English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ I ] / I said that's enough

I said that's enough traduction Turc

200 traduction parallèle
That's enough. I take back what I said about you being unfair.
Bu yeterli. Sizin adil olmayacağınızla ilgili söylediklerimi geri alıyorum.
I said that's enough.
Yeter dedim.
That's enough, I said!
Yeter artık, söyledim!
My father said that when the time came that we had enough again, and there would be such a time, he said, I must not forget what it is like to be hungry.
Babam tekrar eski varlığımıza kavuştuğumuzda... ki o gün de yakında gelecek demişti... aç olmanın nasıl bir şey olduğunu unutmamalısın demişti.
I said that's enough, fellows.
Yeter, demiştim, çocuklar.
Ernst, I said that's enough!
Ernst, Yeter dedim!
I said, " I've given you a child. That's enough.
Jules'e dedim ki : " Sana küçük bir kız doğurdum, benim için bu kadarı yeterli.
That's enough, I said!
Yeter dedim!
I told him, and he said that he's had enough and he didn't think you could win anyway.
Ona anlattım ve dedi ki senin kazanamayacağını düşünüyormuş.
I said, that's enough.
Yeter dedim.
I said that's enough!
Yeter dedim!
Amigo, I said the other side, and that's enough.
Öteki taraf dedim, daha da bir şey söylemem.
- I said that's enough.
- Bu kadar yeter dedim sana.
I said that one man might get past those Arapahos out there... if he's fast enough with a horse and a gun.
Ben dedimki bir adam Araphaoları aşıp dışarıda neler olduğunu öğrenebilir. Yeterince hızlı bir atı ve silahı varsa.
When you ´ re shopping, you see... I said, that ´ s enough.
- Alışveriş yaparken- - - Yeter dedim.
- I said that's enough!
- Bu kadar yeter dedim!
That's enough I said!
Yeter artık!
I'm afraid that's not complimentary enough to the developer, my dear. Nothing very complimentary could be said about Annabel.
Onunla yer değiştirebilmeyi dilerdim sadece bir günlüğüne.
- I said that's enough!
- Yeter dedim!
I said that's enough!
Yeter dedim.
No, I said, "'Allo, " but that's close enough.
Hayır, "selam" dedim, ama o da neredeyse aynısı.
- I said that's enough!
- Yeter dedim! - Seni küçük ahmak!
- I said that's enough!
- Sana yeter dedim.
I said, "To me... " it would represent that a person that doesn't stand still long enough... " it's kind of hard for people to cling to him.
" İşleyen demir pas tutmaz bence uzun bir süre durmadan çalışan bir kişiyi anlatıyor böyle birisine insanların sıkıca sarılması zor olur.
- I said that's enough or you'll be handing out parking tickets.
- Yeter dedim. Yaşlı Annie'yle park bileti mi satmak istersin?
I said that's enough, Shannon.
Bu kadar yeter dedim Shannon.
I said, that's enough out of you.
- Bu kadar yeter dedim.
But i said 7 p.m. That's easy enough.
Ama ben 7'de dedim. Yeterince basitti.
I say it oten enough. What I've said over and over again, I've said it tonight, I've written it a million times, is that the United States is a very free society.
Kendi çıkarlarını tatmin edebilmek için politik ve ideolojik sisteme çok keskin kısıtlamalar dayatırlar.
That's what I said. Really? Enough already!
Senin işin kollezyumdaki gladyatörlerin kalitesini arttırmak.
I said that's enough.
- Yeter dedim!
I said... that's enough.
Bu kadar yeter... dedim.
- I said that's enough!
- I said that's enough!
I said, that's enough!
Yeter artık dedim!
I took it out, went sledding all day, and my dad said, "That's enough", but I couldn't stop.
Dışarı çıkardım, bütün gün kaydım, ve babam dedi ki, "Bu kadar yeter" ama bir türlü duramıyordum.
I said that's enough.
Yeter dedim!
I said that's enough, Bob.
Bu kadar yeter dedim, Bob.
I said that's enough!
Size bu yeter dedim!
I said that's enough!
Tamam!
I said, that's enough.
Bu kadar yeter dedim.
I said that's enough!
Yeter dedim be!
- I said that's enough!
- Yeter artık dedim.
Fair enough, that's do-able Royalties are 6 % l'm sorry, I didn't quite hear you You said, 12 %?
Makul, bunu yapabiliriz. Telif ücreti yüzde 6. Kusura bakmayın iyi duyamadım.
I said, that's enough!
Bu kadar yeter dedim!
Diane, I said that's enough!
- Diane, yeter dedim.
I said that's enough!
Yeter dedim! Büyük bir kapanış planlıyordum.
- Korah, I said that's enough.
- Korah, yeter dedim.
- I said that's enough.
- Yeter dedim.
I said that's enough!
Ben Yeterli olduğunu söyledim!
I said that's enough!
Bu kadar yeter dedim!
Now, I said that's enough!
Bu kadar yeter dedim!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]