English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ Y ] / Your name came up

Your name came up traduction Turc

98 traduction parallèle
So your name came up.
Yani adın gündeme geldi.
Your name came up.
Senin adın da geçti. Beş Kıta İthalat.
- Your name came up
- Senin adın geçti.
So, uh, your name came up.
O zaman sen aklımıza geldin.
My director has asked me to interview an exceptional local law enforcement officer, and I'll tell you what, your name came up on our computer.
Müdürüm benden olağanüstü bir polisle röportaj yapmamı istedi ve bilgisayarda sizin adınız çıktı.
I'm thinking about who I could involve in this and your name came up.
Kimi bu işin içine sokayım diye düşünürken sen aklıma geldin.
Recently your name came up as having attended Party meetings.
Parti görüşmelerinde bulunduğunuza dair isminiz ortaya çıktı.
Only when your name came up.
Sadece senin ismini duyduğunda.
Boy, am I lucky your name came up.
İyi ki sana rastladım.
Yeah, your name came up in a conversation that terrified me to my very soul.
Evet, Ruhumun ödünü patlatan... bir muhabbetin içinde adının bahsi geçmişti.
A-And then your name came up.
Ve sonra senin adın gündeme geldi.
Your name came up today, John.
Bugün seni konuşuyorlardı John.
I was tracking you down... your name came up under the smart guys.
Aşağıda seni izliyordum... senin ismin zeki çocukların altındaydı.
We were talking about who to send against him and your name came up.
Ona karşı kimi gönderelim diye konuşurken, seni söylediler.
Your name came up in an investigation of ours.
Adın bir soruşturmada karşımıza çıktı.
Your name came up in connection with a story I've been working on.
İsminiz, üzerinde çalıştığım haberle ilgili ortaya çıktı.
When your name came up, I jumped at the chance to work with you.
İsminiz geçince, sizinle çalışma fırsatına balıklama atladım. Büyük bir hayranınızım.
That is why your name came up
Bu yüzden senin adın ortaya atıldı.
Your name came up relating to a crime involving Cara Fitzgerald.
Matt, Cara Fitzgerald ile ilgili bir suçta adın geçiyor.
- Your name came up.
Senin ismin geldi.
Your name came up.
Sen bakmışsın.
We're, uh... we're working a missing persons case and your name came up during the course of our investigation.
Kayıp birini arıyoruz ve isminiz araştırma sırasında karşımıza çıktı.
You know, when the, uh, the assistant chief gave me the rundown of this place... your name came up.
Biliyor musun, Müdür Yardımcısı buranın yönetimini bana verirken senin ismin de geçti.
Thirty-seven interviews done with people that loved and cared about Skye. We asked about every person in her life. You know how many times your name came up?
Skye'ı seven ve ona değer veren kişilerle yapılan 37 görüşmede, onlara Skye'ın hayatındaki herkes hakkında sorular sorduk.
Your name came up.
Listeye bakınca senin adın çıktı.
They ran her license plate, your name came up. We got very interested.
Plakayı araştırdığımızda isminiz çıkınca bu bizim çok ilgimizi çekti.
Not specifically - I mean, your name came up,
Özellikle senin ismin geçmedi
Your name came up.
Adın geçti.
- your name came up. - About what?
- Ne konuşuyordunuz?
- A homicide investigation. Your name came up.
- Senin de adının geçtiği bir cinayet soruşturması.
Your name came up.
Senin adın geçti.
Your name came up on - - Ryan Lansco's friendagenda page, what was called a "hit list."
Adınız, Ryan Lansco'nun dost-ajanda sayfasında da karşımıza çıktı.
Well, I don't have a lot of money, and when I went on google and typed in "free plastic surgery," your name came up and said you do cases like mine for no pay.
Çok param yok ve google'a girip "Bedava estetik ameliyat" yazınca sizin isminiz çıktı ve para almadan böyle vakalarla uğraştığınız yazdı.
Your name came up in connection
Senin ismin Maureen'in üzerinde çalıştığı haberle...
Your name came up and she acted kind of weird.
Senin adın geçince biraz garip davrandı.
God knows you're not, Eddie, but your name came up in the computer, pal.
Tanrı da biliyor ki değilsin, Eddie, ama adını bilgisayar seçti.
The truste specifically asked me to think outside the box, and when your name came up... my name came up?
Mütevelli heyeti bana dışardan birini almayı düşündüklerini söylediler ve sizin isminiz geçti.. İsmim geçti?
Your name came up.
Adınız bildirildi.
You said your father came up with that name, right?
O adı babanın taktığını söyledin, değil mi?
Your wife's name came up on a 911. It's a medical emergency.
Eşinizin adı 91 1'de geçti.
Um, no, no. Your name never came up.
Hayır, ismin hiç geçmedi.
Which is why I tagged your name, so when it came up in the system...
Bu yüzden ismini araştırdım ve bununla karşılaşınca...
When your name finally came up, I began to understand.
Sonda isim geçince anlamaya başladım.
Uh, he was attacked in a parking structure, and your name came up as somebody who might have an ax to grind. Well, I'm mad at him, sure.
Ona kızdığım doğru.
Dude, I just came up with the perfect name for your band :
Dostum, az önce aklıma grubunuz için harika bir isim geldi : Mercy Flush ( yüz kızarması )
Your brother's name came up.
Listede senin kardeşinin de ismi çıktı.
- Nice try, Enzo... but your name also came up on the auction site that was selling jewelry from the graves.
- İyi deneme, Enzo... Fakat ismin, mezardan çıkan mücevherleri satan bir açık artırma sitesinde de ortaya çıktı.
Got your name up on a billboard, Jesse, like when Jordan came back to the United Center.
Adını oraya yazdık Jesse tıpkı Jordan'ın United Center'a dönüşündeki gibi.
Well, your name naturally came up once the conversation went that way. And Dalwah said they are all for it if Sadika is.
Konuşma o yöne kayınca normal olarak senin adın da geçti, ve Dalwah, Sadika isterse onlar için sorun olmayacağını söyledi.
Your name came up.
Adınız geçiyor.
Your name came up.
Senin adın çıktı. "CEPHANECİ" EARL MALCOLM SPELLMAN Senin adın çıktı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]