Play your cards right traduction Turc
192 traduction parallèle
Mike, if you play your cards right, we can get a job for us both.
Mike, elindeki kağıtları doğru oynarsan, ikimiz de iş sahibi olabiliriz.
If you play your cards right, it could be you.
Kartları doğru oynarsan, o kız sen olabilirsin.
And you play your cards right and it'll all be yours.
Ve kartlarını düzgün oynarsan senin olabilir.
If you play your cards right.
Elini doğru oynarsan.
You play your cards right and we'll have more money than we need.
Kartlarını doğru oynarsan ihtiyacımızdan bile çok paramız olur.
Play your cards right, and it could be you.
Şansın varsa sana nasip olur.
And if you play your cards right she might loan it to you until then.
Sen de kartlarını iyi oynarsan o zamana kadar sana ödünç verebilir.
You play your cards right, bourbon today, champagne tomorrow.
Elini iyi oynarsan, bugün viski, yarın şampanya içeriz.
If you play your cards right and give me my grocery list, someday you may have both.
Eğer kartları doğru oynar ve bana bakkal listesini verirsen, bir gün her ikisine de sahip olursun.
- Maybe I'll make a deal with you if you play your cards right.
- İyi pazarlık yaparsanız, belki anlaşabiliriz.
If you play your cards right, I'll see you're rewarded.
Eğer kartlarınızı doğru oynarsanız. Sizi ödüllendiririm.
He'll give you anything, including the life of that lady if you play your cards right.
Sana her şeyi verebilir, bu bayanın hayatını bile eğer kartlarını doğru oynarsan.
You play your cards right and she'll take you out for a sea-gull dinner.
Kartlarını doğru oynarsan belki de sana bir ziyafet hazırlar.
If you play your cards right, she'll buy you some new ones.
Kartlarını iyi oynarsan, sana yenilerini alır.
You know, if you play your cards right, you may not have to stay a virgin.
Biliyorsun eğer kartlarını doğru oynarsan, hayatının kalanını bakire olarak geçirmek zorunda kalmayabilirsin. Kahretsin Liz!
I could be, if you play your cards right.
Olabilirim, eğer kartlarını doğru oynarsan.
Play your cards right, you live to talk about it.
Kartlarını doğru oyna, bunun ile ilgili konuşmak için yaşıyorsun.
You might get one, too if you play your cards right.
Bir tane de sen alabilirdin, kartlarını doğru oynarsan.
Play your cards right, you might even get a promotion.
Kartlarını doğru oynarsan, terfi bile edebilirsin.
Listen, if you play your cards right, you could have my body.
Dinle, kartlarını doğru oynarsan, bedenime sahip olabilirsin.
We got a good thing going here, you play your cards right.
Burada iyi bir işimiz var, doğru dürüst davranırsan karlı çıkarsın.
But if you play your cards right, you'll be fine.
Ama kartlarını doğru oynarsan, iyi olabilir.
- Play your cards right and I'll come back.
- Kartlarını doğru oyna bende dönerim.
That one's gonna get himself into trouble one day, and if you play your cards right, you might just be the lucky fellow.
Bu herif bir gün başını belaya sokacak. Kartlarını doğru oynarsan, şanslı çocuk sen olabilirsin.
Well, soon if you play your cards right, gosh.
Kartlarını doğru kullanırsan çok uzun sürmez.
Very likely he'll admit both of us, if you play your cards right.
Kartlarını doğru oynarsan, ikimizi birden de kabul edebilir.
If you play your cards right, you come home to the sweetest gig ever.
Kozunu iyi oynarsan, döndüğünde kendini çok tatlı bir işte bulursun.
Play your cards right...
Kozlarını doğru oynarsan...
If you play your cards right, you could live forever.
Eğer kartlarını doğru oynarsan, sonsuza kadar yaşayabilirsin.
If you play your cards right she may hook you up with the media at home.
Kartlarını doğru oynarsan belki medya konusunda sana yardımcı olur.
And if you're lucky, my dear, and play your cards right... we'll spend a lot of quality time together.
Ve eğer şanslıysan güzelim, ve kartlarını iyi oynarsan... beraber çok güzel vakit geçirebiliriz.
Play your cards right and I'll sort you out.
Kartlarini dogru oyna, bende sana yardim edeyim.
If you play your cards right, it's yours.
Kartlarını doğru oynarsan, orası senindir.
So just, you know, play your cards right and she'll hook up with you for sure.
Kartlarını doğru oynarsan kesinlikle seninle birlikte olur.
Well, play your cards right...
Kartlarını doğru oynuyorsun...
What makes it a date is that I'm there. You're there. And if you play your cards right, you might just get a kiss...
Sen ve ben orada olacağız, yani randevu olacak.
You play your cards right, all the work you did over the past few months... will speak volumes for you.
Kartlarını doğru oynadın, bir kaç aydır yaptığın tüm bu işler.. ... seni konuşacak.
I sent her some money, so if you play your cards right you can probably get her to buy you something.
Ona biraz para gönderdim. Oyunu doğru oynarsan kendine bir şeyler aldırabilirsin.
These days you gotta play your cards right to get a girl to say no.
Bu günlerde bir kıza hayır dedirtmek için kartlarını iyi oynamalısın.
You ladies play your cards right, you might get to meet the whole gang.
Sayınanlar, kartları doğru oynarsanız, belki bütün çeteyle tanışabiliirsiniz.
Well, you play your cards right, maybe I'll share with you.
Kartlarını doğru oynarsan belki seninle paylaşırım.
- Play your cards right, could be a full body.
- Kartlarını doğru oynarsan tüm vücut olabilir.
Play your cards right, and I'll show you.
Kozlarını doğru oynarsan, sana gösteririm.
Play your cards right, i'll tell you where.
Kartlarını doğru oynarsan, sana yerini söylerim.
- This bet was just research for the article? - Front page if you play your cards right.
O bahis sadece haber araştırması amaçlı mıydı?
And if you play your cards right... this hot-assed little Jesus freak... just might initiate you into the Campus Crusade for Cunnilingus.
Ve eğer kartlarını doğru oynarsan bu sıcak popolu İsa delisi kutsal kampüste sana vajina yalatmayı gösterirdi.
Play your cards right, and I might give you a job in the club.
Bak, gözüme girersen, kulüpte sana iş veririm.
If you play your cards right.
Tabi kartlarını doğru oynarsan.
Now you play your little cards right, and instead of a piece of cuttlebone... Uncle Emory will get you a piece of Dr. Kettlebaum.
Eğer uslu bir kuş olursan, mürekkep balığı kemiği yerine Emory amcan sana biraz Doktor Kettlebaum verecek.
Why not be reasonable and play your cards right?
Neden mantıklı değilsin, Django? Elindeki kartları doğru oynamıyorsun.
- Be kind, son. If I play my cards right, she'll be your future mother figure.
Doğru oynarsam, ilerde annen olabilir.
play the game 51
play with me 42
play video games 16
play nice 84
play it 135
play dead 29
play it cool 71
play it again 120
play along 44
play ball 79
play with me 42
play video games 16
play nice 84
play it 135
play dead 29
play it cool 71
play it again 120
play along 44
play ball 79