English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russe → Turc / [ В ] / Вы же знаете

Вы же знаете traduction Turc

1,856 traduction parallèle
Вы же знаете телефон своего друга?
Arkadaşının cep telefonu numarası sende var, değil mi?
Вы же знаете?
Biliyorsunuz değil mi?
Вы же знаете это.
Bunu biliyorsunuz.
Вы же знаете.
Biliyorsunuz.
- Вы же знаете ее.
- Onu tanıyorsun.
Вы же знаете, что могу.
Getirebileceğimi biliyorsunuz.
Вы же знаете, что я все равно сделаю для вас, что угодно.
Sizin için yine de her şeyi yaparım, biliyorsunuz.
Вы же знаете, как он всё время занят.
Daima çok meşgul olduğunu bildiğinden eminim.
Вы же знаете.
Biliyorsun.
Вы же знаете меня?
Beni tanıyorsunuz değil mi? Beni tanıyorsunuz.
Вы же знаете.
Kuralları duydun.
Вы же знаете, что они могут потерять, если всё это...
Açığa çıkarsa neler kaybedeceklerini biliyorsundur.
Вы же знаете, как в самолете.
- Diyelim ki uçağa bindin ve iki tane sarıklı adam gördün.
Вы же знаете, где он ее спрятал, Елена.
Onu nereye sakladığını biliyorsun, değil mi?
Вы же знаете, я не могу об этом говорить, мисс Фрост.
Bu konulardan konuşamam, biliyorsunuz Bayan Frost.
Вы же знаете детей.
Çocukları bilirsiniz.
Вы же знаете, что нас недавно покинул мистер Дэшвуд.
Bildiğiniz gibi Bay Dashwood otelimizden ayrıldı.
Вы же знаете, что просила.
İstediğini biliyorsun.
Вы же знаете, что там снаружи!
Dışarıda ne var, biliyorsun!
Вы же знаете, чем заканчиваются ваши танцы.
Dans edince ne oluyor biliyorsun.
Вы же знаете, эти американцы долбаные идеалисты.
Amerikalıları bilirsin saçmasapan idealleri var.
- Вы же знаете, что он сделал!
- O adamın ne yaptığını biliyorsunuz!
Вы же знаете, что надо бежать, почему не уходите?
Gitmek için her türlü nedenin var. Niye kaldın?
Почему я проснулся Вы же знаете, мне нужны твердые 16.
Ben niye ayaktayım? Axl o senin için değil!
Вы же знаете, что они говорят.
Ne derler bilirsiniz.
Да. Вы же знаете этих британок.
İngilizleri bilirsiniz.
Вы же знаете, что это самка.
Biliyor musunuz bu bir dişi.
Вы же знаете, что у меня больше пар туфель, чем у Киморы Ли и Имельды Маркос вместе взятых?
Imelda Marcos ve Kimora Lee'nin toplamından çok ayakkabım olduğunu biliyorsun değil mi?
Вы же знаете, что творилось после урагана.
Fırtınadan sonra durumların nasıl olduğunu biliyorsunuz.
Вы же знаете, как это бывает.
Bu işler nasıldır bilirsiniz.
Адвокаты - вы же знаете, они работают днём и ночью.
Avukatlar- - bilirsiniz, gece gündüz demeden çalışırlar.
Вы же знаете этих докторов.
Bilmez misin şu doktorları?
Значит вам нужно сообщить об этом судье, вы же знаете как он не любит ждать.
- Yargıca haber verin, bekletilmeyi ne kadar çok sever, bilirsiniz.
Ну вы же знаете Ченса.
Chance'i bilirsin.
Вы же знаете ответ.
Bunun cevabını biliyorsun.
Как вы знаете, она находит пару и мужчинам и женщинам. И она же посылает нам детей!
Bildiğiniz gibi bütün erkek ve kadınları eşleştirir ve bize bebekler yollar.
Но вы же говорили, что не знаете Сим Гон Ука.
Bize Shim Gun Wook'u tanımadığını söylemiştin diye hatırladım.
Вы же знаете Чжан Са Бу?
Jang Sa Boo'yu tanıyorsun, değil mi?
Так что же вы знаете обо мне и о моей истории?
- Geçmişim hakkında ne biliyorsun?
Вы же наверняка не знаете, верно?
Bilemezsin, değil mi?
"Вы всё такие же долбаные невежды." Знаете, в определённом смысле...
Çok tutsun, sevilsin diye... yapılmıyordu.
Вы же понимаете, нам не сдержать Сами-Знаете-Кого.
Kim Olduğunu Bilirsin Sen'i sürekli tutamayacağımızın farkındasındır.
Возможно нет, но вы же уже знаете, что я отщепенец.
Muhtemelen hayır. Ama benim haydut olduğumu biliyorsun zaten.
Откуда вы знаете что нет, вы же только что скинули её с поезда.
Bir trenden atıp da bunu nasıl bilebilirsin?
Я должен сказать тебе то же, что сказал уже Пруденти... хотя вы и без меня наверное уже знаете.
Prudenti'ye anlattıklarımı sana da anlatmaya gerek görmüyorum zaten ikinizin de bunları bildiğine eminim.
Ну вы же все совершенно убеждены,.. ... что знаете, кто такой Бог и как точно надо ему поклоняться... Причём без малейших доказательств, что он вообще есть
Demek istediğim, hepiniz O'nun var olduğuna dair ufacık bir kanıt bile yokken Tanrı'nın kim olduğunu ve O'na nasıl ibadet edeceğinizi bildiğinize o kadar inandırılmışsınız ki.
Этот твой стул, эти ваши драки, но вы же совсем не знаете друг друга.
Koltukla tuzak kuruyorsun, kavga ediyorsunuz ama birbirinizi hiç tanımıyorsunuz.
Даже если так, вы же не знаете, что думает Питер.
- Evet ama yine de Peter'ın bu konudaki hislerini bilmiyorsun.
Вы же знаете правила.
Kuralları biliyorsunuz.
Вы знаете... Вы не можете быть половина такой же хромой как l думал, что Вы были.
Sen... düşündüğüm kadar salak değilsin galiba.
Вы же не знаете... Не так ли?
Bilmiyorsun, değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]