Stay still traduction Turc
1,902 traduction parallèle
Stay still.
Kıpırdasana be.
Stay still, right where you are.
- Kıpırdamadan dur.
- Stay still.
Olduğun yerde kal.
Stay still. - Calm down.
Olduğun yerde kal.Sakin ol.
So stay still... and shut up.
O yüzden kımıldamadan otur ve sesini çıkarma.
Think people will stay still?
İnsanların hala kalacağını mı düşünüyorsun?
I need you... to stay still.
Senden sabit... Durmanı istiyorum.
you've got to stay still.
Sabit durman lazım.
This one won't stay still!
Bu rahat durmuyor!
- Beth, just stay still for me.
- Beth, lütfen sabit dur.
Okay, it's okay. Just stay still. I'm--I'm going to reach in.
Ben alacağım.
You might wanna stay still for this.
Bunun için burada kalmak isteyebilirsin.
- Stay still.
- Kıpırdama.
Stay still.
Orda kal.
Then stay still.
- Öyle bekle o zaman.
Stay still...!
Kıpırdama!
- I told you to stay still.
- Sabit dur dedim sana.
Stay still.
Kıpırdamayın.
Stay still, will you?
Kımıldama, tamam mı?
So-jin, stay still.
So-jin, sakin ol.
Good, stay still.
Güzel, sakinleş.
Stay still.
Kıpırdama.
Stay still.
- Kıpırdama.
Stay still. Ow!
Kıpırdama.
Stay still.
Öyle kal.
- Stay still, honey.
- Kıpırdama tatlım.
Stay still!
Olduğunuz yerde kalın!
It's best if I stay still for a minute.
Bir dakikalığına oynatmazsam iyi olur.
Randolph Hope still wields a lot of power but we know how to stay under the radar.
Randolph Hope hala güçIü birisi ama biz göze çarpmamayı biliyoruz.
- And if I stay, what happens to Pete? - He still stays.
- Ya ben kalırsam, o zaman Pete'e ne oluyor?
I still take medication, to stay healthy.
Akli dengemi koruyabilmek için ilaç alıyorum hâlâ.
Well, Some say they're the dead people who can't leave those who are still alive, and they stay behind in this world.
Kimileri hala hayatta olduğunu sanan ölüler olduğunu söylüyor. Bu dünyada kalmışlar.
Authorities are now telling anyone still in the city to remain calm and stay inside.
İnsanlar ne yapsın? Yetkililer hala şehrin içinde olanların sakin olmalarını ve evlerinden çıkmamalarını söylüyor.
Now, how do you drive that far, that wasted, and still stay on the road?
Söyle bakalım, o vaziyette nasıl becermiş de arabayı sürebilmiş ve yolda kalabilmiş?
Because i-I think that you should actually stay here, Because dr. Jameson, she still looks a little bit rattled.
Bence sen burada kalmalısın Dr. Jameson için, çünkü hala biraz titriyor gibi.
JP's still in last like we planned, so his odds will stay low.
JP planladığımız gibi en sonda, bu bahis oranlarını düşürecektir.
I'm gonna need you to stay very still.
Biraz germen gerekecek.
Stay perfectly still.
Tamamen hareketsiz dur.
I'm sorry, Mr. Schue... Miss Sylvester, but if we wanted to hear Mom and Dad fight... those of us who still have two parents would just stay home on payday.
Bay Shue, Bayan Sylvester, pardon ama eğer anne ve babamızın kavgasını duymak istersek hala anne ve babası olanlar, maaşların ödendiği gün evde kalırdı.
- Yeah. I'd still like to stay on as consigliere.
Ama danışman olarak kalmak isterim.
She could still stay Anakin.
Hâlâ Anakin olarak kalabilir.
This'll only work if you stay perfectly still.
Bu, sadece tamamen sabit kalırsan işe yarar.
Stay still.
Kımıldama.
But there's another future. You put the gun down, you stay perfectly still and you start your life again.
Ama diğer bir gelecekte,... silahını yavaşça yere bırakıp olabildiğince sakin kalırsın,... ve hayatına yeniden başlarsın.
The Axis powers have anticipated the Allies by moving into Tunisia, a territory still controlled by the Vichy regime, which allows the Germans to stay.
Mihver güçleri, müttefiklerin Tunus'a hareket edecegini tahmin etmisti. Bölge hala, Almanlarin kalmasina izin veren Vichy rejimi tarafindan kontrol edilmektedir.
So why you still stay at his place?
Peki niye hâlâ onun evinde kalıyorsun?
Hey. I still don't know why you wanna stay down here.
Hâlâ neden burada kalmak istediğini anlamış değilim.
You still can't stay.
Burada kalamazsın.
We can still stay one night.
Hala 1 gece kalabiliriz.
They still nice enough to let us stay in their home until I get situated, though.
Yine de ben kalacak bir yer bulana dek beni ağırlayacak kadar nazikler.
- Stay still, my lord.
- Benimle kal lordum.
still 4121
stiller 42
still got it 62
still friends 19
still in bed 17
still nothing 186
still working 28
still alive 122
still here 218
still there 93
stiller 42
still got it 62
still friends 19
still in bed 17
still nothing 186
still working 28
still alive 122
still here 218
still there 93
still the same 29
still me 27
still awake 22
still sleeping 19
still waiting 37
still breathing 27
still missing 18
still hot 20
still working on it 47
still does 23
still me 27
still awake 22
still sleeping 19
still waiting 37
still breathing 27
still missing 18
still hot 20
still working on it 47
still does 23
still no 38
still going 25
still looking 54
still am 36
still no pulse 27
still are 18
still asleep 18
still warm 51
still do 40
still no answer 37
still going 25
still looking 54
still am 36
still no pulse 27
still are 18
still asleep 18
still warm 51
still do 40
still no answer 37