English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ M ] / My first day

My first day traduction Turc

1,361 traduction parallèle
It was my first day How did you Iike it?
Bu benim ilk günümdü. İşimi beğendiniz mi?
Officer Duquesne, I know it's my first day.
Bugünü ilk günüm olduğunun farkındayım Memur Duquesne.
It was my first day on the set of Gone with the wind.
"Gone with the wind" setinde ilk günümdü.
I've had a great time, uh, on my first day.
İlk günümde çok eğlendim.
- Remember my first day? - Yeah.
- İlk günü hatırlıyor musun?
Mrs Studebaker, 40 minutes into my first day.
Bayan Studebaker, ilk günümde 40. dakikada.
- This is my first day.
- Bu benim ilk günüm.
- He knows it's my first day, right?
- İlk günüm olduğunu biliyor, değil mi?
My first day.
İlk günümde.
I'm heading out to the beach for my first day of actual surfing.
Gerçek sörfümün ilk günü için plaja gidiyorum.
Charging a teacher whose crime... is caring about the land... on my first day...
Bir öğretmeni suçlamak, onun suçunu kasabanın etrafına taşır. Bu benim ilk günüm.
End of my first day at the Villa Azucena.
"Villa Azucena'daki ilk günümün sonunda"
I remember my first day.
Kendi ilk günümü hatırlıyorum da...
My dad's probably sitting by the phone waiting for his brilliant son to call and tell him what a big success my first day was.
Öyle. Babam kesin telefon başında dahi oğlunun ilk gün kazandığı büyük başarıyı anlatmasını bekliyor.
It's my first day and I asked Miss Allen here... if she could show me the way to my dorm.
Bu benim burada ilk günüm ve Bayan Allen'dan bana yatakhanenin yerini göstermesini istedim.
I have wanted to be your bitch since my first day at Dommel.
Dommel'deki ilk günümden beri senin kaltağın olmak istiyorum.
It's not my first day at the picnic, Stacy.
Bu benim ilk günüm değil.
Sir, it's my first day of school, I had to stay...
Efendim, bu benim okuldaki ilk günüm, onun için...
My first day of Sky High, and I already have an archenemy. Hmm.
Sky High'daki ilk günüm ve şimdiden bir baş düşmanım oldu.
You know, I'll never forget my first day at Sky High.
Biliyor musun, Sky High'daki ilk günümü asla unutmayacağım.
Today Is my first day out,
Bugün, dışarıda ilk günüm.
Mom left when I was in 4th grade, and my first day of 7th grade,
Ben dördüncü sınıftayken annem gitti, ve 7 sınıfın ilk gününde,
Ask me how my first day of college was
Üniversitedeki ilk günümün nasıl geçtiğini sorsana.
so my first day back, and what's going on?
Geri döndüğümün ilk günü, neler oluyor?
It's my first day.
İlk günüm.
My name is Roos, and this is my very first day.
Bendeniz Ross. Şu anda kendi küçük çalışması için uğraşan Rinske'dan görevi devraldım. Bu benim ilk günüm.
My first customer of the day.
Günün ilk müşterisine.
Being this is the first day of my enterprise, i wore this frock-coat.
Müessesemin açılış günü olduğu için bu frak ceketi giydim.
I'm running as we speak... to not be late for my first official day as a full-fledged food-hall card-swiper.
Koşarak konuşuyorum. Yemek salonunun tam teşekküllü kart okutucusu olmamın ilk gününde geç kalmamak için.
My Uncle Vic was the first person I ever told I was gay.
Vic Dayım, gay olduğumu söylediğim ilk kişiydi.
I didn't bust my butt to get through probie school and survive my first house to come here and eat shit every day just so I could be your little girlfriend.
Okulu bitirmek için kıçımı yırttım ve bu itfaiyede hayatta kalmaya çalışıyorum, her gün azar işitiyorum, bunları senin küçük sevgilin olmak için yapmıyorum.
Tomorrow's the first day of my 25th year.
Yarın 25. yılımın ilk günü.
That's what I'm gonna be doing my whole first day?
Bütün ilk günüm boyunca yapacağım bu mu?
I thought about Sue every day, as Mrs. Sucksby stroke off the days to my twenty first birthday.
Bayan Sucsby'nin takvimde yirmibirinci doğumgünüme kalan zamanı işaretlediği tüm o günler boyunca hep Sue'yu düşünüyordum.
That day, for the first time in my life, I heard the voice of Trendafil Karanfilov.
O gün hayatımda ilk kez olarak Trendafil Karanfilov'un sesini duydum.
First day at my second chance.
İkinci fırsatımın ilk günü başlıyordu.
That day you had won your first battle over my darkness.
O gün karanlığıma karşı ilk savaşını kazanmıştın.
Today is my teacher's first day at school Miss Nair.
Bugün öğretmenimin okuldaki ilk günü Bayan Nair.
The first day that we met I told her that I had to have my things, my work and stuff that...
Tanıştığımız ilk gün hedeflerimi anlatmıştım işim, diğer şeyler.
I mean, first, some people think that my attention span's too short for a day-to-day manager, that I'm only interested in the launch, the action.
Birincisinde her gün yöneticilik yapacak kadar dikkatli olmadığımı sadece atılımla, yeni hareketle ilgilendiğimi düşünüyorlar.
Boy, there's gotta be evidence in here from some of my first busts back in the day.
Bir yerlerde eski günlerde yaptığım baskınlarda ele geçirdiğim deliller olmalı.
" In the year of the ox, in the first day of the growing moon... me, the King, I want to establish my uItimos desires.
öküz yılında, ayın büyüdüğü ilk günde, Kral olarak, ben son arzumun bilinmesini istiyorum.
Miss Reed, today's the first day of my class.
Bayan Reed, bu dersimin ilk günü.
First day at my course.
İlk kurs günümü.
The third lunar day of these monsoons would be the first after my wedding. And it is a tradition to celebrate it at one's maternal home.
Düğünümden sonraki ilk muson mevsiminin 3. günü ve bunun baba evinde kutlaması bir gelenektir.
My first job of the day was to sterilise the hospital tools, and prepare the patients for surgery. The weather was beautiful.
Gün içerisindeki ilk işim, sağlık ekipmanlarını sterilize etmek ve hastaları ameliyata hazırlamaktı.
But since the first day I saw you you've been on my mind constantly.
Seni ilk gördüğümden beri aklımdan hiç çıkmadın
The day I first met Su-hee Why kick my car?
Ne kadar hızlı olursa, o kadar iyi olacak.
The first day that he could hear... And the first thing he heard was my voice.
Duyabildiği ilk gün ilk benim sesim duydu.
The first day, he grabs my neck.
İlk gün beni boynumdan yakalamıştı.
First day I met him, he blew my job up.
Karşılaştığım ilk gün, işyerimi havaya uçurdu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]