30 da traduction Anglais
5,911 traduction parallèle
Deri değiştirip, 30 gün sonra da dağılmaya başlıyorlar.
They moult and then, after 30 days, they start to disperse.
Eksi 30 da tükürdüklerim.
Mlnus thirty that I spit.
Suite odanın yanında Jana'ya da ayrıca bir oda 750 dolar cep harçlığı, Küçük Deniz Kızı Spa'da kişi başı 30 dakikalık ayak masajı ve Aerosmith'in olduğu rock eşliğindeki hızlı trene bilet.
Janine... second room for Jana with en suite, 750 spending money, a 30-minute foot scrub each at the Little Mermaid spa and a Fastpass for the Rock'n'Roller Coaster Starring Aerosmith.
Toplantıya yardım etmek için 16.30 da ofisten çıktım.
But I left the office around 4 : 30 to go help set up.
Bermuda Şeytan Üçgeni'nde kaybolabilirsin, ve yardım 30 dakika ya da daha kısa sürede gelir.
You could be lost in the Bermuda Triangle, and help would come in 30 minutes or less.
Kurban kiliseye çok sayıda kurşun yemiş bir halde saat 06.30 da girmiş. Kendinden geçmeden önce mihraba kadar yürümeyi başarmış.
Well, our victim entered the church during 6 : 30 mass with multiple gunshot wounds, made his way towards the altar before collapsing.
Clerk'in bürosu, 16.30'da geldiğini oğlunun dosyası olmadan gitmeyi reddettiğini söyledi.
Clerk's office said he showed up at 4 : 30 and refused to leave without his son's file.
Bakın, öğle antrenmanları her gün 3 : 30'da başlar.
Do you have somewhere else you need to be? Look...
Buluşma saat 12 : 30'da Mecagni Bar'da.
The meet's on. 12 : 30, Bar Mecagni.
O da 30. ciltte olurdu.
That would be in volume 30.
Elmas bıçakla kesilen tek bir kesitin kalınlığı 30 nanometre bu da 300 hidrojen atomuna eşit.
That diamond knife cuts off a section that's about 30 nanometres thick, so that's 300 hydrogen atoms.
Saat 6.30'da ölmüş.
He just died at 6 : 30, and I was outside with him...
Saat yaklaşık 8.30 ya da 9'du.
It was probably about 8 : 30, 9 : 00.
Akşam yemeği için 18 : 30'da açılıyor,... ama rezervasyon yaptırmanız gerekir.
We open for dinner at 6 : 30, but you need a reservation.
14 : 30'da seni evden arayacağım.
At 2 : 30 I'll call you at home.
En geç 6 : 30'da burada olurum.
I'll be here no later than 6.30.
Eger 9.30'da Mayfield'da bizimle bulusabilirseniz uçusumuzdan önce konusmak için yeterli vaktimiz olacaktir.
If you could meet us at the Mayfield at 9 : 30, that should give us enough time before our flight.
Kocanızın dün sabah saat 7.30'da nerede olduğunu biliyor musunuz?
Do you know where your husband was at 7 : 30 yesterday morning?
Nasıl oluyor da kadının hayatını kurtarıp 30 metreden düşüyorsun?
How you just saved that woman's life and then fell down a 90-foot cliff?
Bu akşam 8 : 30'da gerçekleşecek.
It happens tonight at 8 : 30.
Saat 10 : 30'da buluşalım, üçüncü ders başlamadan, döküm ünitesinde.
Meet me at 10 : 30, third period, at the supply shed.
Görüntüler yetmezmiş gibi, adam da cinayetlerin yaşandığı gece saat 8.30 ve 10.30 arasında Tanya hanımla birlikte olduğunu doğruladı.
As if the video evidence weren't enough, he has confirmed that he was with her between 8 : 30 and 10 : 30 the night of the murders.
Lola, onun kardeşinin öldüğünü söyledi. Rahip Blackburn 21 : 30'da girmeye çalışırken Burke kapıdaydı ama 22 : 00'de geri geldiğinde yoktu.
Lola said Maurie had lost a brother, and Burke was on the door when Father Blackburn tried to get in at 9 : 30, but he wasn't there when Blackburn came back at 10 : 00.
Kennedy 12 : 30'da öldürülmüştü.
Kennedy was killed at 12 : 30.
Saat 08.30'da gelmiş, 14.00'da ayrılmış.
He arrived at 08 : 30 and left 14 : 00.
Saat 14 : 30'da uçağım var, ve havaalanından epeyce uzaktayız, yani...
It's just that my flight's at 2 : 30, and the airport's a fair distance, so...
Çarşamba sabahı saat 12 : 30'da neredeydin?
Where were you Wednesday morning, 12 : 30?
Notting Hill * otobüs turu 2 : 00'de başlayacak Aşk Her Yerde * otobüs turu 2 : 30'da başlayacak ve Bridget Jones * otobüs turu da 2 : 30'da başlayacak.
The Notting Hill bus tour starts at 2 : 00, the Love Actually bus tour starts at 2 : 30, and--oh, the Bridget Jones bus tour starts at 2 : 30 also.
Aslında, Indiana'ya değil 9 : 00'da Lizbon'a şafak uçuşu var sonra da 4.30 uçuşunu yakalayıp Edinburgh'ya dönebilir, Houston üzerinden Cincinnati'ye gidip, kiralık arabayla 140 km / s hızla plandan iki saat önce evde olabilirim.
Well, not to Indiana, but there's a 9 : 00 red-eye to Lisbon, and then I can catch the 4 : 30 A.M. back to Edinburgh, connect through Houston, head on up to Cincinnati and then rent a car, drive around 90, and I'll be home two hours earlier than if I flew home as planned.
Hayır. Ama bay Clennon'ın evinin dışındaki güvenlik kamerası dün gece 10 : 30'da şunu yakaladı.
But a security camera outside Mr. Clennon's building caught this around 10 : 30 last night.
- 3.30'da.
It's at 3 : 30.
7 : 30'da, birkaç itfaiye departmanı üçlü yangın alarmına cevap verdi.
By 7 : 30, it was a three-alarm blaze with several area fire departments responding.
Son sinyal dün akşam 7 : 30'da alınmış ve sonra sinyal kesilmiş.
And that was at 7 : 30 last night, and after that, nothing.
Hediyeler dün akşam saat 21.30'da Thurman'daki bir soygunda çalınmış.
We've got one vic. We matched these presents to a b-and-e on thurman about 9 : 30 last night.
- 8.30'da yerim var.
I have an 8 : 30.
Korkuyorlardı çünkü birileri Milan'da zırhlı bir araçtaki Monte Carlo'da bir kasadaki ve şimdi de bununla birlikte 30 milyon dolar üzeri değerinde elmasları hedef alıyor.
They were afraid because somebody's targeting diamonds... an armored car in Milan, a safe in Monte Carlo, and now this... over $ 30 mil total.
Öyleyse aynı program 1 : 30'da da ve 4 : 15'te de mi yayınlandı?
So the same show came on again at 1 : 30 and then again at 4 : 15?
Annem her gece saat 7.30'da Jeopardy'yi izlemek için sütyenini çıkarıyor o yüzden ben 7.29'da yatakta olduğumdan emin oluyorum.
I'm not tired. My mom takes her bra off at 7 : 30 every night to watch Jeopardy, so I try to make sure I'm in bed by 7 : 29.
Çarşamba günü 3 : 30'da Judge Judy'yi izliyorum.
Wednesday at 3 : 30 I'm watching Judge Judy.
Peter Crane'i kaybetmek üzereyiz ve 30 milyon dolarlık hesabını da.
We are about to lose Peter Crane... and his $ 30 million account.
30'una basmadan, Spyros da kaptan olacak.
Spyros will be a captain too, before he turns 30.
Bilim insanları bu yüzyılın 30'lu ya da 40'lı yıllarında, Kırmızı Gezegen'e insanlı bir ziyaret yapılmasını bekliyorlar.
Scientists are currently expecting a manned mission to the Red Planet in the'30s or'40s of this century.
Saat 10.30'da dikilmem gereken yerler var.
Uh-huh. I got a standing 10 : 30 I got to get to.
12 : 30'da, Donanma Bakanı ile şifreli e-posta aracılığıyla iletişime geçti.
12 : 30 p.m., SECNAV's office was contacted via an encrypted e-mail.
- Sanırım bu şükran gününü 10 bin metre yukarıda geçireceğin anlamına geliyor.
So I guess that means you'll be spending Thanksgiving at 30,000 feet.
- Kurban seçimine dayanarak 30'larında, beyaz ve muhtemelen daha da büyük olabileceği gözüküyor.
Based on his victim choice, he's likely a Caucasian male in his late 30s and possibly older.
Aslında çaldı. Kazara 4 : 30'da çalınca ben de kapattım.
Well, it did by accident at 4 : 30, so I shut it off.
Alarmım 4 : 30'da çalar.
My alarm goes off at 4 : 30.
Bu perşembe akşam 7.30'da Greenwich Village'in popüler mekânı Callbacks.
This Thursday, 7 : 30 p.m., at the Greenwich Village hot-spot Callbacks.
Yaklaşık 30 yıl önde öğretmen oldum. 1986'da.
I became a teacher almost 30 years ago. It was 1986.
Nasıl olacağını düşündüğünü biliyorum, ben ve 20'likler falan, ama 30'larında birkaç arkadaşım da var benim.
I know you think it's gonna be, you know, me and a bunch of 20-something's doing shooters, but I do have some friends in their 30s.