English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ E ] / Explain yourself

Explain yourself traduction Turc

485 traduction parallèle
"Explain yourself."
"Durumunu açıkla."
Oh! Do explain yourself, Mr. Collins.
Daha açık konuşur musunuz?
Be good enough to explain yourself, monsieur.
- Bunu açıklarsan iyi olur.
Please explain yourself, Ms Bantam.
Lütfen daha açık konuşun, Bayan Bantam.
- Explain yourself. - I'm afraid I can't explain myself.
Korkarım kendimden bahsedemem, efendim, çünkü ben ben değilim, biliyorsunuz.
Yes, sure, but explain yourself, please.
Evet, elbette. Ama biraz daha açıklayın lütfen.
Explain yourself!
Neden yaptın?
Explain yourself, you son of a bitch!
Yap açıklamanı, it herif!
Explain yourself...
Durumu izah et...
Explain yourself!
Açıkla.
- Explain yourself.
- Açıklayın.
Explain yourself.
Anlat bakalım.
Explain yourself.
Açıkla.
Explain yourself to the station police.
Durumunu, istasyon polisine açıklarsın.
- Explain yourself.
- Açık konuş.
- I don ´ t understand you, explain yourself.
- Seni anlamıyorum, kendin açıkla.
Explain yourself!
Açıklama istiyorum.
Explain yourself.
Açıklamanı yap.
Explain yourself.
Şimdi, sizden bir açıklama bekliyorum.
Explain yourself.
Açıklama yap.
Will you please explain yourself?
Ne demek istedin söyler misin lütfen?
Walter, explain yourself.
Walter, sözlerini açıkla.
And now, Mr. Davich, maybe you will explain yourself.
Eh, Bay Davich, belki artık bana biraz açıklama yaparsınız.
Well, explain yourself!
Anlat bakalım!
Explain yourself better, Django.
Daha açık anlat, Django.
- Explain yourself more clearly.
- Daha açık ifade et.
At least explain yourself.
Ne oldu? İzah et bari.
Can you explain yourself?
Ne yapıyorsun burada?
Explain yourself, captain.
Daha açık konuş.
You can explain yourself to the police
Artık derdini polise anlatırsın.
You're hiding and don't explain yourself?
neden saklanıyorsun?
If you don't explain yourself...
Senin hatan değil.
Explain yourself!
Kendini nasıl savunacaksın?
Explain yourself. Explain.
Açıkla, açıkla diyorum.
Keogh, you don't have to explain yourself to me.
Keogh, bana kendini açıklaman gerekmez.
I WILL STAND HERE TILL YOU EXPLAIN YOURSELF.
Bana açıklama yapana kadar kalacağım.
Explain yourself : what happened?
Kendin söyle : Ne oldu?
Explain yourself.
Kendi açıklamanı yap.
- Go ahead, Vector, explain yourself.
- Devam et Vector, açıkla.
We are arresting you then you explain yourself to the head.
Seni paketliyoruz. Şefin önünde durumu izah edersin. Ama başın belada!
- You better explain yourself.
- Kendini daha iyi ifade edebilirsin.
Explain yourself, Blackadder, before I have you shot for being rude to a lady. Well, Sir, the first seeds of suspicion were sown When Lieutenant George unwittingly revealed that she spoke German.
Tanrı ve şu ufak kalabalık önünde itiraf etmeliyim ki bazen bazı kusurlarım oldu.
Explain yourself.
Kendinden bahset.
Go explain yourself to Yoon.
Bunu derhal Yune'ye açıkla.
- Explain yourself.
- Ona siz açıklasanız.
Before you make a fool out of yourself, I'd better explain some things to you.
Kendini aptal yerine koymadan önce, sana bazı şeyleri daha iyi açıklayayım.
You try to make yourself understood... to explain it's not the idea of a general strike you're criticizing... but merely the specific situation to which it's being applied.
Eleştirdiğin şeyin genel grev düşüncesi değil de yalnızca şu an uygulanmakta olan özel durum olduğunu anlamaya çalış.
But if you wish to involve yourself in an argument about it, pray... explain the word "progress" in this context.
Eğer siz de bu konuyla ilgili bir tartışmaya katılmak istiyorsanız, lütfen "Gelişim" ile ilgili görüşünüzü bu bağlamda açıklayınız.
- Explain yourself!
Bana, sebebini açıklayın!
Or you can explain everything yourself.
Veya sen olanları ona anlat. Ben gideyim.
Why don't you just walk around the block and explain that to yourself?
Niçin çıkıp çevrede dolaşıp kendine bunu anlatmıyorsun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]