Years'cause traduction Turc
498 traduction parallèle
Defeat that set back for 20 years the cause of reform in the U.S forever cancelled political chances for Charles Foster Kane.
Küçük düşürücü. ABD'nin reformunu 20 yıl geciktiren yenilgi Charles Foster Kane'in politikadaki şansını sonsuza dek sildi.
During the years, this difficult task can cause a cyst in the wrist.
Yıllar boyu yapılan bu zorlu iş işçinin bileğinde bir kiste sebep olabilir.
An occasion for us all to think back to those extraordinary years, when we were young and had a cause to live for!
Genç olduğumuz ve uğruna yaşamaya değer bir amacımızın olduğu o olağan üstü yılları hatırlamak için!
'Cause our families arrived in these lands, over 2o years ago.
Çünkü ailelerimiz bu topraklara 20 yılı aşkın bir süre önce geldiler.
Supported by the trade-union organizations it would cause, during the last 10 years, the most serious crises of the democratic-liberal institutions.
Sendikaların desteğiyle son on yılda demokratik-liberal kurumlar için en ciddi kriz kaynağı olacaktı.
it frightens the shit out of most people...'cause it's the freest. most controversial. most honest publication of the last 50 years.
Pek çok insanın ödünü koparıyor çünkü son 59 yıldır en özgür, en tartışmalı, en dürüst yayın.
"'Cause I been trying to get in there for 200 years and I ain't make it yet. "
"Çünkü ben oraya 200 yıldır girmeye çalışıyorum ama daha giremedim."
It was ironic to me...'cause I was trying to do to her... what Eisenhower's been doing to the country for the last eight years.
Yani politik anlamda değil. Ona yalnızca Eisenhower'ın son 8 yıldır tüm Amerikan halkına yaptığı şeyi yapacaktım.
Funny you should mention that,'cause curiously enough we haven't heard a peep out of them since we left five years ago, yet they must be behind us somewhere.
Bunu hatırlattığın iyi oldu, beş yıl önce yola çıktığımızdan beri, onlardan haber almadık, arkamızda bir yerde olmalılar.
He's 84 years old, and he always travels with a backpack...'cause he never knows where he's gonna be tomorrow.
84 yaşındaydı ve hep bir sırt çantasıyla gezerdi çünkü bir sonraki gün nerede olacağını bilmezdi.
Gee, that's too bad,'cause we're talking five years before you see her again.
Bu çok kötü oldu. Çünkü onu beş yıl kadar göremeyeceksin.
- He didn't wrote to his own aunt for 20 years now just cause she lives on Lenin's boulevard..
20 yıldır öz yengesine bir mektup bile yazmamış. Sırf Lenin bulvarında oturduğu için...
Just'cause he hasn't lived here 20 years, doesn't make him a troublemaker.
Yirmi yıldır burada oturmaması serseri olduğu anlamına gelmez!
They busted me a couple of years ago, threw my ass right in jail'cause I wouldn't pay them off.
Birkaç yıl önce beni tutukladılar ve rüşvet vermedim diye aynen kodese tıktılar.
'cause then you'd have all that stuff about all those men dying around you then you'd have all the years in the hospital and in this damn chair.
Çünkü daha sonra tüm bu etrafında ölen adamları göreceksin, hastanaede ve bu lanet sandalyedeki yılların hatıralarına sahip olacaksın.
'Cause I haven't had a room to eat in in thr ee years.
Çünkü bir odada bir şey yemeyeli üç yıl oldu.
Oh, well, gee, I hope they send some to the poor and stupid home,'cause that's where we'll be in a few years.
Umarım, birazını fakirler ve salaklar evine göndermişlerdir çünkü, orası bizim birkaç yıl içinde olacağımız yer.
Ten years, no parole,'cause of you.
10 yıl, senin yüzünden şartlı tahliye yok.
'Cause I haven't seen my mom for four years.
Çünkü dört yıldır annemi görmedim.
And you, Larry Hockett, should recognize me...'cause five years ago in the Texas League... you were pitching for El Paso, I was hitting cleanup for Shreveport.
Ve sen, Larry Hockett, beni tanıman lazım. Çünkü beş yıl önce Texas Ligi'nde sen El Paso için atıyordun, ben de Shreveport için vuruyordum.
'Cause of all that talk about those... space monsters a couple years ago?
İki sene önceki uzaylı yaratıklar.. yüzünden, değil mi?
One, coming face to face with herself 30 years older would put her into shock, and she'd simply pass out, or two, the encounter could create a time paradox, the results of which could cause a chain reaction that would unravel
Bir, 30 yıl yaşlı halini görünce şoka girebilir ve ölebilir. İki, karşılaşma bir zaman paradoksu yaratabilir ve zincirleme bir reaksiyonla zaman-mekan sürekliliğini bozarak tüm evreni yok edebilir!
Yo, man, I hope you finished your little soliloquy, man. 'Cause first of all, I've been peeing straight for years, understand what I'm saying?
Umarım vaazın bitmiştir çünkü her şeyden önce, ben yıllardır düzgün işiyorum bilmem anlatabildim mi?
'Cause after ten years of defending nothing but scumbags... this kid, this Roger, came along out of nowhere.
Çünkü on yıldır sadece aşağılık herifleri savunduktan sonra... bu çocuk, bu Roger, yerden bitiverdi.
You know, cause years ago...
İşte, yıllar önce...
When you live in a city that hasn't seen snow in 36 years... it's bound to cause a few problems.
36 senedir kar yağmayan bir kentte yaşıyorsanız, sorun olması normaldir.
It is not going to cause any more problems during some years.
Birkaç yıl boyunca sorun olmaktan çıkacaksın.
'Cause I'm still in this place after seven fucking years.
Çünkü ben bu lanet olasıca yerde yedi yıldır çalışıyorum.
For years I've hidden my drinking,'cause I can't live without it, can't be like them.
İçki içtiğimi yıllarca sakladım. Çünkü içkisiz yaşayamam, onlar gibi olamam.
'Cause you have wisdom beyond your years.
Çünkü sende yılların bilgeliği var.
After seven years indentured service in Virginia, they headed out here...'cause the frontier's the only land available to poor people.
Virginia'da yedi yıl süren sözleşmeli askerliğin sonrasında buraya gelmişler, çünkü fakir insanlar ancak sınır bölgelerinde toprak sahibi olabiliyorlar.
For four years Pettito and others coached him in sign language, but in the end they decided it was a lost cause.
Bütün cesetlerin eşit olması gerektiği konusunda doğruluk ve dürüstlük testi var.
That's another good thing about Bush being gone, man,'cause for the last 12 years with Reagan and Bush, we have had fundamentalist Christians in the White House.
Bush'un gönderilmiş olmasının bir başka güzel yanı daha var. Reagan ve Bush ile geçen son 12 yılın sonunda Beyaz Saray'da köktendinci hıristiyanlarımız oldu.
- But you were not there all those years ago, mon ami, when I gave him cause to resent me.
- Ancak uzun yıllar önce burada değildiniz, dostum. Ona bana kızmak için sebep verdiğimde.
Maybe it was because she had nowhere else to go, or maybe it was because she was so tired,'cause she went to bed and slept and slept, like she hadn't slept in years.
Belki gidecek bir yeri kalmamıştı, belki de çok yorgundu çünkü yatıverdi ve uyudu ve uyudu, sanki yıllardır uyumamış gibi.
I waited 29 years for this. Now I'm supposed to take a dive for the cause of education?
29 yıI bekledim, şimdi numaradan yenileyim mi?
I've been with the captain for years and I'm meant to follow Hunter'cause he says so?
Yıllardır kaptanlayım, şimdi şu Hunter götü geldi. ... ve ben de dediklerine uymak zorunda mıyım?
Yeah, they got the hell kicked out of'em in the election so now they gotta squeal about Watergate'cause we were the first real threat to them in years.
Watergate hakkında eşitliğe sahibiz... yıllarca onlara ilk korku olduğumuz için.
My father spent two years in that jail for no cause but the will of great men like you.
Babam sizin gibi asillerin isteği üzerine hiç neden yokken iki yıl o hapishanede kaldı.
Well, that nice lady set the cause of biological warfare back 30 years.
O hoş bayan biyolojik silahların gelişmesini 30 yıl geciktirdi.
It may lay dormant for years, but once it manifests itself, it will cause the body's atomic structure to undergo fission.
Etkin olmadan yıllarca bekleyebiliyor, ama daha sonra kendisini vücudun yapısal sistemi ile çok güzel bir şekilde entegre edebiliyor.
'Cause he's been here seven years and still rents his furniture.
7 yıldır burada yaşıyor. Ve hala kirada.
Um, if you're talking to me, could you make some sense? 'Cause I don't speak Swahili. In two more years I'll have an engineering degree.
Mühendislik diplomamı alıp havuzumda yüzerken de sorun olmayacak.
He should have been out years ago, but he can't stay home'cause he hates his wife!
Yıllar önce emekli olması gerekirdi, ama karısından nefret ettiğinden evde kalamıyor.
No £ ¬ listen. It's great talking to you £ ¬'cause I've been listening to you for years.
Hayır bak.Seninle konuşmak çok güzel çünkü yıllardır seni dinliyorum.
He speaks a language 2,000 years old and you're worried'cause he's ambidextrous?
2000 yıllık bir dil konuşuyor ve sen nelerle uğraşıyorsun.
I lost three years of my life for your fucking phony cause... but I am on to you now, you fucking snake.
Senin sacmaliklarin yuzunden hayatimin 3 yilini kaybettim. Ama artik seni taniyorum asagilik yilan!
-'Cause in 25 years...
Çünkü 25 yıl sonra..
The reason there's no more magic water in the village well, is'cause me and my brother diverted the stream 40 years ago.
Virginia'nın yavuklusuyum. Nişanlısıyım. Nişanlı mı?
I'm not the one who put this scar here... when we were 11-years-old'cause he was about to lose.
On bir yaşında, yenilmek üzere olduğu için... bu yara izini yapan ben değilim.
Trying over and over again to help people who couldn't care less about you, in the name of a cause that's been dead for 300 years.
Uğraş üzerin de ve halka yardım et Kimse bizim hakkımızda kötü düşünmemeli, Sebeb oldun 300 yıl önce ölümlere
years 15110
years ago 5618
years old 4883
years later 514
years older than you 21
years of experience 32
years older than me 22
years ago today 35
years together 37
years before 33
years ago 5618
years old 4883
years later 514
years older than you 21
years of experience 32
years older than me 22
years ago today 35
years together 37
years before 33
years to life 41
years of age 170
years apart 22
years on the job 27
years older 43
years old now 31
years now 204
years earlier 42
years of marriage 86
years of service 23
years of age 170
years apart 22
years on the job 27
years older 43
years old now 31
years now 204
years earlier 42
years of marriage 86
years of service 23