English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russe → Turc / [ Н ] / На запад

На запад traduction Turc

1,201 traduction parallèle
До середины 60-х годов под Берлинской стеной были сооружены десятки похожих тоннелей. Перебраться по ним на Запад удавалось далеко не всегда.
" Berlin duvarının altında, 60lı yılların ortalarına kadar düzinelerce tünel yapıldı.
Они идут на запад.
Batıya çekiliyorlar şimdi.
Они идут на запад, но могут вернуться.
Batıya çekiliyorlar ama tekrar geri gelebilirler.
Пожалуйста, возвращайтесь, 037, на Запад 9.
Lütfen geri dönün 037.
Надо свернуть на запад, на шестое шоссе.
Buradan 30. Doğu yoluna döneceğiz.
Я шел за солнцем. Мы точно направлялись на запад, назад к селению.
Güneşi takip ediyorum.
Я встретил неопознанный летающий объект на шоссе к ранчо Феннинг, движется на запад как летучая мышь, вырвавшаяся из ада.
Banning Çiftliği Yolu'nda, cehennemden çıkmış yarasa gibi yol alan belirlenemeyen uçan bir objeyi takip ediyorum.
Он отправил её на запад, человеку по имени Мэйсон, который... должен был доставить бомбу к цели.
"ABD'ye gemiyle gönderdi, ve burada da Mason adında" bir adamı bombayı kurmak için kiraladı ve ülkelerimizi karşı karşıya getirdi.
Езжайте на запад по автостраде 60.
Sadece 60 numaralı otoyoldan batıya git.
- Если вы на запад.
Öyleyse o yöne giderim.
Потом самые непоседливые двинулись дальше, на запад.
Bazıları buna da uyum gösteremedi ve daha da batıya gitti.
Мы преследуем отряд Урук-Хаев на запад, через равнину.
Garba doğru ovadan geçen bir grup Uruk-hai'ın izini süreriz.
Позволь ей отплыть на Запад.
İzin ver Garp'a açılan gemiye binsin.
У них в кармане по несколько пенни, но их глаза полны надежды. Они плыли на запад, вглядываясь в горизонт в поисках земли, обещавшей им спасение.
Ceplerinde üç kuruş parayla ve gözlerinde umutla batıya doğru bakıyorlar toprak ve kurtuluşun bir anlık görüntüsü için ufku tarıyorlar.
Арку, символизирующую настойчивость и мужество первопроходцев, пересекавших штат в пути на Запад.
Eyaleti batıya doğru boydan boya geçen önderlerin cesareti ve kararlılığı anısına yapılan takın.
Уже год, как мой Меркурий движется на запад.
- Merkür, bir yıldır uzakta gibi.
А потом "сджеррнули" к следам животных, то есть, на восток или на запад, не важно.
Ve sonra hayvan izlerini takip ettik. O da doğudaydı. Belki de batıdaydı ama artık hiçbir önemi yok.
пошли на запад.
O da batıya gidiyordu.
Он сказал, нам нужно пройти здесь, чтобы добраться на запад.
Batıya doğru gideceğimizi söylüyor.
Через мост Вашингтона на запад.
- G.W. Köprüsünden batıya.
Мы ездили на запад с твоей мамой, когда ты еще не родился.
Bir kez annenle batıya gittik. Sen doğmadan önce.
Они направляются на запад по лагерной дороге.
Kamp servis yolunun batısına gidiyorlar.
Она проспала мою первую поездку на Запад и то, как бывшие "товарищи" пытались оградить нас от него,
Batıya yaptığım ilk yolculuğu, ve şaşırtıcı şekilde yoldaşların biz işçileri ve köylüleri nasıl koruduğunu kaçırdı.
Товарищ Ганске хочет на Запад?
Yoldaş Ganske batı kanalını mı seyrediyor?
Они едут на запад по Бич-стрит.
Beach Caddesinden batıya ilerliyorlar.
Таможня следит за двумя машинами, движущимися на запад по Бич.
Gümrük iki aracın Beach üzerinden batıya ilerlediğini bildirdi.
Докладывают, что они направлялись на запад, в сторону Колорадо.
Nereye gittikleri hakkında bir fikriniz var mı? Henüz aldığımız rapora göre doğuya doğru Colorado'ya giden I-80 otoyolunda görülmüşler.
Мы будем пробиратся через остров С востока на запад
* Tüm adayı boylayacağız, doğudan batıya patlayacağız. *
Отвесное с западной стороны, со свешивающимися на запад карнизами, и крутое с восточной стороны, обрывалось на 100 метров вниз.
Batı tarafı oldukça dik ve sarkıtlıydı. Doğu tarafındaki kısa düzlük, 100 metre sonra oldukça zayıflıyordu.
Помню, смотрел на запад, приметил, что мы на одном уровне с вершиной Rasac, так что высоту, где это случилось, знаю довольно точно.
Batıya doğru baktım ve Rasak Zirvesiyle aynı hizada olduğumuzu gördüm. Hangi yükseklikte olduğumuzu artık biliyordum.
Потому что Фрэнк был из Вест-Сайда Ты что думаешь, наркота потекла на запад.
Çünkü Frank Batı yakasından. Nasıl buldun bunu? Uyuşturucu hep batıdan geldi.
- Еду за ним на запад по Сансет!
- Sunset yolunda.
В последний раз машину видели на Сансет. Направляется на запад к Вестерн.
Sunset yolu üzerinden Batıya doğru ilerlediği belirtildi.
Александр простился с Востоком и направил свою армию на запад, через огромную Гедросийскую пустыню, пытаясь найти кратчайший путь домой, в Вавилон.
... İskender doğuya elveda diyerek ordusu ile batıya doğru yola çıktı. İran'daki büyük Gedrosian çölünü geçerek, Babil'e en yakın yolu aradılar.
Понял. Еду на запад. Я как раз под тобой.
Tamam, batıya gidiyorum, hemen arkandayım.
Научился, когда отправился на Запад, собирать ос. Бродил 11 месяцев.
Yaban arısı toplamak için batıya gittiğimde öğrendim. 11 aylığına gitmiştim.
Но 12-я армия идёт на запад, в направлении Эльбы.
12. Ordu Elbe'ye yaklaşıyor.
На красный ковёр выходит известный вам Режис Варнье,.. ... режиссёр фильма "Восток-Запад".
Kırmızı halıya "Dogu-Batı" filmiyle adını duyuran Rejisör Varnye çıkıyor.
Оно было там секунду назад! Десять миль на северо-запад.
Bu şey bir saniye önce oradaydı.
Мы шли на северо-северо - запад. Пару часов туда, а потом...
Birkaç saattir kuzey-kuzeybatı yönünde gidiyoruz.
Мы шли на северо-северо-запад часов 30.
Kuzey-Kuzeybatı yönünde 30 saat yürüyüş.
Поэтому мы шли главным образом на северо-запад, но если мы быстро пойдем курсом на север, то выйдем на это чертово шоссе, потому что не можем идти на юг.
Yani asıl doğrultumuz kuzey-kuzeydoğu ama uydurmuyorsak... Sadece Kuzeye gidelim. Oradan anayola çıkabiliriz.
Итак, мы едем на запад.
Sen anayoldan git Ben ara yoldan giderim İskoçya'ya senden önce varırım Ama gerçek aşkıma
Сбежал на Запад.
Batıya kaçtı.
Идет на запад.
Batıya gidiyoruz.
- Нет, на запад. На запад.
Batıya git.
Его нужно перенести на 10 метров на юго-запад.
Yaklaşık 10 mt. Güneydoğuya taşınsa daha iyi olur.
23 градуса на юго-запад.
23 derece güneybatı,
8.1 градуса на юго-восток. И 24.11 градуса на северо-запад.
8.1 derece güneydoğu ve 24.11 derece kuzeybatı!
В этих краях люди стойки, словно кактус. Тут - дикий запад, пощады нет врагу! Если ты мягок, тебя поймают и на кусочки искромсают.
Erkeklerin kaktüs kadar sert olduğu topraklarda vahşi batının kazanıldığı topraklarda umutsuzların topraklarında bir avokado kadar yumuşaksan sen yanmışsın demektir evlat!
Объект направляется на запад.
Şüpheli batıya gidiyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]