Turn right traduction Turc
3,431 traduction parallèle
In 100 meters, turn right.
100 metre sonra, sağa dön.
Turn right.
Sağa dön.
! Now, you turn right back around and go sit down.
Şimdi, arkanı dönüyorsun ve gidip aşağı katta oturuyorsun.
Go. Turn right. I can't!
Git sağa dön
Turn right. I can't.
Sağa dön Olmaz
Turn right on Horse Neck Road.
Horse Neck yolundan sağa dönün.
Turn right
Sağa dön.
We're going to go straight ahead and turn right into Lisbon Street.
Buradan düz gideceğiz ve Lisbon Sokağı'ndan sağa döneceğiz.
He's in the stairwell. Turn right. Take the east stairs up three flights and you're home.
Sağa dön, doğu merdivenlerinden yukarıya çık, üç kat çıktıktan sonra evdesin.
The GPS says turn right, but I think it's confused.
GPS sağa dön diyor, ama bence karıştı.
Go straight ahead, turn right to Deming for Nanshan Road.
Dümdüz gidin, Nashan yolu için Deming'den sağa dönün.
In 100 feet, turn right onto Mercer Avenue.
30 metre sonra sağa, Mercer Caddesine dönün.
What if I have to turn right?
Ya sağa dönmem gerekirse?
"Use your right turn signal to indicate your intention to turn right."
" Sağa dönmek istediğinizi belirtmek için sağa dönüş sinyalini kullanınız.
All right, I'll turn myself in. On my terms.
Tamam, teslim olacağım kendi koşullarımda.
You're saying that this trigger that you're looking for, if you can turn it off then I can turn it on, right?
Yani bu aradığın tetikleyiciyi sen durdurabilirsen aynı zamanda ben de başlatabilirim değil mi?
Just put the key in the key hole, turn it a bit to the right, and she'll start right up in, like, a second.
Anahtarı deliğe sokuyorsun, anahtarı biraz sağa doğru çevir, Saniyesinde çalışır.
All right, Stewie, your turn.
- Pekâlâ Stewie, sıra sende.
It'll turn out all right.
Herşey yoluna girecek.
Can you tell me what you said in your report? Hey. I just turn'em in, all right?
Ben sağ salim verdim tamam mı!
It'd be like making a right turn in your car and having the steering wheel lock up on you.
Arabayla sola dönmek isterken direksiyonun kilitlenmesi gibi.
You turn to the right, there's raki...
Sağa dönüyodum, orda da Raki...
Um, I should probably turn my phone off, right?
En iyisi telefonumu kapatayım, değil mi?
It's exactly the right distance from the house to stop and listen, realize he isn't being chased, and then turn on a flashlight.
Kovalanmadığını anlamak için, durup dinlemesi ve el fenerini açması için evden doğru mesafe.
Right. Turn.
Şimdi dönelim.
Turn to the right a little more.
Birazcık daha sağa.
Things can still turn out right for you.
Senin için hala bazı şeyler yolunda gidebilir.
for just one second, you see the big stained glass windows out of the corner, in the corner of the frame right before he takes a turn around the elevator.
Ve yine, yalnızca bir anlığına köşede büyük vitraylı pencereleri görüyorsunuz. Tam çerçevenin köşesinde. Danny asansörün etrafını dönmeden hemen önce.
All right, I think the play here is to turn this space into a sexual playground.
Sanırım buraya uyan şey burayı seks oyun alanına çevirmek olacak. Bisiklet selesi var mı?
Please turn to the right.
Lütfen sağ tarafa dön.
You're going to want to watch this, folks, so put down your Rubik's cube, turn off that Yakov Smirnoff standup tape, and set all your swatches to right now.
Bunu görmek isteyeceksiniz millet, bu yüzden Rubik küpleriniz bırakın ve Yakov Smirnoff standup kasetlerinizi kapatın ve tüm saatleriniz şu ana ayarlayın.
Turn 10 degrees to your right.
Sağa 10 derece dön.
Um, well, I just want you to know I was thinking about you and praying for Grace, and... I just know that this is gonna turn out all right.
Bilmeni isterim ki seni düşünüyordum ve Grace için dua ediyorum ve her şeyin yoluna gireceğini biliyorum.
I should turn you to dust right here.
Seni hemen burada çöp yığınına çevirmeliyim.
And, D, you turn left instead of right, you stop anywhere, you try to call your Five-O buddies, then your daughter dies.
Ve, D, Sağa dönmek yerine sola dön. Herhangi bir yerde durursan,
Turn right heading 150. - With a fogbound helicopter hanging
Siste hareket edemeyen bir helikopter sizin sözünüze güveniyorsa erkek veya kadın olmanızın önemi yoktur.
The right person could turn it into something, get the department running smoothly.
Doğru kişi bir şeyleri değiştirebilir. Bölümün daha iyi işlemesini sağlar.
Right yeah, how do you turn it on again?
Evet, bunu nasıl çalıştırıyorduk?
So I jump in the car, I pop a u-turn, I come right back here.
Sonra arabaya atladım, U dönüşü yaptım ve buraya geldim.
Course, raising a son is hard, but doing it on your own, you're gonna need a couple miracles for things to turn out right.
Bir evlat yetiştirmek çok zordur. Bunu kendi yöntemlerinle yaparsın. Ama yine de her şeyin yolunda gitmesi için pek çok mucizeye ihtiyacın olur.
Why would I design it so that when you're finished taking a sir Harrington you have to stand up, turn around a look right down at your Harrington to flush.
Sör Harrington yaptıktan sonra ayağa kalkıp üstüne sifon çekeceğiniz Harrington'a bakın diye böyle tasarladım.
I guess Mr. right must have taken a wrong turn.
Bay doğru büyük ihtimal yanlış yerden döndü.
Look, you go up to your room right now and turn that rock music up as loud as you can get it and you think about what you've done.
Şimdi doğru odana çık rock müziğini son sese aç ne yapmak istiyorsan onu yap.
All right, my turn to do a little overtime.
Peki.
"Equality may perhaps be a right, but no power on earth can ever turn it into a fact."
"Eşitlik bir hak olabilir, " ama dünyadaki hiçbir güç bunu gerçeğe çeviremez. "
All right, so if Fred's body's in the house while it's moving, he could've slid out the back door when the house made this right turn, right here.
Pekala, eğer Fred'in cesedi ev hareket halindeyken içerideyse evi taşıyan kamyon şuradan sağa döndüğünde kayıp arka kapıdan düşmüş olabilir.
All right... you upheld your end of the bargain, now it's my turn.
Tamam... Tarafını seçtin artık şimdi benim sıram.
Right, I mean, why clean up the crime scene and then turn around and make it known?
Doğru, demek istediğim, olay yerini temizlemesi sonra vazgeçmesi ve sonra da bilinir hâle getirmesi.
I want her to turn out her pockets right now.
şimdi ceplerini boşaltmasını istiyorum.
Turn it off right goddamn now!
Hemen kapat lan!
What would turn you on the most right now?
Şu an nasıl tahrik olursun?
turn right here 25
right 138679
right now 7642
rights 33
righteous 110
righty 73
righteousness 17
righto 145
right back at you 108
right here 3759
right 138679
right now 7642
rights 33
righteous 110
righty 73
righteousness 17
righto 145
right back at you 108
right here 3759
right on 537
right there 2847
right behind you 176
right on time 239
right foot 41
right back at ya 34
right as rain 57
right in the middle 29
right or wrong 91
right away 1349
right there 2847
right behind you 176
right on time 239
right foot 41
right back at ya 34
right as rain 57
right in the middle 29
right or wrong 91
right away 1349