You loved her traduction Turc
1,400 traduction parallèle
You showed her that you loved her, right?
Onu sevdiğini gösterdin.
I thought you loved her, dude.
Onu sevdiğini sanıyordum.
Hey. Did you ever tell a woman that you loved her?
Hayatında hiç, bir kıza sevdiğini söyledin mi?
And last, before we get started, You loved her on "I'm it," Playing the role of aunt Sassy, Valerie Cherish!
Son olarak da "I'm It!" de hepinizin çok sevdiği Valerie Cherish şimdi Sassy Hala rolüyle sizlerle!
You loved her on the show "I'm it," Here she is, Valerie Cherish!
"I'm It!" de çok sevdiğiniz Valerie Cherish!
Even though she let you get hurt, you loved her.
Dayak yemene izin vermesine rağmen onu seviyordun.
You told her that you loved her.
Onu sevdiğini söyledin.
You loved her these months and stayed.
Onu aylardır seviyorsun, ama bir yere gitmiyorsun.
Why, because you loved her so much?
Niye, onu çok sevdiğin için mi?
She talked i listened well you loved her, i meant you'd live with her, right?
O konuştu ben dinledim. Onu sevdin yani, onunla beraber yaşardın değil mi?
You loved her, didn't you?
Onu sevdin değil mi?
You told her you loved her just to get her into bed?
Onu yatağa atmak için onu sevdiğini mi söyledin?
Daddy... if you loved her so much, then why did you let her leave?
Babacığım... Eğer sen onu bu kadar seviyorduysan, neden onu terkettin?
You loved her.
Ona aşıktın.
Adrian, Sharona is moving on with her life, and if you loved her, you'd be happy for her.
Adrian, Sharona hayatına devam ediyor,... ve eğer onu seviyorsan, onun adına mutlu olman lazım.
You loved her. She loved you.
O seni sevdi, sen de onu.
I loved you first and then you married her.
Seni önce ben sevdim ve sen onunla evlendin.
I've always known how much ather and Mr. AHN loved you.
Her zaman babamın ve Bay. AHN'ın seni sevdiğini biliyorum.
If you give up so easily you shouldn't have loved her in the first place!
Eğer bu doğruysa,
You know I more or less said I loved her? - Yes.
Seviyorum desem yeridir demiştim ya abi...
I loved you. Always, like a son.
Seni her zaman... bir oğul gibi sevdim.
You'll have to live knowing that everything you loved is dead.
Sevdiğin her şeyin öldüğünü bilerek yaşamak zorunda kalacaksın.
That's why she's here, because she wants you to see her hair and that she's safe and that she's loved.
Bu yüzden buradaymış. Onun saçlarını görmeni güvende ve mutlu olduğunu bilmeni istiyormuş.
Well, you might have hated your life, Mrs. Claven, but Kia Rowe loved hers, and you took that from her.
Siz belki hayatınızdan nefret ediyordunuz, Mrs. Claven. Fakat Kia Rowe kendi hayatını seviyordu.
That's what I always loved about you, Dad.
Ben her zaman, baba hakkında sevilen ne olduğunu.
- Sorry. Taken care of it. You loved her as the star of "i'm it,"
- Son olarak da "I'm It!" de çok sevdiğiniz Valerie Cherish!
And you still loved her.
Yine de onu hala seviyordun.
He told her how much he loved you, how much he wanted to make you happy.
Seni ne kadar sevdiğini söyledi, Seni ne kadar mutlu etmek istediğini.
I never... whoever told you that lied.I loved my wife. I never wanted to harm her
Ben asla... kim söylediyse yalan söylemiş.Karımı seviyorum.Onu asla incitmek istemedim.
Even though you tried. God knows when you went to jail, I tried But, damn it, I always loved you
Ne kadar denesen de, sen hapse girdiğinde, Tanrı bilir, ben ne kadar denesem de ama, lanet olsun, seni her zaman sevdim.
You loved her.
- Onu çok sevmiştin.
Joey, you should pick me because I've loved you, supported you, and Michael's socially awkward, and Alex can't hold her liquor.
Joey, beni seçmelisin çünkü ben seni sevdim, seni destekledim, Michael beceriksiz ve Alex içiyor ama sarhoş olmuyor.
They all loved you, but every single one of them left you.
Hepsi seni seviyordu, ama bir nedenle her biri seni bıraktı.
Mom and dad loved to talk about how you give up your bright future with Tonya for a dead end relationship with her
Annem ve babam senin hakkında konuşmaya bayılıyor Tonya'yla yaşayacağın parlak geleceği nasıl bıraktığını konuşup duruyorlar hem de bu kadınla yaşadığın sonu olmayan bir ilişki için
You told her it was a test, a test to see if she loved you and she failed.
Sen ona bunun seni sevip sevmediğini, görmek için bir deneme olduğunu söyledin ve kız başaramamıştı
You hired Travis and his brother... to break in to her house and to deface the painting, a painting she loved - one you knew she would want restored.
Travis ve kardeşini eve girip... resmi karalamaları için tuttun Bu onun çok sevdiği bir resimdi Sen onun resmi tamir ettirmek isteyeceğini biliyordun
I was nice to her, like you told me to, and she told me she loved me.
Bana dediğin gibi ona iyi davranıyordum, o da bana seni seviyorum dedi.
First I want you to know that I loved my wife... even if I couldn't trust her.
Öncelikle karımı sevdiğimi bilmeni istiyorum. Ona güvenememiş olsam bile.
If you had loved her at all, you would've gotten her help.
Eğer onu sevmiş olsaydın, yardım ederdin.
And she loved you with all her heart.
Ve seni tüm kalbiyle sevdi.
If you were a decent man, and you really loved her, you'd let her live her life.
Eğer düzgün bir adam olsaydın ve onu gerçekten sevseydin, kendi hayatını yaşamasına izin verirdin.
- did you say you loved basketball?
- her hafta sonu basketbol izlediğini söyledin mi?
You left me at home to be raised by a 60-year-old black woman - - theresa loved you like her own son.
Beni, 60 yaşında siyahi bir kadın tarafından yetiştirilmem için evde bıraktın. Theresa seni kendi evladı gibi sevdi.
You gave up your first Christmas with the girl you have loved since... you spied on her through your telescope... to deliver these gifts?
Teleskopunla dikizlediğin zamandan bu yana hayatının aşkı olan kızla geçireceğin ilk noelden bu hediyeleri dağıtmak için mi vazgeçtin?
I mean, I know you love... Loved her.
Yani, onu sevdiğini biliyorum seviyordun.
I have always loved you.
Her zaman seni sevdim.
I loved her, and you took that away from me.
Onu seviyordum ve sen onu benden aldın.
More than anything else, I loved you, and you betrayed me like everyone else.
Her şeyden fazla, seni sevmiştim, bana herkes gibi ihanet ettin.
You draw the line with her, a woman the people loved.
- Sınırı nerede çizersin? - Diana'da. Sınırı onda çizersin.
What do you think Lilly would make of you investigating the people who loved her?
Sence neden Lilly'nin sevdiği bütün insanları araştırmak zorundasın?
Thirty-seven interviews done with people that loved and cared about Skye. We asked about every person in her life. You know how many times your name came up?
Skye'ı seven ve ona değer veren kişilerle yapılan 37 görüşmede, onlara Skye'ın hayatındaki herkes hakkında sorular sorduk.
you loved it 57
you loved me 31
you loved him 65
loved her 17
here 35434
hermes 98
here we go 9033
hernandez 57
hermano 85
here you go 5858
you loved me 31
you loved him 65
loved her 17
here 35434
hermes 98
here we go 9033
hernandez 57
hermano 85
here you go 5858
hershey 18
hercules 220
herbert 132
hertz 45
herring 17
here we go again 374
heroic 33
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
hercules 220
herbert 132
hertz 45
herring 17
here we go again 374
heroic 33
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39