English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ B ] / Bence o

Bence o traduction Anglais

5,874 traduction parallèle
Bence o odada aldığın darbeden sonra iş arayan sen olacaksın.
I think you'd be looking for a job given the beat-down you took in chambers.
Bence o ve Mike Ross senin hisseleri ucuzca alabilmen için işbirliği yaptılar.
See, I think he and Mike Ross are colluding to allow you to purchase Gillis Industry stock at a cut rate price.
Bence o an geçti artık, değil mi?
I think the moment's gone, isn't it?
Ama bence o CD'yi çalmak yanlış bir hareketti.
But... I mean, I do think it was wrong to steal this CD.
bence o işini hala hakediyor çünkü işini iyi yaptığını düşünüyorum.
That if she's still on the job, it's because I think she deserves to be.
Bence o adam Wuntch'ın casusu.
I think he's spying for Wuntch.
Bence o da özel bir çocuk.
I think he's special, too.
Bence o benimle konuşuyor, ahbap.
I think he's talking to me, pal.
Bence o...
- Yeah, I don't think that was...
Bence o yıldırım sana çarpmadı Barry.
I don't think that bolt of lightning struck you.
Bence o doğruyu söylüyor.
I think she's telling the truth.
Zamanlamasına bakılırsa, bence o.
Going by the timing, I'd say so.
Bence o kadar ileri gitmeyelim.
I wouldn't go that far.
Bence o muazzam.
I just think he's great.
Hayır, bence o sıradaki kurban.
No, I think he's our next victim.
Sana söyledim. Bence o masum.
I told you- - I think he's innocent.
Bence o Raph.
- Oh. I think it's Raph.
O zaman onun peşine düş çünkü beni suçladığın şey sadece bir dedikodu bence kovulmak üzere olan bu adamın suçlamaları incir çekirdeğini bile doldurmaz.
Then go after him,'cause all you've got on me is hearsay, and might I point this is the accusation of a man who is about to be fired, which I'd say should be taken with a cubic meter of salt.
Bu komutların ne olduğunu anlamama yardım edecek tek kişi o bence.
I think he's the only one who can help me Understand what these commands mean.
Bence o sezebiliyor.
Intuitive.
Bence öğrencilere vermemiz gereken o inanılmaz bitmemişliğinin gizemi olmalı.
What we have to get across, I feel, is that fascinating enigma of its... not-finishedness.
Eğer o akıllıysa ki bence öyle üzerinde çalıştığınız bu hikâyeyi rafa kaldırır ve unutulur.
( scoffs ) Now, if she's smart- - and-and I think she is- - She's gonna put this little story
- O kadını boş ver bence patron.
Boss, I think you should forget about that woman.
Bence burada en önemli mesaj yağlı bir karaciğeriniz olacağı ve durum bundan ibaret kalacağı değildir karaciğeriniz yağlı kalmaya devam edecektir, bu durum çok kolayca dietinizden früktozu çıkarmak suretiyle tüm o içecekleri çıkararak tersine çevrilebilir.
I think the most important message is that this is not you get a fatty liver and that's it, it will stay fatty, it actually can be reversed very easily by taking away the fructose from your diet, taking away all those drinks.
Bence bunlar rastgele yöntemler değil.
I don't think these are random M.O.s.
bence o... gittikçe daha eğlenceli bir hale geliyor.
That's because...
Bence bunu o yaptı.
_
Bence ölüm nedeni o darbe değil. Ayrıca lezyonları da açıklamıyor.
I don't think it was the cause of death, and it doesn't explain the petechia.
Ama daha önce o kadar çok yazdı ki bu anı bekliyordu bence.
I've just gotten so many in the past. I felt she had it coming.
Beni tanımlamaz o kelime bence.
I'm not sure if I qualify.
Fakat bence mümkün... çünkü Jacob'ı tanıyorum ve bu o.
But I do... because I knew Jacob, and that boy is him.
O yüzden artık aleti sertleşen gençlerin yolunu açıp Lillehammer'daki güzel emekliliğinin tadını çıkar bence.
The fjords are full of the bodies of those who thought Norwegians were weak and weak.
- Leydi Rose'a göre kendi uşağını getiriyormuş, ki bence akıllıca olmaz, sadece karmaşaya yol açar. O nedenle tetikte olman gerek.
- According to Lady Rose, he's taken his own butler, which I cannot think wise as it will only cause disruption.
- O zaman bence birlikte gitmeliyiz.
Well, I think we should stick together, then.
Bence kıskandığın için o kavgayı çıkardın.
I think you picke that fight because you were jealous.
Evet, bence de. Ama o böyle düşünmüyor herhalde.
Yeah, I do know, but I don't think he does.
Nick'in annesi o kadarını çözdü bence.
I think Nick's mother figured that one out.
Bence bir hipnozcu o adamların hayatını tepetaklak etti.
See, I think a hypnotist completely turned both those men upside down.
O zamanlar gençtim. "Bence müthiş bir fotoğraf olur." dedi.
and I was a young man then, uh, "I think it would make a terrific image."
Bu konuşmayı votkalı jöleleri yuvarlarken yapalım bence.
That is a conversation to be had over jell-o shots.
Ama bence en iyi vuruşu Ben Affleck, o soysuzlar tekrar bombalamadan önce iki kez düşünecekler diyerek yaptı.
Blah, blah, blah, blah. "But I believe Ben Affleck put it best when he said, " those bastards will think twice before they bomb us again. "
Bence bir çok Amerikalının düşüncesine göre o kadının suçlu olmayı hak ettiği bir gerçek. Kocasını kasten çekmeye çalıştığı ama uçurumdan aşağı düşüp ölmesine neden olduğu bir gerçek.
And I think it's no surprise that most Americans feel it is the wife who deserves the blame in this, that she willfully shoved her husband and caused the fall that led to his death.
O kadar ciddi bile değildir bence.
I don't even think it's that serious.
- O zaman bence güçlü para piyasalarına olan ihtiyacı anlayabilir.
Then I would think that he would appreciate the need for strong financial markets.
Bence içimdeki mutasyona uğramış birkaç sorunu birden çıkardın... -... ve o sorunlar insanları öldürüyor.
I think that you set off a whole bunch of mutating curses in me all at once, and they are killing people.
Bence bir şeyle ilgileniyorsan, o işte zekileşirsin. Aynen.
To me, if you're interested in something, you get smart at it.
Bence ikiniz okul balosuna davet edilmeyen küçük kızlar gibi mızmızlanmayı bırakıp o çok sevdiğiniz arkadaşlarınız işleri yoluna koyduğu için onların adına mutlu olmalısınız.
I think that the two of you should stop whining like two little schoolgirls who weren't invited to the dance and be happy that your friends, your very dear friends, have found a way to make it work,
May, bence Daniel Whitehall ismini o zamanda işlenen suç olaylarıyla karşılaştırmalıyız..
May, I think we should cross-reference the name Daniel Whitehall with any criminal activity from that time.
O büyük oğlan onu kötü etkiliyor bence. - Görebiliyor musun?
I think that that older boy's a bad influence on him.
O kafası çalışan biri ve bence bu yüzden kullanılmış olabilir.
He's mentally enabled, and I think he may have been taken advantage of because of it.
Bence demek istediği şey, o orada olmayacak olsa bile onun ofisinde yemen sakıncalı olmaz.
I think he just means that it's okay to eat in his office, even though he's not gonna be in there.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]