Whatever you say traduction Turc
3,182 traduction parallèle
cum inside me cum inside me, ill do whatever you say after that
İçime gir.. hadi içime gir
Whatever you say.
Nasıl diyorsan öyle olsun.
Blah, blah, whatever you say.
Boş laf! Saçmalama şimdi!
I'll do whatever you say.
Ne söylersen yapacağım.
I knew if I repeat whatever you say... I knew it wasn't better.
Her dediğini tekrarlamamın, pek iyi bir fikir olmadığını biliyordum.
Whatever you say, Bidya madam.
Nasıl isterseniz, Bidya Hanım.
- Whatever you say, madam.
Dediğiniz gibi olsun, hanımefendi.
Whatever you say, Mr. Clown.
Adınız artık her neyse, Bay Palyaço.
Whatever you say.
Nasıl istersen.
Whatever you say.
Sen ne dersen.
Whatever you say, Mama.
Dediğin gibi olsun, anne.
Yeah, no... whatever you say, Spider-Man.
Evet, peki. Sen nasıl diyorsan, Örümcek Adam.
Whatever you say, my man.
- Sen nasıl istersen adamım.
Yeah, whatever you say, boss.
Evet, nasıl istersen, patron.
- Okay, whatever you say, boss.
Tamam, sen ne dersen patron. Bunlar ne?
Whatever you say, Liv.
Ne diyorsan öyle, Liv.
Yeah, yeah, yeah, whatever you say.
Evet, evet, evet, sen ne diyorsan.
Well I'm rubber and you're glue, whatever you say bounces of me... never mind.
Ben lastiğim sen de yapışkan dediklerin bana sökmez... Neyse boşver.
Whatever you say...
Dediğin gibi olsun...
Uh, whatever you say, Doc.
Nasıl diyorsanız öyledir, doktor.
Oh, okay, whatever you say.
Oh, tamam, nasıl istersen.
Okay, whatever you say.
Tamam, nasıl istersen.
Whatever you say, I'll just deny it.
Ne söylersen söyle inkar edeceğim.
Whatever you say.
Ne dersen de.
And then you can say whatever you want.
Sonra istediğini söyleyebilirsin.
You can say whatever's on your mind or nothing at all.
Aklına gelen veya gelmeyen ne varsa söyleyebilirsin.
If you're staying here permanently, he's got to understand that it's what Rick and I say, not whatever he wants.
Burada kalacaksanız, benim ve Rick'in dediklerini anlamak zorunda, kendi istediğini yapmamalı.
It's not much, but you know... its got whatever you need in there.
Pek ahım şahım sayılmaz ama ihtiyaç duyacağın her şey de vardır.
You say to her whatever you want to say, Beck. I'm not gonna change my mind.
- Ne diyeceksen söyle.. fikrim bu
No, you're gonna do whatever I say.
Hayır, ne söylersem onu yapacaksın.
When I say, I want you to retract the flaps, retract the gears, trim us nose down, okay, whatever you think, it's gonna be opposite, so make sure you trim us nose down.
Söylediğimde flapları geri çek, iniş takımlarını geri çek.. ... bizi burun aşağı duruma getir, tamam mı? Her ne düşünüyorsan tam tersi olacak yani bizi kesinlikle burun üstü duruma getir.
and you can say whatever you wanna say to me.
Ben buraya oturacağım ve bana istediğin her şeyi söyleyebilirsin.
You will say whatever it takes to be released!
- Serbest kalmak için her şeyi söylersin.
And before you say anything, whatever the number you have in your mind, make it bigger.
Bir şey söylemeden önce aklınızdaki miktar ne olursa olsun, onu artırın.
Whatever numbers you've run are wrong.
Hangi sayılarla aran iyi bilmiyorum ama yanılıyorsun.
He'll say whatever you want and a jury knows it.
İstediğin her şeyi söyleyecektir ve jüri bunu bilir.
Whatever you're going to say on the stand won't help Michael win custody.
Kürsüde söyleyeceğin şeyin Michael'in velayetini kazanmasına faydası olmayacak.
Whatever you got to say, just say it.
Ne söyleyeceksen söyle.
Whatever you want me to say, I'll say it. Just please let me go.
Ne söylememi istersen söylerim.
After the surgery is completed and you've stopped whatever is causing this, I regret to say you're all redacted.
Ameliyat tamamladıktan ve siz buna sebep olan şeyi durdurduktan sonra, söylemek zor ama hepiniz kısıtlanacaksınız.
Whatever you want to say, we want to hear it, okay?
Söylemek istediğin ne olursa olsun, onu duymak istiyoruz, tamam mı?
- Jane, whatever you have to say to me...
- Jane, her ne söyleyeceksen...
And you know what they say- - whatever doesn't kill us makes even us more annoying.
Ne dediklerini bilirsin. Bizi öldürmeyen şey daha göze batar hale getirir.
Like whatever you're trying to say.
Söylemeye çalıştığın şekilde bir şey yok.
Say whatever it is you need to say right here, right now, or I'll fly to Zurich and I'll stay there and you'll never get the chance!
Ne söylemen gerekiyorsa şimdi, burada söyle, yoksa Zurich'e gideceğim ve orada kalacağım. Bir daha söyleme şansın da olmayacak!
It's encrypted, or whatever you crazy kids say these days.
Şifreyi kır ya da siz çılgın gençler bugünlerde buna ne diyorsanız.
Look, I don't want to put a rat in your face-cage, or whatever you kids say nowadays, but Zapp's using mom to get to me, and I'm going to prove it!
Bak, sana "oğlum bak git" demek istemiyorum ya da siz gençler ne diyorsanız ama Zapp annemi beni elde etmek için kullanıyor ve ben bunu ispat edeceğim!
Whatever's about to come out of your mouth, you do not say you did this for us! No. No.
- Hayır.
You seem to say whatever's on your mind.
Aklından geçeni hemen söylüyor gibisin.
You can say whatever you want, but I...
Ne istersen onu söyle, ama ben...
You seem to say whatever's on your mind.
Aklindan geçeni hemen söylüyor gibisin.
whatever you need 442
whatever you think is best 17
whatever you want 745
whatever you are 68
whatever you do 548
whatever you think 49
whatever you like 108
whatever you want to do 42
whatever you're doing 92
whatever your name is 57
whatever you think is best 17
whatever you want 745
whatever you are 68
whatever you do 548
whatever you think 49
whatever you like 108
whatever you want to do 42
whatever you're doing 92
whatever your name is 57
whatever you want to call it 63
whatever you decide 78
whatever you did 54
whatever you're selling 24
whatever you're having 17
whatever you're thinking 33
whatever you've done 20
whatever you wish 18
whatever you call it 32
whatever you got 26
whatever you decide 78
whatever you did 54
whatever you're selling 24
whatever you're having 17
whatever you're thinking 33
whatever you've done 20
whatever you wish 18
whatever you call it 32
whatever you got 26