bakmaya gidiyorum.
And I am so happy for you.
Senin için çok mutluyum.
I am so sorry for all that I put you through, and I am willing to do whatever it takes to make it right.
Sana verdiğim tüm zararlar için özür dilerim, ve bunu doğru yapmak için ne gerekiyorsa yapmaya hazırım.
So... how am I supposed to go to that wedding, stand next to them, and watch my little girl open herself up to that same pain?
Bu düğüne nasıl gideyim, onun yanında durayım, ve küçük kızımın kendini aynı acıya maruz bırakmasını nasıl izleyeyim.
So it's about time that I accept the person that I am now and figure out a way... To start living the rest of my life.
Artık şu anki hâlimi kabullenip hayatımın geri kalanını yaşamaya başlamanın bir yolunu bulmanın zamanı geldi.
And so you know, there are a lot of things on this planet that I am worried about.
Bu evrende beni endişelendiren çok var, bil diye söylüyorum.
And I am so angry at her for that.
- Ve ben bunun için ona çok kızgınım.
Carol Ferris, I am sorry you were taken so abruptly and in the middle of such important matters.
Carol Ferris, önemli meselelerinin tam ortasında ve bu kadar ani biçimde alındığın için senden özür diliyorum.
So either run to Harvey and tell him your little tale of woe, or get to work prepping for Folsom, like I am.
Ya Harvey'e koşar hüzünlü hikâyeni anlatırsın ya da benim gibi Folsom davasında gereken hazırlıkları yapmaya koyulursun.
All right, so am I supposed to write down all of their names and last names and addresses and telephone numbers, I mean...
Tamam yapmam gereken adlarını soyadlarını falan yazmak mı numaralarını falan da...
Yes, and I am processing those feelings using the therapy of words, so...
Bu duyguları yazarak hazmetmeye çalışıyorum.
I am your obedient daughter, so if it is your will that they should take the throne and not my son, then you need to give me a sign.
Ben senin itaatkar kızınım, eğer oğlum değil de onlar tahtı onlar almalıysa bana bir işaret vermelisin.
So, ladies and gentlemen of the jury, I am asking you to find Luc Segers guilty of being the murderer that he is.
Bu nedenlerle, Jürinin sayın üyeleri sizden talebim Luc Segers'i bir katil olarak suçlu bulmanızdır.
By softball, I meant two in her front and then one in the butt, and then just eating her pussy a lot,'cause you like it so much.
Softbol derken ; önündeki iki, kalçasındaki bir şeyden ve çok sevdiğin için onun amını çok yalamaktan bahsediyorum.
and so it begins 55
and so 1582
and soul 16
and so are you 214
and so on and so forth 34
and something else 47
and so are we 42
and somehow 99
and so do you 187
and so will i 38
and so 1582
and soul 16
and so are you 214
and so on and so forth 34
and something else 47
and so are we 42
and somehow 99
and so do you 187
and so will i 38
and so have you 26
and so was i 23
and so on and so on 22
and so were you 23
and so should you 49
and sometimes 297
and so i 33
and so it was 18
and so on 257
and so do we 31
and so was i 23
and so on and so on 22
and so were you 23
and so should you 49
and sometimes 297
and so i 33
and so it was 18
and so on 257
and so do we 31
and so far 102
and so do i 174
and so did i 52
and soon 235
and so it is 20
and so did you 29
and sooner or later 54
and so is she 17
and so what 55
and so i did 24
and so do i 174
and so did i 52
and soon 235
and so it is 20
and so did you 29
and sooner or later 54
and so is she 17
and so what 55
and so i did 24