The murderer traduction Turc
3,494 traduction parallèle
That's good. I want them to find the murderer.
Güzel, katili bulmalarını istiyorum.
Did you get the murderer?
Katitli yakaladınız mı?
We suspect that... the murderer probably ran away with the money.
Katilin parayla birlikte... kaçtığını düşünüyoruz.
If you haven't got the murderer, how can you prove my daughter is dead?
Katili yakalamadıysanız, kızımın öldüğünü nerden biliyorsunuz?
We speculate the murderer has already found you.
Katilin sizin peşinizde olduğunu tahmin ediyoruz..
Did you see the boy's face or the murderer's face?
Çocuğun yüzünü gördünüz mü.. yada katilin?
I didn't see the murderer.
Katili ğörmedim.r.
The murderer will soon be arrested.
Katil kısa sürede yakalanacak..
During the process, I saw the murderer.
O anda, katili gördüm.
I saw the murderer.
Katili gördüm..
You mean... the hypnotist helped you to see the murderer.
Yani... uzman sana katili görmen için yardım mı etti? .
The murderer is his brother.
Katil onun kardeşi.
According to the travel record, the murderer came back to Hong Kong two days ago.
Yolcu kayıtlarına göre, katil iki gün önce Hong Kong a dönmüş.
As you said... the murderer may come back for Miss Cheng.
Yani... katil bayan Cheng i öldürmek için geri döndü.
It'd be hard for the murderer to find her.
Katilin onu yakalaması çok zor.
The murderer would probably go to her place.
Katil onun evine gidecektir.
Do you think the murderer will show up?
Katilin tekrar ortaya çıkacağını mı düşünüyor musunuz?
So the murderer wiped the knife off on the victim's pants.
Katil kurbanın pantolonunda bıçağını temizlemiş.
Or he is the murderer.
Ya da katil Victor.
Let's hope we're not too late to catch the murderer.
Katili yakalamak için çok geç kalmamışızdır umarım.
Highly poisonous, and according to my chemical calculations, the origin of the substance utilized by the murderer to kill the victim.
Oldukça zehirli ve benim kimyasal hesaplamalarıma göre katilin kurbanı öldürmek için kullandığı maddenin kaynağı.
Okay, so it's exactly as I figured, right? The murderer flew the plane, he parachuted out, knowing the plane would run out of gas and crash.
Katil uçağı uçurdu, uçağın yakıtı bittiğinde düşeceğini bildiği için, paraşütle atladı.
Well, maybe that's exactly what the murderer wants them to think.
Belki de bu tam da katilin onların düşünmelerini istediği şeydir.
A girl. But she reveals that she's probably seen the murderer.
- Derken bu kız çıkagelir ve muhtemelen katili gördüğünü söyler.
Maybe the murderer is us.
Belki de katil bizizdir.
The guy's brother is dead, yet he had no intention to ask who the murderer is.
Adamın abisi ölmüş ama katilin kim olduğunu sormaya hiç niyeti yok.
Who knows, I am the murderer my father's still disappointing.
Bilemezsin ki, belki de babamın katillerini bulacak kadar şanslı olurum.
The murderer of the Eoraha's Wanwoldang.
Kral Biryu'yu öldüren kraliçedir.
To find the murderer of my friend, Antonio Guzman.
Arkadaşım Antonio Guzman`ın katilini bulmak.
And by the time you broke down the door, the murderer was gone.
Ve kapıyı kırdığınızda katil gitmişti.
Sao, actually... could the murderer be someone else?
Sao, sence katil başka biri olabilir mi?
Intelligence found out the murderer used your unique weapon.
Alınan bilgiye göre cinayette senin silahın.... kullanılmış..
I'm not as practical as the murderer?
Ben bir katil kadar çözümcü değil miyim?
Okay, Mike, you got the murderer.
Pekala Mike, katilimiz senindir.
He's the murderer!
Katil olan o!
The accused murderer?
Cinayetle suçlanan kim mi?
A murderer, in order to cover up his crime, killed all those people related to the case.
Katil suçunu örtbas etmek için, olayla ilgisi olan herkesi öldürmek isteyecektir..
I sent a murderer into the woods.
Ormana bir katil gönderdim.
Oh, that's a-a beautiful thought, Wonder Woman, but I think the spirits will make an exception so that we can catch a murderer, no?
Ne de güzel düşündün öyle, Wonder Woman ama bence ruhlar bu sefer bir istisna yapacaklardır ki biz de katili yakalayabilelim, tamam?
That guy was a neo-Nazi murderer wanted by the FBI since'04.
Ta ki bugüne kadar. Adam, FBI'ın 2004'ten beri aradığı yeni Nazi katillerindendi.
I'm trying to prove that the woman who took your so-called confession is a corrupt police officer... and a murderer.
Senin sözde itirafını alan şu kadının yozlaşmış bir polis ve bir katil olduğunu kanıtlamaya çalışıyorum.
And, again, the immediate push has to be on this appeal. We lose Packer, we lose the key to the real murderer.
Packer'i kaybedersek,... gerçek katile giden anahtarı kaybetmiş oluruz.
You do realize that in that theory, the hero of your story is also a murderer.
Bu teoride hikayenin kahramanının, Aynı zamanda katil olduğunun Farkındasın, değil mi?
Look, uh, I'm a little surprised you're allowing a murderer back in the colony.
Bir katili koloniye tekrardan kabul etmene biraz şaşırdım doğrusu.
In your unknown quantity X, does that include the old granny a murderer?
Senin bilinmeyenin,... büyük annenin katil olmasını da içeriyor mu?
You don't have time for proof that the Collins family is harboring a murderer?
Collins ailesinin bir katili sakladığına dair delili dinlemeye vaktin yok mu?
The only witness that could prove Ziggy had a gun and Morelli was no murderer.
Ziggy'nin silahının olduğunun ve Morelli'nin katil olmadığının tek şahidi.
So this murderer's living the high life in Bermuda on the Agency's dime.
Demek katilimiz Bermuda'da kurumun parasıyla keyif çatıyor.
We'll get the son of a murderer.
Katilimizin evladı da bizim.
Open the door, you fucking murderer!
Aç şu kapıyı, katil!
The worst mistake was to criticize the Jews... while the mass murderer was sitting there in the dock.
- En fena hatası soykırımcının teki sanık sandalyesinde otururken Yahudileri eleştirmekti.
murderer 417
murderers 169
the mentalist 91
the more the merrier 116
the message 46
the moon 186
the middle east 33
the merrier 49
the man 273
the music 166
murderers 169
the mentalist 91
the more the merrier 116
the message 46
the moon 186
the middle east 33
the merrier 49
the man 273
the music 166
the mask 38
the moment of truth 36
the money 459
the money's gone 37
the men 76
the money's good 16
the more i think about it 71
the man himself 21
the mother 105
the maid 51
the moment of truth 36
the money 459
the money's gone 37
the men 76
the money's good 16
the more i think about it 71
the man himself 21
the mother 105
the maid 51
the mall 39
the movie 102
the map 56
the more 64
the manager 72
the master 100
the music box 16
the mirror 38
the military 42
the murder weapon 51
the movie 102
the map 56
the more 64
the manager 72
the master 100
the music box 16
the mirror 38
the military 42
the murder weapon 51