Who can you trust traduction Turc
260 traduction parallèle
- Who can you trust?
- Kime güvenebilirsin ki?
See, if you can't trust your own lieutenant, who can you trust?
Aferin. Gördün mü? İnsan teğmenine güvenemezse kime güvenir?
After all if you can't trust your own psychiatrist, who can you trust?
Neticede kendi psikoloğuna bile güvenemezsen,... kime güvenebilirsin ki?
"'who can you trust?
" size kim güvenebilir ki?
If you can't trust him, who can you trust?
Ona güvenemezsen, kime güvenebilirsin?
- Who can you trust?
- Kime güveneceğiz?
First, who can you trust?
Kime güvenebilirsin? Hiç kimseye.
- Now, who can you trust?
- Şimdi, kime güvenebilirsin?
Rose, if you can't trust your own sister, who can you trust?
- Şu fabrikayla ilgili... - Rose
If you can not trust me, who can you trust?
Bana güvenemezsen kime güvenebilirsin?
If you couldn't trust Orest, who can you trust?
Krest'e bile güvenemediysen, kime güveneceksin?
I mean, these days, who can you trust, huh?
Ben de merak etmeye başlıyorum.
Although I'm not gonna mention anything because if you can't trust your partner, who can you trust?
Kimseye birşey söylemem çünkü ortağına güvenemezsen başka kime güvenebilirsin?
If you can't trust a Aouth American drug lord, who can you trust, huh?
Eğer Güney Amerikalı bir uyuşturucu kralına güvenemiyorsan, kime güvenebilirisn?
If you can't trust me, who can you trust?
Bana güvenmezsen kime güveneceksin?
Can you not trust in one who brings not words, but deeds?
Sana laf yerine iş getiren birine güvenemez misin?
I trust you, but it's no use. I can't think. I don't know who I am.
Sana güveniyorum ama kim olduğumu bile bilmiyorum ki.
Whether it's true or not, if I can't trust you, who can I trust?
Doğru olsa da olmasa da, sana da güvenemeyeceksem, kime güveneceğim?
just who the hell can you trust?
Kendi teğmeninize güvenmezseniz kime güveneceksiniz?
Though I don't know how one can trust a doctor who always lives... for the hell of it, always better than a deadly sepulcher like you.
Hep eğlence için yaşayan bir doktora nasıl güvenilir bilmesem de senin gibi bir ölü gömücüden daha iyidir.
How can you trust a man who wears both a belt and suspenders?
Hem kemer hem pantolon askısı takan birine kim güvenir?
Who can I trust if it ain't you?
Senden başka kime güvenebilirim?
Strangely... the only one I can trust now... is you who came to kill me
İşe bak yahu... Şimdi güvenebileceğim tek kişi..
- Can you trust a woman who lies?
- Yalancı bir kadına güvenebilir misin?
You have to have competent legal advice from people you can trust. Like who?
Güvenebileceğin insanlardan doğru hukuki tavsiyeler alman gerekiyor.
Who else can you trust?
Başka kime güvenebilirsin ki?
Everybody knows you can't trust a guy who plays rhythm guitar.
Ritim gitar çalan birine güvenilemeyeceğini herkes bilir.
How can you trust a navigator who hasn't looked up in 10 minutes?
10 dakikadır arama yapmayan bir navigatöre nasıl güvenebilirsin?
- You don't know who you can trust anymore.
- artıkkime güvenebileceğinizi bilmiyorum.
You can trust a man who writes a letter daily.
Günlük mektup yazan bir adama güvenebilirsiniz.
You can't trust a guy who's never lost anything.
Hiçbir şeyini kaybetmemiş birine güvenemezsiniz.
Now, you tell me, who can I trust?
Haydi söyleyin bakalım, kime güveneyim ben?
Darling one who has you your love your trust.. - nobody can harm such a person.
Canım, senin sevdiğin insan, güvendiğin, önemsediğin bu insan ona hiç kimse bir şey yapamaz.
But how can you trust a swordsman who can't even afford shoes?
Ayakkabı almaya bile gücü yetmeyen bir silahşöre ne kadar güvenebilirsiniz?
But I guess you just never know who you can really trust, hey, buddy?
Ama galiba asla kime gerçekten güvenebileceğini bilemezsin. Değil mi, dostum?
But I can tell you this... 12 years ago, I needed an officer that I could count on in a crisis someone who would support and obey my decisions without question someone who was willing to trust my judgment
Ancak şunu söyleyebilirim. On iki yıl önce kriz esnasında güvenebileceğim bir subay lazımdı bana sorgusuz itaat edip destekleyecek kararlarıma güvenmeye gönüllü birisi.
To top it off... you're not sure you can trust the very people who put you here.
Her şeyin ötesinde seni buraya gönderen adamlara da güvenemiyorsun.
How many ghosts do you know who you can trust?
Gerçekten güvenebileceğin kaç tane hayalet tanıyorsun?
You can't trust someone who lies.
Yalan söyleyen birisine güvenemezsiniz.
I know things like who you can trust and...
Kimlere güvenebileceğini biliyorum, bir de...
You don't want to forget who your friends are, agent mulder - To remember who you can trust.
Arkadaşlarının kim olduğunu, kime güvenebileceğini unutmak istemezsin Ajan Mulder.
If you can't trust a goddamn Presbyterian, who can you?
Bir presbiteryana sen güvenemezsen kim güvenebilir?
You must find one whom you can trust, one who is not afraid of hardship.
Güvenebileceğin, zorluktan korkmayacak biri olmalı.
But if you can't trust a man of the cloth, who can ya trust, huh?
Ama kıyafetli bir adama güvenemezsen kime güvenebilirsin, huh?
And another thing. Who the hell do you think we can trust here?
Diğer bir şey burada kime güvenebiliriz sence?
It's tough knowing who you can trust.
Kime güveneceğini bilmek zor.
You can't trust someone who does that, can you?
Bunu yapan birine güvenemezsin, değil mi?
When it's life and death, you learn quickly who you can trust, be it in a mineshaft or on a fishing boat.
Maden kuyusunda ya da balıkçı teknesinde ölüm kalım durumlarında kime güveneceğinizi bilirsiniz.
I don't know who else I can trust but you.
Senden başka kime güvenebileceğimi bilemiyorum.
You can't trust anybody, even those people, who were our best friends.
Hiç kimseye güvenemezsin, en iyi dostlarımız olsalar bile.
In this war, Captain... it's hard to know who you can trust.
Bu savaşta, Yüzbaşı kime güvenebileceğini kestirmek zor.