Their families traduction Turc
1,696 traduction parallèle
Why don't they just close this school and send the boys home to their families?
Neden okulu kapatıp, çocukları evlerine, ailelerinin yanına göndermiyorlar?
We respect the peasants, so no one is allowed to touch their harvest or mess with them or their families.
Biz, köylülere saygı gösteririz. Bu yüzden, onlara veya ailelerine bulaşmak ürünlerine el sürmek kesinlikle kabul edilemez.
At home with their families, where I should be.
Herkes evinde, ailesinin yanında. Ben de gitmeliydim.
He provided people with homes for their families.
İnsanlara, aileleri için barınak sağlar.
Those people are ready to kill themselves, kill their families, they don't care about life.
Bu insanlar kendilerini öldürmeye hazır, ailelerini öldürmeye, hayatı önemsemiyorlar.
Ladies and gentlemen, as what may be my last official act as a Baltimore police officer, allow me to congratulate all of the promoted officers, their families, their fellow officers and their friends.
Baylar, bayanlar bu belki Baltimore polis görevlisi olarak son resmi konuşmam olabilir. Huzurlarınızda, terfi eden bütün emniyet mensuplarını ailelerini, meslektaşlarını ve arkadaşlarını tebrik ediyorum.
'We are here today'to honour the dead and to pray for their families and friends.
Bugün burada, ölenleri onurlandırmak...'... ve aileleri ile dostları için dua etmek için toplandık.
When all this is over, they must be returned to whatever remains of their families.
Tüm bunlar bittiğinde ne olursa olsun ailelerinden kalanlara geri dönmüş olmalılar.
The children all drew pictures of their families.
Çocuklar ailelerinin resimlerini çizdi.
Their work would not have been so successful without the support and patience of members of their families.
Çalışmaları, ailelerinin sabrı ve desteği olmasaydı, bu kadar başarılı olamazdı.
Remember agents whitman, price, and holiday and their families.
Ajan Whitman'ı, Price'ı ve Holiday'i ailelerini unutmayın.
I ask now that your thoughts and prayers go to those who lost their lives today, to their families and loved ones, and to our troops who are putting their lives on the line in the name of freedom.
Desteklerinizi ve dualarınızı, bugün yaşamını yitiren vatandaşlarımızdan ailelerinden ve sevdiklerinden ve de özgürlük için canları pahasına savaşan askerlerimizden esirgememenizi diliyorum.
We got to get them home to their families.
Memlekete götürüp ailelerine teslim etmeliyiz.
Don Edgar says he sends them back to their families. Right.
- Ailelerine dönüyorlarmış
And many men have died cursing the name of EI Huròn as they choked on their own blood, and the blood of their families.
Ve birçok adam, El Huron ismime küfürler yağdırırken kendilerinin ve ailelerinin kanlarında boğuldular.
We bear the guilt of sending them to their death when we look upon the faces of their families.
Ailelerimin yüzlerine baktıkça, onları ölüme yollamanın suçluluğunu hissediyoruz.
Good Christian people help their families... even when they do show up hungry and without a word of warning.
Siz ailedensiniz. İyi bir Hıristiyan ailesine yardım eder. Haber vermeden, aç bilaç ortaya çıksalar bile.
Their families perished too.
Aileleri de öldü.
That money is not going to junkies to help with their families.
O para eroinmanların ailelerine yardıma gitmiyor.
You know, that the dead should be returned to their families. That they shouldn't be left alone.
Ölülerin ailelerine geri verilmesi gerektiği yalnız bırakılmamaları gerektiği gibi şeyler.
The other two who died, I'd like to talk to their families, see if there's anything you didn't find.
Ölen diğer iki kişi hakkında sizin bulamadığınız bir şey var mı diye bakmak için aileleriyle görüşmek isterim.
Soldiers forget how hard war is on their families.
Askerler savaşın ailelerini nasıl yıprattığını göremiyorlar.
Forgive me, Confessor, but some of these men have had their homes burned and their families killed.
Bağışlayın Confessor, fakat bu adamlardan bazılarının evleri yakıldı ve aileleri öldürüldü.
They kidnap young girls from their families, punish them mercilessly until there's not a shred of kindness left in them.
Ailelerin yanından küçük kızları kaçırıp içlerinde iyiliğin zerresi kalmayana kadar acımasızca cezalandırıyorlar.
Some people might fight for a while, but most would wake up, go back to their lives, to their families.
Bazıları bir süre daha savaşır belki ama çoğu uyanır ailelerine ve yaşamlarına geri dönerler.
My son was the last of the 14 victims you abducted ten years ago from their families.
Oğlum 10 yıl önce ailelerinden kaçırdığın 14 kurbanın sonuncusu.
He chose them because their families loved them.
Onları seçti, çünkü aileleri tarafından çok seviliyorlardı.
Just as you have taken loved ones away from their families, if you don't reach the end before the timer hits zero, you will never see your family again.
Tıpkı insanları sevdiklerinden ayırırken olduğu gibi. Kronometre sıfırı gösterdiğinde sona ulaşamazsan sen de aileni göremeyeceksin.
I'll tell their families.
Ailelerine haber veririm.
For your men and for their families.
Adamlarınız ve onların aileleri için.
I'm not doing that to their families.
Elemanlarımdan hiçbirini kovmuyorum. Bunu ailelerine yapamam.
People turn to their families All the time when they need help starting out.
İnsanlar yardıma ihtiyacı olduğunda hep ailelerine döner.
People often can be very successful in the outside world and remain a complete mystery to their families.
İnsanlar dış dünyada çok fazla başarılı olabiliyorlar ve bu aileleri için tamamen gizemli olabiliyor.
I think about their families... how they're coping with it... what's going on...
Ailelerini düşünüyordum... Nasıl başa çıktıklarını neler yaşadıklarını...
So these little girls Got abducted And later kidnapped Other girls and killed Their families?
Yani bu kızlar kaçırıldılar ve sonra başka kızları kaçırıp ailelerini öldürdüler?
She probably did not grow up with a father figure, And she is now turning that rage Toward clients who walk out on their families.
Muhtemelen babasız büyüdü, o yüzden de bu öfkesini ailelerini terk eden müşterilerine yöneltiyor.
Just like all the other men in your life Who've walked out on their families, Who deserve to be punished.
Aynı ailelerini terkedip cezalandırılmayı hak eden hayatındaki diğer erkekler gibi.
For that, Their families Have peace.
Bu sayede aileleri huzura kavuştu.
I can talk to their families.
Aileleriyle konuşabilirim.
I want those 18 people to go home to their families.
Oradaki 18 kişinin ailelerine kavuşmalarını istiyorum.
They do this so they can provide A better life for their families... So they can afford to buy nice things...
Bunu, ailelerine daha iyi bir yaşam sağlayabilmek için güzel şeyler satın alabilmek için ve sabah uyanmak için bir sebepleri olsun diye yaparlar.
I wanna build a company that treats its people well and lets them go home at night to see their families.
Çalışanlarına düzgün davranan ve akşam evlerine gidip aileleriyle vakit geçirmelerine izin veren bir şirket istiyorum ben.
And I'm sure that the commuters trying to get home to their families that night were very impressed.
Eminim o gece köprüyü kullanarak evine gitmeye çalışanların aileleri çok etkilenmişlerdir.
And O'Malley... Be sensitive to their families.
Ve O'Malley ailelere karşı hassas davran.
We will seek orphans and homeless in the market area and specific families we already know are willing to let us place their children...
Öksüzleri, pazar alanındaki evsizleri ve belirli aileleri arayacağız. Çocuklarını yerleştirmek için bize izin vermeye zaten gönüllüler.
if you ever accuse respectable families and their children and denounce them publicly, I'll make sure, take my word for it, that you go to prison.
Eğer tüm bu saygın aileleri ve çocuklarını toplum önünde alenen suçlarsanız sizi temin ederim, ki sözümü her zaman tutarım hapsi boylarsınız.
Children abandoned involuntarily : Their mothers left to work abroad and their fathers can't take care of them, so they leave this job to other families.
Anne ülke dışına çalışmaya gider baba çocuğun bakımını üstlenmez, ve bu görev başka aileye bırakılır.
... forcing us to accept their love and each other's families after they were married.
Önce bi onlar aşkı öğrensin sonra evlenmelerine izin verelim
Think of their families.
Onların ailelerini düşün.
I cannot in clear conscience allow anymore families to lose their homes through foreclosure sales.
Vicdan rahatlığıyla daha bir çok ailenin haciz nedeniyle evlerini kaybetmesine göz yumamam.
This team is like a family. And families take on The traits of their leaders.
Bu takım bir aile gibi ve aileler liderlerinin izini takip ederler.
families 111
their 132
theirs 35
their names 36
their daughter 20
their son 28
their parents 19
their children 20
their plan 18
their leader 33
their 132
theirs 35
their names 36
their daughter 20
their son 28
their parents 19
their children 20
their plan 18
their leader 33