На закате traduction Turc

На закате всегда кажется крупнее.

Batmadan önce her zaman en büyük haliymiş gibi görünür.

Может, это пригодится, будешь петь ей на закате?

Bu işine yarar mı?

Труднее всего оставаться живым на закате.

Bu yüzden ağlamamalısın. Gel yanıma otur.

Света будет достаточно, чтобы вы прыгали на закате.

Akşam karanlığında atlamanıza yetecek kadar açıklık var.

Там очень красиво, особенно на закате.

Orası çok güzel. Özellikle gün batımında.

И вот на закате дня в молчаливой молитве стоит небольшая печальная группа у свежевырытой могилы возлюбленной жены престарелого мужа.

Günbatımında, küçük bir grup, Yeni açılmış bir mezarın başında

Мы прибыли уже на закате.

Oraya vardığımızda gün batmıştı.

Яйца или не яйца, глаза у тебя, Милли, всегда на закате.

Milli, yumurta olsun ya da olmasın sen her zaman sekse hazırsın!

Я здесь на закате солнца, чтобы восхвалить Отца и Сына и Святого Духа.

Baba, oğul ve kutsal ruha dua etmek için... güneşin batışında gelirim.

Вместе голыми войти в море на закате солнца, один раз заняться любовью и умереть.

Güneş batarken birlikte çıplak halde denize girmek bir kere sevişmek sonra da ölmek.

Чтобы вставать с рассветом и ложиться на закате?

Yani sabah kalkıp, akşam yatmak mı?

В этих краях луна на закате убегает словно кролик, и потом хоть всю ночь стой - ничего не увидишь.

Buralara gece çöktüğünde, ay korkak bir tavşan gibi kaçar. Tüm gece burada kalıp etrafına baksan bile bir şey göremezsin.

Папа пришёл домой на закате и потом работал при свете фонаря.

Babam günbatımı eve gelirdi ve gazyağı lamba ışığında çalışırdı.

Я приехал в Израиль, потому что я хотел жить здесь как еврей... на закате моих дней.

Bir Yahudi olarak İsrail'e hayatımın son günlerini yaşamaya gittim.

На закате, комары...

Gün batımında, sivrisinekler...

"Встретимся любовь моя, на закате дня".

"Buluş benimle, aşkım, gün sona erdiğinde."

Господь призвал душу твою в лоно свое... созывающий овец своих на закате дня.

Simone Choule, tanrı seni çobanın gün sonunda koyunlarını ahıra toplayışı gibi bağrına aldı.

И если так ты обращаешься со своей бедной старой матерью... на закате ее жизни, то все, что я могу сказать - вперед, будь распят!

Eğer zavallı, yaşlı annene, son senelerinde böyle davranacaksan, tek diyeceğim sana : Haydi. Çarmıha geril o zaman.

На закате они выведут тебя прямо к воде.

Gündoğumunda bizi suya götürürler.

Он всегда выходит наружу на закате и рыщет в поисках странного белого зверя, который от него убежал.

Kendisinden kaçan yabancı beyaz yaratığı avlamak için her gün batımı dolaşmaya çıkar.

Жду тебя на западной стороне фермы, на закате.

Çiftliğin batı tarafında seninle karanlıkta buluşuruz.

- ( Йентл ) На закате.

- Gün batımında.

На рассвете и на закате.

Finch Hatton'un mezarında aslanlar gördüklerini bildirmişler.

И на закате того дня я женюсь на девушке, которая была такой же, как и вы, но теперь ее не назовешь простолюдинкой.

O günün batımında, zamanında sizin gibi halktan olan bir leydi ile evleneceğim ama şimdi onu kendinize benzetemeyebilirsiniz.

Только чуток в день рождения и на закате, и ещё в выходные, только тогда мне был кто-то нужен!

Belki doğum günümde, ve gün batarken, ve hafta sonları, gerçekten normal birine ihtiyacım vardı. O benim.

Мы выезжаем на закате.

Biz gün batımında ayrılıyoruz.

Ветер ударит примерно на закате, поднимет песок, а затем молнии.

Fırtına günbatımında vuracak. Savrulan kum tepeleri ve şimşek.

Да, на закате небо красное.

Gökyüzü tamamen kırmızıydı.

- А что будет на закате?

- Güneş batınca ne oluyor?

Полёт на закате и ужин на двоих?

Günbatımında uçakta akşam yemeği.

На закате...

# Her zaman karşılarken beni # Gün batımında

А на закате мы занимались любовью.

Gün batımında, deniz aslanları gibi seviştik.

На закате, когда детвора бежит домой

Gün battığında Çocuklar evlerine girdiğinde

Боюсь, что наше счастье на закате.

Mutluluğumuzun doruktan aşağı iniyor olmasından korkuyorum.

Мы ужинаем на закате, но ты раньше подходи.

Yemeği gün batımında yeriz ama, sen daha önce gel.

Ритуал традиционно начинается на закате.

Ritüel, geleneksel olarak gün batımında başlar.

- Это следует втирать в дверной косяк на закате?

- Kapı kolonlarına sürdün mü?

И на закате, да.

Ve gün batımında, evet.

Все, кажется, говорит о том что раньше, чем кончится зима с ее бесплотными силуэтами кораблей, вырисовывающимися на фоне неожиданного просвета, с влюбленными, бродящими по берегу на закате, и с обманчивым обещанием весны...

Her şey, bizi, kış gelmeden önce teknelerin gölgeleri üzerine vuran uykudaki güneşin anîden açmasını sağlayarak, âşıkları dışarı uğratan riyakâr baharın verdiği sözlere inanmaya itiyor.

Сегодня, на закате, на кладбище.

Bu akşam. Gün batımında. Mezarlıkta.

Начнём завтра на закате.

Yarın gün batımında başlayacağız.

А на закате своих дней сидишь, стареющий Нарцисс, склонившись у пруда и понимаешь, что эти линии - не рябь на водной глади...

Bir süre sonra kendini suyun kenarındaki yaşlı bir narsist olarak bulabilirsin. Ama su üstündeki çizgilerin dalga değil, yüzündeki kırışıklıklar olduğunu fark edersin.

Все, кто хочет знать подробности, приходите сюда на закате, я расскажу.

Ayrıntıları bilmek isteyen her kim varsa günbatımında çiftliğime gelsin ayrıntıları vereceğim.

Коко, в день окончания Гарварда.. ... Я прокачу тебя на закате на белом коне по булвару Сансет.

Coco, Harvard'dan mezun olduğum gün seni günbatımını izlemeye beyaz bir at üzerinde götüreceğim.

Фрай будет возведен на престол завтра, на закате трех солнц...

Geceleyin üç güneş birden sıralanınca...

Не-а... Крышу атриума на закате закрывают... Если ночью жалюзи открыты дольше 40 секунд срабатывает сигнализация...

Atrium çatısı günbatımında kapanıyor ve panjurlar 40 saniyeden fazla açık kalırsa, alarm çalışmaya başlıyor.

На закате моей карьеры, за что мне это?

Kariyerimin alaca karanlığında, bunu hak ettim mi?

Мы с тобой познакомились на закате.

Ne? Dün kira kontratı imzalanmış.

Было тепло не по сезону, тихое море, солнце на закате.

Hava, mevsim normallerinden de sıcaktı. Güneş batıyordu.

Рыба всегда клюет на закате.

Şimdi balık yiyelim!

На закате...

# Gün batımında