As a woman traduction Turc
3,059 traduction parallèle
I didn't appreciate it as a girl, but I do appreciate it as a woman.
Kız olarak kıymetini bilemedim ama kadın olarak biliyorum.
I never thought of myself as a woman who makes bad choices.
Kendimi yanlış seçimler yapan bir kadın olarak hiç düşünmedim.
We think Gerace and his partner posed as the next shift, and one of the agents was a woman.
Gerace ve ortağının bir sonraki vardiya olarak davrandığını ve ajanlardan birinin kadın olduğunu düşünüyoruz.
But as a woman in power, people look at your success and label you.
Ama güçlü bir kadında, insanlar başarınıza bakar ve sizi etiketler.
I am respecting her as a woman, sir.
Ona bir kadın olarak saygı duyuyorum, efendim.
Why is he dressed as a woman?
O neden bir kadın gibi giyinmiş?
Well, I hope you have an open mind,'cause a guy can do a nanny job just as good as a woman can.
Umarım açık fikirlisindir, çünkü bir erkek bir kadın kadar iyi dadılık yapabilir.
I started thinking about you as a woman and as a person, and I got carried away.
Senin bir kadın olduğunu, insan olduğunu düşündüm. Sonra kendimi kaptırmışım.
Oh, cheesecake, you're just as good as a woman, even though I can't have sex with you.
Of, cheesecake, en az bir kadin kadar iyisin, gene de seninle seks yapamiyorum.
I want him to see me as a woman.
Beni bir kadın olarak görmesini istiyorum.
Then a man, dressed as a woman, falls off his bike.
Sonra kadın kılığında bir adam bisikletinden düşer.
Mizoguchi was known as a woman's director, and Kagawa feels that she learn much for him, especially in this scene.
Mizoguçi, bir kadın yönetmeni olarak tanınır. Kagava da, özellikle bu sahnede ondan çok şey öğrendiğini düşünüyor.
And as for our sweet Nurse Violet, she's blossomed into quite a woman- - a newly-minted femme fatale in control of her own destiny and administering her own dose of bad medicine.
Ve tatlı hemşiremiz Violet'e gelirsek, kendi kaderini ve kötü iksirinin dozunu kontrol edebilen'femme fatale'olarak, hayata yeni bir sayfa açtı.
This woman's been classified as a security threat.
Bu kadın bir güvenlik tehdidi.
He may be a ghost, but he knows how to use the dead woman as a decoy.
Bir hayalet olabilir, ama ölü bir kadını nasıl yem olarak kullanacağını biliyor.
You can return to the Free Cities and live as a wealthy woman for all your days.
Özgür Diyarlar'a dönebilirsin ve hayatının geri kalanını zengin bir kadın olarak yaşarsın.
Men like this may not view her as a threat because she's a woman.
Bu tür erkekler kadın olduğu için onu tehdit olarak görmezler.
As soon as they can find themselves a woman that's good enough to replace ME.
Benim yerimi alabilecek iyi bir kadın buldukları zaman.
Right now, the biggest threat we face is from a woman that you know as Sophia.
Şu anda yüzleştiğimiz en büyük tehdit sizin Sophia diye tanıdığınız kadındır.
Magicians can make counterfeits as good as real but they can never alter a woman's heart
- Sihirbazların yaptıkları numaralar bayat - - Kolaysa bir kadının kalbini değiştirsene heyhat -
But as a wise and also psychotic woman recently told me, you can't walk away from your truth.
Ama yakın zamanda bilge ve ruh hastası bir kadın bana dedi ki kendi gerçekliğinden uzaklaşamazsın.
As a Wei woman,
- O artık imparatoriçe.
Since when, senior General did you become as weak as a woman?
Pang, ne vakit bu kadar iradesiz oldun?
This is yet another run-in between police and this criminal group that started after they were identified as being responsible for leaving a vehicle in front of the embassy containing the bodies of an agent a federal police officer and a young woman, not yet identified.
Bu, polis ile elçiliğin önüne içinde bir ajan, bir federal polis ve kimliği henüz belirlenemeyen bir kadının cesetlerinin bulunduğu bir aracın bırakılmasından sorumlu olduğu belirlenen çete arasındaki bir diğer çatışma.
A network that bills itself as today's woman's channel.
Bu kanal ki kendini günümüz kadının kanalı olarak tanıtıyor.
As a consequence, every man, woman, and child will be brought back into existence.
Sonuç olarak her erkek, kadın ve çocuk varoluşa geri döneceklerdir.
I want you to try and forget these wild theories and understand that all that's important when it comes to a man and a woman making love is actually length times girth over angle of the shaft divided by mass over width.
- Şu çılgın teorileri unutmanızı istiyorum. Bir adamla bir kadın sevişirken asıl önemli olan şudur : Boyu çarpı çapı genişliği hacminin eksenin açısına bölümü- -
Sperm are foreign to a woman's body and are treated as unwanted invaders.
Spermler kadın vücudunda yabancı madde olarak algılanıyor ve istenmedik misafir muamelesi görüyorlar.
I have lived with a woman... Caroline, as you guys know...
Sizin de bildiğiniz gibi ben bir kadınla birlikte yaşadım...
He might cherish Lady Tamayo as the product of his relationship with the woman he loved more... than his granddaughter, who is the result of a marriage of convenience.
Annenizle babanız formalite evliliği yapmış. Ama o onun sevgili hizmetçisinden yaptığı gerçek kızı.
Stalker with a heart of gold. willing to walk through a restraining order for the woman he loves.
- Altın kalpli bir sapık. - Sevdiği kadın için yasaklama emrini aşıp geçiyor.
And then a woman I work with... she is older and not as pretty, and yet she moved to New York.
Sonra birlikte çalıştığım... yaşlı ve çok güzel olmayan bir kadın New York'a taşınmıştı.
I PAY YOU THE RESPECT OF NOT THINKING OF YOU AS A WOMAN.
Gidelim mi?
If a dude kisses a crazy woman who thinks she's a dude, is that the same thing as a dude kissing a crazy dude?
Bir erkeğin, kendisinin erkek olduğunu düşünen çatlak bir kadını öpmesi, çatlak bir erkeği öpmekle aynı şeyi midir?
Leonard, is it awkward for you knowing that one of your dear friends had sexual intercourse with a woman you used to love in the very place you lay your head?
Leonard, çok yakın arkadaşlarından birinin, eskiden aşık olduğun kadınla, senin yatağında cinsel birleşme yaşadığını bilmek garip oluyor mu?
But what it does seem to me is that you are a woman who is single and you are looking for a man as you- - well, eventually.
Ben seni şöyle gözlemledim sen yalnız bir kadınsın ve kendine bir erkek arıyorsun. Zamanı gelince...
I need to make a life here, and maybe it needs to be a life by myself right now, so I'm gonna take myself on a date as an independent, self-reliant woman.
Burada bir hayat kurmalıyım. Belki de şu anda kendi kendime kurmalıyım. Özgür, kendine yetebilen bir kadın olarak kendimi randevuya çıkarıyorum.
This was coming from a woman who had simply referred to me as "lil'bitch" since the day I was born.
Bu söz, doğduğum ilk günden beri bana küçük sürtük diye seslenen bir kadından geliyordu.
Well, male clients don't share as freely when the practitioner is a woman.
Doktor kadın olunca erkek hastalar özgürce paylaşamıyor.
You do know that Hughes is dating a woman whose daughter is the same age as the girl he went to prison for raping.
Hughes tecavüz ettiği için... hapse düştüğü kızla aynı yaşta bir kızı olan... biriyle çıktığını biliyor muydunuz?
A woman scorned parks outside her ex-lover's house night after night, thinking about how to destroy him?
Eski aşığının evinin önünde her gece bekleyen terk edilmiş bir kadın onu nasıl yok edeceğini düşünüyordu.
A woman posing as a beggar, stealing from tourists.
Dilenci kıyafetinde bir kadın turistleri soyuyor.
When I told her that she could write off her hair products as a business expense, the woman wept openly.
Saç bakım ürünlerini iş giderleri olarak yazamazsın dediğimde kadın hüngür hüngür ağladı.
I see a man who's worked hard to get the fans to love him, his teammates to believe in him, a woman to care about him.
Çok çalışmış, taraftarların onu sevmesini, takım arkadaşlarının kendisine inanmasını, bir kadının kendisi aşık olmasını sağlamış bir adam görüyorum.
I shall cleverly disguise this lethal plasma disruptor device as a tuna fish sandwich, whereupon I shall end that wretched woman's Draconian reign of tyranny!
Bu ölümcül plazma topu cihazını tonbalığı sandviç arasında saklamalıyım. Sonra da o sefil kadının acımasız saltanatına bir son veririm!
Takes a brave woman to share a house with her husband and her lover.
Bir kadının kocası ve aşığıyla aynı evde olması cesaret gerektirir.
This woman is looking towards us, as if she's on a stage and we are in the audience.
Bu kadın dosdoğru bize bakıyor.
In Dreyer's last film, many years later, a woman believes so completely in the power of love that he films her as if through a white scrim, as if in heaven, and she says this :
Yıllar sonra çektiği son filminde, kadının aşkın gücüne olan inancını onu, sanki bir tül perde arkasından, cennetteymişçesine çekerek verir. Ve şöyle der...
I meant, such a sharp woman as yourself Is surely irresistible to men
Demek istediğim, Sizin kadar zeki bir bayan erkekler için kesinlikle katlanamaz bir şeydir.
Can't a guy hit on a beautiful woman?
Bir erkek güzel bir kadına aşık olamaz mı?
Nearly 50 years later, in this scene in Hitchcock's dreamy sex film Vertigo, his camera becomes the eye of James Stewart, filming through his windscreen as Stewart tracks a woman in a green car, with whom he's obsessed.
50 yıl sonra, rüyamsı seks filmi "Yükseklik Korkusu" nda kamerası James Stewart'ın gözü olur. Ön camdan çekimle Stewart'ın takıntı haline getirdiği kadının arabasını takibini izleriz.
as always 696
as a matter of fact 1864
as a result 233
as a reward 26
as a friend 236
as a rule 74
as a spy 29
as a team 51
as a man 62
as an adult 26
as a matter of fact 1864
as a result 233
as a reward 26
as a friend 236
as a rule 74
as a spy 29
as a team 51
as a man 62
as an adult 26
as a mother 43
as a child 135
as am i 139
as a couple 32
as agreed 52
as a family 98
as a 74
as a parent 25
as a gift 25
as are we 19
as a child 135
as am i 139
as a couple 32
as agreed 52
as a family 98
as a 74
as a parent 25
as a gift 25
as are we 19
as an artist 17
as an actor 22
as a boy 50
as a father 46
as a joke 40
as a person 27
as a cop 35
as are you 63
as a precaution 31
as a scientist 41
as an actor 22
as a boy 50
as a father 46
as a joke 40
as a person 27
as a cop 35
as are you 63
as a precaution 31
as a scientist 41