Play the tape traduction Turc
119 traduction parallèle
Why don't you play the tape, carry on from there, and you will see that, in fact, it had to be night.
Teybi niçin çalıştırıp, o noktadan devam ettir miyorsun? Göreceksin ki, gerçekte, gece olması gerekiyordu.
If you don't stop, he'll play the tape.
Bunu kesmezsen, kaseti kullanacağını söylüyor. Tamam mı?
If that's what's behind all this, let's go to my office and we'll play the tape right now. Are you crazy?
Eğer bütün mesele buysa ofisime gidip kasetini hemen dinleyelim.
Just play the tape... for Eddy tonight.
Sen kaseti çal. Eddy'ye dinlet. Bu akşam.
I'll play the tape.
- Çalacağım.
Let's play the tape.
Teybi çalalım.
All we've got to do is get'em to play the tape and we're golden.
Tek yapmamız gereken kasedimizi çalmalarını sağlamak ve sonra da parlayacağız.
- Um, if we play the tape, will you go?
- Şey, kasedi çalarsak gidecek misiniz?
- They wouldn't play the tape.
- Ya ne yapsaydım? Kasedi çalmayacaktı.
Chazz, let's just play the tape on air. They'll throw deals at us.
Chazz, canlı yayında kasedi çalalım.
Play the tape.
Kaseti dinle.
Al, would you play the tape?
Al, rica etsem.
Fine, play the tape.
İyi, kaydı göster o zaman.
Play the tape.
Kasedi çal.
- Shall I play the tape again, Ms. Keenan?
Kaydı tekrar oynatayım mı Bayan Keenan?
I'll play the tape recorder.
teybi çalacağım.
Gentlemen, before I play the tape, one question :
Beyler, kaseti oynatmadan önce bir sorum var.
please play the tape.
Lütfen oynat.
Will you play the tape for us now?
Teybi çalıştırır mısınız?
She said that unless I gave her $ 15,000, she would play the tape for Greg.
15.000 dolar vermezsem kaseti Greg'e izleteceğini söyledi
- Can you play the tape?
- Kaseti oynatabilir misin?
- Please play the tape.
- Lütfen kaseti oynat.
- Play the tape, play it, play it!
- Oynat, oynat.
Spock, play the last log tape.
Spock, son kayıt bandını dinlet.
Luke, would you play that tape for the captain, please?
Luke, yuzbasi icin kaseti calistirir misin, lutfen?
- Did you play him the tape?
- Kaydı ona dinlettin mi?
Could you please play back the tape?
Bandı geri sarabilir misiniz lütfen?
Play the tape back again.
Kaseti tekrar izleyin.
I let the tape play while I talked.
konuşurken, oynamasına devam ettim.
And then we edit the tape recording up and we make one end of a phone call and play it to Mr. House.
Sonra kayıtlarda montaj yaparak telefon konuşmasını hazırlarız. - Ve Bay House'a dinletiriz.
You wanna play this tape on the radio, then you'll come out?
İstediğin bu mu? Bu kasedi radyoda çaldıktan sonra dışarı çıkacak mısınız?
We'll play your tape through the PA system and you pantomime.
Playback yapacağız siz de çalıyor gibi yapacaksınız.
Meantime, we can play back the tape critique your technique.
Bu arada, kaseti oynatıp tekniğini eleştirebiliriz.
With your permission, we'd like to play the following tape recording.
İzninizle, kasedi dinletmek istiyoruz.
We can play the tape again.
Belki orada vardır.
We have a tape of the last radio exchange... before 549 went down, which we're gonna play.
Uçak düşmeden önce yapılan son telsiz konuşmalarının kaydı geçti elimize şimdi dinleteceğim.
And he had to call the general, play him the tape.
Ve generali araması gerekiyordu, kaseti ona dinletmek için.
But I'm not gonna play the whole tape.
Ama bütün kaseti dinletmeyeceğim.
Get something to play this tape on, and call the D.A.'s office.
Şu kaseti izleyebileceğimiz bir şey bulun ve savcıyı arayın.
Play the second victim's tape.
İkinci kurbanın kasedini oynat.
I want you to play my demo tape in the background while you're yakking'about whatever.
Bütün istediğim, onlarla konuşurken arkada müziğimi çalman.
Let's just play the tape backward.
Sadece teybi geri sar.
Mr Prescott, play the rest of the tape.
Bay Prescott, bandın geri kalanını oynatın.
Judge, if we wish, we can play this tape in the court.
Yargıç, istersen bu bandı mahkemede dinletebiliriz.
Please play that tape, when she sings in the choir.
Koroda şarkı söylediği kaseti taksana.
Listen good, unless you bring the money now, you play your tape recorder.
Beni iyi dinle. Parayı hemen getirmezsen, kaset çalarsın.
We catch them on tape, they hang themselves end of the day, you can play ignorant.
Deli misin? Kasede çekeriz, kendilerini asarlar. Sen bilmezden gelirsin.
Emily, play the goddamn tape!
Emily, oynat şu kahrolası kaseti!
Can you play back the tape?
- Daima.
And please, don't play the Leonard Cohen tape again.
Ve lütfen tekrar o aptal kaseti çalma
Would you please press the play button... on the tape recorder inside the puppet?
Şimdi kuklanın içindeki ses kaydedicisinin yürütme butonuna basar mısın?
play the game 51
the tape 63
tape 100
tapes 44
tape parade 17
play with me 42
play video games 16
play nice 84
play it 135
play dead 29
the tape 63
tape 100
tapes 44
tape parade 17
play with me 42
play video games 16
play nice 84
play it 135
play dead 29
play it cool 71
play it again 120
play along 44
play your cards right 27
play ball 79
play something 43
play what 17
play on 46
play some golf 16
play it again 120
play along 44
play your cards right 27
play ball 79
play something 43
play what 17
play on 46
play some golf 16