What'd i say traduction Turc
1,670 traduction parallèle
And I think that helped a lot to say, " Hey, I finally reached what... or I'd like to do.
Bunu duyunca şöyle demiştim Sonunda ulaşmak istediğim yerdeyim.
You know, "What areas would be?" And, if given a variety of areas to consider, you know, I'd have to say certainly on the younger level.
"Hangi alana ilgi duyarsın?" diye sorsa eğer ki seçme özgürlüğüm varsa kesinlikle küçük yaştakiler derim.
What I'd like to hear, to say, " Hey,
Benim duymak istediğim şu...
I'd just like to say to everyone on behalf of flynn and myself how sorry we are for the things we put you through and how much we appreciate what you were willing to do for us.
Flynn ve kendi adıma başınıza açtığımız dertler için hepinizden özür diler, yaptığınız her şey için çok teşekkür ederim.
Masuka what'd I say about the fucking rats?
Masuka! Şu lanet olası fareler için ne demiştim?
Don't you be saying what I say to you outside these rooms.
Konuştuklarımızı bu oda dışında bir yerde tekrarlama.
It's exactly what I was hoping you'd say.
Tam olarak bunu söylemeni umuyordum.
Even if I was considering singing again, I'd get up on that stage and I wouldn't even know what to say.
Yeniden şarkı söylemeye karar versem bile, sahneye çıkınca ne diyeceğimi bile bilmiyorum.
What'd I say?
- Ben ne dedim?
But considering what was left of their clothes, I'd say we're probably dealing with an adult woman and a 4 to 6-year-old girl.
Kıyafetlerden geriye kalanları dikkate alırsak yetişkin bir bayan ve 4 ila 6 yaşlarındaki bir kız çocuğu olduklarını söyleyebilirim.
I'd say whoever sent you this has a pretty good idea what turns you on.
Hayır, şu yaptığın tamamen tedavi edici.
I thought you'd say that, so I did what Grandpa Neville did, and...
Senin bunu söyleyeceğini düşündüğüm için büyükbabam Neville'in yaptığını yaptım.
Oh! I have no idea what I'd even say.
Ne diyeceğimi bile bilmiyorum.
Now I say that, that s probably what gave me the idea to reprogramme the device with my old D.N.A.
Şimdi diyorum ki... bu heralde bana cihazı eski DNA'mla programlama fikrini verdi.
You can let D.L. take our son away from us forever, or... you can do exactly what I say.
D.L'in oğlumuzu bizden ebediyen uzaklaştırmasına izin verebilirsin ve yahut dediğimi harfi harfine yaparsın.
I'd like to hear what she has to say.
Onun söyleyeceklerini de duymak isterim
Look, Mr. Bianchi, between your fight with my brother and what we tried to pull off, I'm sure there isn't a reason in hell you'd wanna work with us. But, I gotta say,
Bakın, Bay Bianchi, kardeşimle olan kavganızı ve burada yapmaya çalıştığımız şeyi göz önüne alacak olursak bizimle çalışmak için bir nedeniniz olmadığından eminim.
I come out here and play ball with you, and that's what you got to say?
Burda dışarı geldim, seninle top oynadım, ve söylediğin tek şey bu mu?
I think you'd better say clearly what you mean, gentlemen.
Bence ne demek istediğinizi açıkça söylerseniz daha iyi olur, bayım.
They'll say, "What's a phone?" You just say, "I'd like to talk to Sam in Arabia."
Ben de derim ki : "Telefon mu? O da ne?" Şöyle dersiniz :
Well, from what I've read about the Mill Creek killer, I'd say he's an artist.
Mill Creek Katili hakkında okuduklarıma göre bir sanatçı olduğunu söyleyebilirim.
What I really want to say is, I like you, and I feel completely and totally out of my league.
Asıl demek istedim, senden hoşlanıyorum ve... kendimi tamamen senin liginin dışında hissediyorum.
Hey, what'd I say?
Hey, ben ne dedim?
Ryan asked what your wife would say if she knew. And Top said, " Well, sir, I'd tell her...
Ryan, "Karın bilseydi, buna ne derdi." diye sordu.
And you know what I'd say?
Ve biliyorsun ne söyleyebilirim ki?
What'd I say?
Ne dedim ben?
What can I say, it's a madhouse out there.
Ne diyebilirim ki. Dışarısı tımarhane gibi.
In fact, I'd go so far as to say, that what this country really needs right now is a Doctor.
Her şeyi hesaba katarak şunu söyleyeceğim şu anda bu ülkenin gerçekten ihtiyaç duyduğu şey bir Doktor.
I know what you'd like me to say.
Ne söylememi istediğinizi biliyorum.
I just thought that if you heard what I had to say, you'd see it was a sound decision, something that's good for ojai and for your family, that's it.
Eğer söylediklerimi dinlersen sağlam bir karar olduğunu göreceğini,... Ojai ve ailen için iyi bir şey olduğunu göreceğini düşündüm, o kadar.
What'd you say to black shawn before? I didn't say anything.
Tommy, gelecek sefer için bir tavsiyem var.
What did you say and what did you say I'd do?
Cidden ne söyledin ve ne yapacağımı söyledin?
What'd I say you had to do to stay here?
Sana burada kalabilmen için ne yapmanı söylemiştim?
What'd I say about seats on the side?
Yan tarafla ilgili ne söylemiştim?
That's not what I was hoping they'd say.
Bu söyleyeceklerini ümit ettiğim şey değil.
- What'd I just say?
- Ben şimdi ne dedim?
What'd I just say?
Az önce ne dedim?
- That's what I thought you'd say.
Ben de böyle söyleyeceğini düşünmüştüm.
What'd i just say?
Demin ne dedim ben?
I'd say it's pretty common knowledge here what a grow-op is.
Diyebilirim ki, grow-op'un ne olduğu burada genel olarak bilinen bir şeydir.
I mean, if... if it's happened here, what's to say it hasn't happened elsewhere?
Yani... olay eğer burada olduysa, dışarıda başka Brianlar da olabilir.
What'd I say?
Ne söylemiştim sana?
Look, what I'm trying to say is, I'm not the artist I'd like to be...
Bakın, demeye çalıştığım, istediğim gibi bir ressam- -
I'd say they know what they're doing.
Ne yaptıklarını biliyorlar bence.
"I'm just kidding, she's dead. " Hey what'd ya shoot? "
"Şaka yapıyorum, öldü kaç sayı yaptın?"
Hard to tell, you're sitting down but I'd say you're, what, a couple of inches taller?
Anlatması zor, oturuyorsunuz fakat söyleyebilirim ki siz, yani birkaç inç daha uzunsunuz?
It's his father. What could I say?
Babasıdır ben ne diyeyim?
I didn't promise I'd know what to say.
Ne söyleyebileceğim hakkında, Söz vermedim.
I think what Gus is trying to say is we'd really like to help.
Sanırım Gus'ın söylemek istediği yardım etmek istediğimiz.
- Yeah. - I have to say, it's not surprising, because I'd like to think I know what I'm doing.
Hiç şaşırmadım diyebilirim.
Well, I never thought I'd say this, but what does the research say?
Bunu söyleyeceğim hiç aklıma gelmezdi, ama araştırma ne diyor?
what'd i just say 37
what'd i do 138
what'd it say 21
what'd i miss 164
what'd i tell you 184
what'd i tell ya 19
i say yes 41
i say 2187
i say go for it 17
i say no 61
what'd i do 138
what'd it say 21
what'd i miss 164
what'd i tell you 184
what'd i tell ya 19
i say yes 41
i say 2187
i say go for it 17
i say no 61
i say to you 25
i say it 18
i say to myself 19
i say a lot of things 16
i say this 19
i says 53
i say again 124
i say that 23
i say so 31
sayonara 114
i say it 18
i say to myself 19
i say a lot of things 16
i say this 19
i says 53
i say again 124
i say that 23
i say so 31
sayonara 114
say my name 79
say hello to my little friend 37
saying 381
says 221
sayid 267
sayuri 58
say cheese 102
say it louder 17
say hi 185
say something 1124
say hello to my little friend 37
saying 381
says 221
sayid 267
sayuri 58
say cheese 102
say it louder 17
say hi 185
say something 1124