English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ U ] / Until recently

Until recently traduction Turc

489 traduction parallèle
Until recently, what lay at the bottom was a complete mystery.
Yakın zaman kadar, dipte nelerin olduğu tam bir gizemdi.
"I have encountered something which until recently I did not believe existed - - something of greater value and more deeply stirring than even the strongest sensation - -!"
"Son zamanlara kadar varlığına pek inanmadığım... "... bir şeyle karşılaştım... "... en güçlü hissiyattan bile daha değerli...
Until recently bread was almost unheard of here.
Ekmek yakın zamana kadar Las Hurdeslilere yabancıydı.
He suffered torture and faced death to do so... because in reality, he was until recently... an officer of their own regiment. "
Bunu başarmak adına işkence görüp ölümle karşı karşıya kaldı. Çünkü gerçekte, son döneme kadar... o da bu alayın bir subayıydı. "
Neither did I until recently.
Yakın bir zaman kadar ben de bilmiyordum.
I never banked on it though, until recently.
Yakın zamana kadar ona hiç güvenmemiştim.
Until recently, I was not aware... that there were any families or persons... whose origin was a terminus.
Yakın zamana kadar kökenleri terminaller olan insanlar olabileceğinden haberim yoktu.
No. She lived in Argentina until recently.
Hayır.Çok kısa süre öncesine kadar Arjantinde yaşıyordu.
For one reason, I don't believe these creatures developed until recently.
Bir kere, bu yaratıkların kısa süre önce oluştuklarını düşünüyorum.
I doubt that it's been asked or answered, if it has, until recently.
Bugüne kadar böyle bir sorunun sorulup cevaplandığından emin değilim.
All right. Until recently, we haven't been able to make... - our control reach as far as a high aircraft.
Pekala, şu ana dek uçakların uçtuğu mesafe konrolümüz dışındaydı.
But just next door is Venus until recently, enveloped in mystery.
Ama kapı komşumuz Venüs yakın zamana kadar sırlarla doluydu.
The paw has been buried in the sand until recently and protected from erosion.
Pençe, uzun zamandır kuma gömülüydü ve aşınmaktan korundu.
Up until recently.
Yakın zamana kadar.
I mean, I did until recently.
Yani yakın zamana kadar vardı.
Until recently, I hated hutches, and I despised and insulted our gentle little friends, now the center of our attention.
Yakın zamana kadar hayvan kafeslerinden nefret ederdim ve küçük, yumuşak dostlarımızı küçük görür onları aşağılardım. Artık ilgi odağımız oldular.
lntelligence was keeping track of them until recently.
İstihbarat yakın zamana kadar onları izliyordu.
Until recently, two anarchists like Sacco and Vanzetti, would have been deported.
Sacco ve Vanzetti gibi iki anarşist sınır dışı edilene kadar öyle.
Until recently, he was a Board member of the Southeast Asian Development Corp.
Yakın zamana kadar, Güneydoğu Asya Kalkınma Şirketinin yönetim kurulu üyeliği yaptı.
He was a Rabelaisian, picaresque, wild character, drank with students, ran after women, travelled all over the world and until recently, figured in the histories of science as a quack.
Kaba espri anlayışına sahip, coşkulu bir karakterdi. Öğrencileriyle kafayı çekip, hovardalık yaparak dünyayı dolaşan,... ve yakın zamana dek uyduruk bilim tarihinde yerini alan birisiydi.
Until recently, this would have amused you greatly.
Daha düne kadar, böyle bir yazıyla acayip dalga geçerdin.
Uh, I wasn't until recently.
Şu ana kadar düşünmüyordum.
A man until recently employed by the CIA, a man who has worked closely with Maxwell Danforth on a covert operation that cost the lives of four innocent people.
Yakın geçmişte CIA için çalışmış biri. Maxwell Danforth ile birlikte çalışmış biri. En son dört masum insanın öldüğü gizli bir operasyonda çalıştılar.
This woman signed with her thumb, until recently.
Bu kadın kısa süre öncesine kadar sadece parmak basmasını biliyordu.
Until recently, all microchips were susceptible to damage from the intense magnetic pulse of a nuclear explosion.
Son yıllara kadar, tüm mikro çipler nükleer bir patlamanın yoğun manyetik darbesinden hasar görmeye açıktılar. - Manyetik darbe mi?
Until recently, no one had even heard of Montevideo.
Şu ana kadar, kimse Montevideo'yu duymamışken...
The Special Projects Fund is discretionary, and I wasn't aware of that until recently.
Özel Tasarımlar Fonu ihtiyari bir fondur. Böyle olduğunun yeni farkına vardım.
Excuse me, My husband and Mr Speke have not seen each other for many years... until recently, and then only for a moment.
- Kocam ve Bay Speke birbirlerini yıllardır görmüyordu. Geçenlerde karşılaştılar, o da çok kısa sürdü
Sakkath has been able, until recently, to use his telepathic skills to reinforce Sarek's emotional control, containing the effects of his deterioration.
Sakkath son günlere kadar,... telepatik güçlerini... Sarek'in duygu kontrolünü güçlendirmekte kullanıp, kötüye gidişin etkilerini engelleyebiliyormuş.
There is a rumor on the set that, until recently, the Ifugao were practicing headhunters.
Son zamanlarda sette, Ifugao'luların kelle avcısı oldukları yönünde dedikodular dollaşıyor.
Oh, that is, until recently.
Son zamanlara kadar böyleydi.
Until recently, a dismally unsuccessful one.
Kısa zamana kadar, berbat bir tanesiydim.
They've been of little public interest until recently.
Son zamana kadar toplumun ilgisini pek çekmiyorlardı.
He was doing fine until recently, wasn't he?
Yakın zamana kadar iyiydi, Değil mi?
The evidence was in military files which were officially sealed until recently.
Kanıtlar yakın zamana kadar resmi olarak mühürlenmiş askeri belgelerdeydi.
And until recently, the place I came to cry.
Ve son zamanlarda ağlamaya geldiğim yer.
Then we lost track of the kids until recently.
Sonra çocukların izi kaybolmuş, ta ki bugüne kadar.
Yeah, well, let's remember, darling, neither was he until recently.
Şu güne kadar o da değildi.
Until recently, all I wanted to do was get the hell outta this small town.
Yakın zamana dek tek istediğim, bu kasabadan def olup gitmekti.
Until recently? That's what I said.
- "Yakın zamana dek"?
She said that you met Tony in Queens, New York... and, until recently, she said she only saw her grandson... once in her life, when she was in Phoenix, Arizona.
Tony ile Queens, New York'ta tanıştığınızı söyledi ve son zamanlara kadar yalnızca hayatında bir kere Phoenix, Arizona'dayken torununu gördüğünü söyledi.
They weren't bothering us until recently.
Yakın zamana kadar rahatsızlık vermiyorlardı.
And I hadn't heard of the Maquis until recently.
Ve son ana kadar Maquis'i hiç duymamıştım.
From 1948 until recently, it was the largest telescope in the world.
1948 yılına kadar, dünyadaki en büyük teleskoptu.
This is how things remained until very recently.
Son zamana kadar işler böyle yürüyordu.
Until suddenly, quite recently, they disappeared.
Yakın bir zamana kadar... Sonra ortalıktan kayboldular.
My father ran it until he passed away recently.
Kısa süre önce ölene kadar babam işletti.
Until very recently... diagnosis tended to be done after a histological examination... of the removed organ.
Yakın zamana dek teşhis, alınan organın dokusal incelemesinden sonra yapılabilmekteydi.
As we all know, something like this was not possible until very, very recently.
Yakın bir zamana kadar böyle bir şeyin mümkün olmadığını hepimiz biliyoruz.
I just mention that until quite recently my wife was a successful stockbroker.
Eşimin kısa süre öncesine kadar başarılı bir borsacı olduğunu söylüyorum.
Until recently.
Yakın zamana dek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]