Bir dakika lütfen traduction Anglais
1,877 traduction parallèle
Bayım, bir dakika lütfen.
Desolé, monsieur. Un moment. Mademoiselle.
Dostum, bir dakika lütfen.
My dear friend, one moment please.
Bir dakika lütfen.
Excuse me a minute.
Çavuş, bir dakika lütfen.
Sergeant, just... just one minute, please.
Bir dakika lütfen.
If I could just get your attention for a moment.
Bir dakika lütfen.
One moment, please.
Gavin, bir dakika lütfen.
Gavin, can you give me a second?
Bir dakika lütfen!
Just a moment!
Bir dakika lütfen.
' One moment, please.
Bir dakika lütfen.
Hello, sir, wait a minute. Please.
Afedersiniz, bir dakika lütfen. Arsa bizim ve belgeler de bizim adımıza kayıtlı.
The plot is ours, and the papers are in our name.
Baba bir dakika lütfen..
Papa, just one minute..
Bir dakika lütfen...
One minute, miss.
Lütfen bir dakika bekle!
Please hold on a minute!
Bir dakika izin verin lütfen.
Just give us a minute, please.
Bir çift için birkaç dakika bekleyin, lütfen!
Just wait for a couple of minutes, please!
Bir dakika bekleyin, lütfen!
Wait a minute, please!
Bayanlar baylar, bir dakika beni dinler misiniz lütfen?
Ladies and gentleman, may I have your attention please.
Lütfen, bir beş dakika daha bekleyemez misiniz?
Could you please wait a few more minutes?
Bir dakika izin verebilir misiniz, lütfen?
Could you guys give me a moment, please?
- Mike Novick'i. - Bir dakika bekleyin lütfen.
One moment, please.
- Bize bir dakika verin, lütfen. - Peki efendim.
Give us a moment, please.
Bir dakika dinleyin lütfen bunlar Mork'un çakmaları.
No, listen. Just remember that, you know, these guys are mork from ork rip-offs.
Bana bir dakika müsaade eder misiniz, lütfen?
If you'll excuse me for just one minute.
Bize lütfen bir dakika izin verir misiniz?
I'm sorry, reverend. Can you just give us a moment, please?
Bir dakika, lütfen, Bayan Mary Teresa!
Un momento, por favor, Miss Mary Teresa!
Bize bir dakika verebilir misin, lütfen?
Could you give us a minute, please?
O olay hakkında bir dakika konuşabilir miyiz, lütfen?
Can I just talk about the case for one minute, please?
Natalie, bize bir dakika ver lütfen.
Natalie, give us a minute, please.
Ee, bize bir dakika verir misin lütfen?
Um, just excuse us a minute, please.
- Ajan Lake. - Sadece bir dakika verin, lütfen.
I need a minute of your time, please.
- Bir dakika. - Şimdi, lütfen.
Now please!
Çavuş? Bize bir dakika verebilir misin lütfen?
You wanna give us a minute, please?
Sizinle bir dakika konuşabilir miyim lütfen?
Agent Delgado.
- Bana bir dakika verebilirseniz, lütfen.
- If you give me one moment, please.
Lütfen bir dakika bekle.
Please wait one moment.
- Ne oldu? - Lütfen otur bir dakika.
- Please just sit down.
Sadece, sadece bir dakika, lütfen.
Just-just for one minute, please.
Bir dakika, lütfen.
Wait, please.
Bir dakika sessiz olun lütfen.
Just please be quiet for one second. Hey.
- Bir dakika lütfen.
- Yeah, just a minute, okay?
Bana bir dakika müsaade edebilir misin, lütfen?
Well, could you excuse me for just a minute, please?
Bir dakika lütfen.
Hold on a second, okay? Hey, Brynn.
Bir dakika, durun lütfen!
Wait a minute! Hold on a second!
Bir dakika, lütfen.
One moment, please.
Lütfen bir dakika bekleyin.
- Please wait a minute.
Bir dakika daha, lütfen.
Just one more moment, please.
Bir dakika. lütfen dinleyin...
One moment. please Listen..
Millet, lütfen, bir dakika bekleyin.
Folks, please, hang on for one second.
Bana bir dakika izin verebilir misin, Cliff, lütfen?
Could you give me a moment, Cliff, please?
Brian, bir dakika dur lütfen.
Brian, do stop a minute, please.
bir dakika 5689
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dakika bekleyin 225
bir dakika bekle 619
bir dakika bekler misiniz 17
bir dakika sürmez 36
bir dakika bekler misin 40
bir dakika daha 36
bir dakika önce 23
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dakika bekleyin 225
bir dakika bekle 619
bir dakika bekler misiniz 17
bir dakika sürmez 36
bir dakika bekler misin 40
bir dakika daha 36
bir dakika önce 23