Stay out of sight traduction Turc

Just stay out of sight.

Ortadan kaybol yeter.

Just stay out of sight, Eddie.

Ortadan kaybol Eddie.

I shall not stay out of sight for seven years.

Yedi yıl gözlerden uzak kalmayacağım.

Stumpy, didn't I tell you to stay out of sight?

Stumpy, sana ortada görünme demedim mi?

Stay out of sight! "

Ortalıkta gözükme " diyor.

Why does he have to stay out of sight - alone in the middle of 1,000 miles of this ugly Texas country.

Neden o bu çirkin Texas topraklarının 1600 km ortasında yalnız başına dışarıda kalmak zorunda.

All right, you go back there and stay out of sight.

Peki, oraya git ve ortalıkta gözükme.

- Just stay out of sight.

- Ortalıkta gözükme yeter.

So stay out of sight and be quiet.

O yüzden kimseye görünme ve sessiz ol.

If you can't get a clear shot at Gu and Alban, stay out of sight.

Eğer Gu ve Alban'ı rahat vuracak bir an yakalayamazsan hiç ortaya çıkma.

I told you to stay out of sight.

Ortalıkta görünme demiştim.

He didn't want anybody to know about us and I promised to stay out of sight.

Bizi kimsenin bilmesini istemiyordu ben de gözden uzak duracağıma söz vermiştim.

And you'd better stay out of sight.

Ve gözden uzak olsan iyi olur.

Stay out of sight.

Ortalıkta gözükmeyin.

We'll just stay out of sight.

Uzakta duracağız.

Stay out of sight.

Kimseye görünmeyin.

A producer should stay out of sight.

Hayır, hayır. Prodüktör gölgede kalmalı.

Everybody go home, and stay out of sight.

Herkes evine gitsin.

You better stay out of sight for a while.

Bir süre gözden uzak olsan iyi olur.

Stay out of sight.

Kimseye görünme.

HANNIBAL : Stay out of sight.

Ortada görünmeyin.

You have to get into the office and stay out of sight.

Ofise girip gözden uzak olsan iyi olur.

You stay out of sight, I'm not kidding.

Ortalarda görünme. Şaka etmiyorum.

But I have to stay out of sight.

Ama bunu görülmeden yapmalıyım.

Stay out of sight

Gözlerden uzak dur.

We get there, you get down, you stay out of sight.

Oraya varınca eğil. Kimse seni görmesin.

You've got to stay out of sight.

Gözlerden uzak durmalısın.

You stay out of sight.

Sen gözükme.

In the meantime, I'll stay out of sight.

Bu arada, ortada görünmeyeceğim.

don't do anything, but just stay out of sight.

Saklanmak dışında hiç bir şey yapma.

You stick around, stay out of sight.

Göze batmadan etrafı kolaçan et.

Get this up to the horses as fast as you can and stay out of sight.

Bunu olabildiğince çabuk atlara yükle ve sonra saklan.

Stay out of sight.

Sen ortaya çıkma.

Follow us, but stay out of sight.

Bizi takip et ama gözümün önünden ayrılma!

Stay put until we're out of sight.

Biz gidene kadar kıpırdamayın.

Keep out of sight and stay away from the police.

Ortadan kaybol, polislerden de uzak dur.

Get out of my sight... and stay away from Spanish Bit as long as I live.

Baba, ben... Gözüm görmesin seni ve İspanyol Kayası'na ben yaşadığım sürece yaklaşma.

Stay out of my sight.

Gözüme gözükme.

Stay with him, and never let him out of your sight.

Yanında kal, birlikte gelin birlikte gidin.

We are going to stay right here and not let Miss Marple out of our sight.

Biz burada kalacağız ve Bayan Marple'ı gözden kaybetmeyeceğiz.

Stay away from that door. I told you to keep out of sight.

O kapıdan uzak dur ve yaklaşma.

I promised to stay in my room, out of sight.

Gözden uzak, odamda duracağıma söz vermiştim.

Just stay out of my sight, because every time, every time I see you,

Sadece gözüme görünme yeter, çünkü her seferinde, seni her gördüğümde,

It seems to me as how it might serve some military purpose... for someone to stay behind, and kinda out of sight.

Bana kalırsa, askeri açıdan bakınca birisinin her zaman geride kalıp koruma görevi yapması gerek.

Now clear off and stay out of my sight!

Şimdi toz ol ve seni gözüm görmesin.

now listen, sandra go to the studio with john john stay there and don't let him out of your sight yeah, sure jerry, we'd better get a move on we only have god knows what else will happen

Şimdi beni dinle Sandra. John John'la benim eve gidin. - Orada kalın.

And stay out of sight. I'll be right back.

Odana gidiyorsun ve saklanıyorsun, birazdan döneceğim.

Stay out of sight.

- Onlara görünmeyin.

As long as the police stay completely out of sight and out of my way.

Polis görünmeyecek yerde olsun ve ayağımın altında dolaşmasın.

Stay here, out of sight.

Gir şuraya, saklan.

Just stay out of my sight.

Görüş alanımdan uzak durun.