English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ G ] / Get into the car

Get into the car traduction Turc

319 traduction parallèle
You conduct the lady to her seat, leave the auditorium, get into the car number 3825 waiting outside the door, and drive at full speed over the mountain road into the quarry.
Bayana koltuğuna kadar eşlik edip, toplantı salonundan çıkın, dışarıda bekleyen'3825'plakalı arabaya binin, dağ yolundan geçerek arabayı son sürat taş ocağına sürün.
Get into the car!
Arabaya binin!
- Get into the car.
- Arabaya binin.
Get into the car.
Arabaya binin.
He wants the man to see me go - leave the building, get into the car and drive away.
Adamın benim gittiğimi görmesini istiyor - binadan çıktığımı, arabaya bindiğimi, uzaklaştığımı.
Now, get into the car, miss.
Pekala, arabaya binin bayan.
Oh, Pollyanna, will you please get into the car?
Pollyanna, arabaya binebilir misin lütfen?
Get into the car!
Bin arabaya!
I said get into the car!
Arabaya bin dedim!
That I would almost rather stay here with you than get into the car.
Otomobile binmek yerine burada senin yanında kalabileceğimi düşünüyorum.
Get into the car, Jacques.
Arabaya atla, Jacques.
Finally, the cops intervened and tried to get into the car.
Sonunda, polisler müdahele etti ve arabaya girmeye çalıştı.
Rickie, get into the car.
Ricky haydi bin.
We are going to get into the car, and we're going to go to the church.
Arabayı alıp ve kiliseye gideceğiz.
- Get into the car.
- Gir arabaya!
And get into the car Hunter.
Şimdi arabaya bin!
WE GET INTO THE CAR.
Arabaya bindik.
- Hey, Maddy! - Get into the car!
Arabaya bin.
Get into the car.
Arabaya bin.
We could get into the car and drive north, where it's quieter...
Arabaya atlayıp kuzeye gidebilirdik. Sessiz bir yere.
Get into the car.
Atla arabaya.
The girls fighting to get into his car.
Kızlar arabasına binmek için yarışıyor.
Then get into your car and drive away into the country, miles away, and stay there until we've got him.
Sonra kendi arabana biner kaçarsın,... biz adamı yakalayana kadar kaçtığın yerde kalırsın.
A phony Russian policeman, an anarchist... was to get me into the Foreign Affairs Ministry... with 3 other temporary workers who were... to move a rug on which the Czar's bed would be placed.
Gerçekte anarşist olan sahte bir Rus polisi Çar'ın yatağına serilecek battaniyenin sevkini yapacak üç tane geçici işçi ile beni Dışişleri Bakanlığı'na sokacaktı.
Get him into the car! Quick!
Onu arabaya getirin, çabuk!
And if that's the way it is... I'll just get into your car.
Eğer bundan anlamıyorsan... bende arabana binerim.
Go and get into the nice car.
Git ve arabaya bin.
GET HER INTO THE CAR.
Onu arabaya götür.
From a car parked in the southeast corner of that lot... You get a perfect view of the horses as they start into the stretch.
O parkın güneydoğu köşesine park etmiş bir arabadan... atlar kenara geldiğinde çok rahat bir görüş elde edebilirsin.
Run my car into town and get the riot gun, Charlie.
Benim arabayla şehre inip tüfeğimi getir, Charlie.
I saw two men get out of a police car as we pulled into the station.
Demin iki adamın bir polis arabasından indiğini gördüm.
Rama, help me get him into the car
Rama, yardım et arabaya bindirelim.
If you get into that car, I'll call the police.
O arabaya binersen polise haber veririm.
Get into the car.
Ben giderim.
'Jumping into the lead is car number 98, John North,'in the Sylvester Cobra, as the rest of these cars get through turn one.
98 numaralı Sylvester Cobra aracıyla John North liderliğe yerleşiyor. Geri kalan araçlar ilk virajın içerisindeler.
How long will it take to get out of that tub, into this costume and out to the car?
Küvetten çıkıp bu kostümü giymen, sonra da arabaya gelmen ne kadar sürer?
Now, if you will all get into your car... ... we will escort the von Trapp Family Singers to the festival.
Şimdi hepiniz arabanıza binerseniz Von Trapp Aile Korosu'na festivale kadar eskortluk edelim.
The one thing my honourable mother taught me long ago was never to get into a car with a strange girl.
Saygıdeğer annemin bana uzun zaman önce öğrettiği şeylerden biri asla yabancı bir kızın arabasına binmemekti.
And when he's ready to go back into Havana, he will phone the residence for a car to come and get him.
Ve Havana'ya dönmeye hazır olduğu zaman da telefon edip kendisini alması için bir araba çağırır.
You let the air out of her tire, you stayed to see her get into Parks's car and then you killed her.
Siz onun tekerinin havasını aldınız, Parks'ın arabasına girmesini görmek için beklediniz ve sonra onu öldürdünüz.
Get back into the car, Hillman.
Hillman, arabaya geç.
You let the air out of her tire, you stayed to see her get into Parks's car and then you killed her.
Lastiği patlatınca, O, Parks'ın arabasını aldı sonra onu öldürdün
- Please, just get them into the car!
- Lutfen, sadece soyledigimi yap!
If you care, get into this car and drive me to the marina so I can save my Dad's neck and my Mommy's life.
Git burdan. Seni kim ne yapsın? Hindiyi aldım, anne!
- Get him outta here. Police had difficulty getting sgt. Martin into the police car...
Polis, Çavuş Martin'i polis arabasına bindirmekte zorlandı.
- Didn't he get you into the car?
- Ama seni arabadan çıkarmadı, değil mi?
And if you don't find anyone, I want you to get into your car and drive out to the sheriff's station.
Kimseyi bulamazsan, arabana binip şerife gitmeni istiyorum.
Help me get her into the car!
Yardım edin, arabaya koyalım.
Hey, hey, hey, hey! Get into the car!
Arabana bin!
So, you guys just get the nerds into my car alone, and I'll take care of the rest.
İnekleri benim arabama alın. Sonrasını ben hallederim. Anladınız mı?
Uh... you guys want to help me get her into the car?
Beyler, arabaya taşımama yardım eder misiniz?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]