Birinci katta traduction Anglais
202 traduction parallèle
Birinci katta bir cinayet işlendi.
There's been a murder up on the first floor.
Birinci katta evli bir kadın yaşıyor.
A married woman lives on the first floor.
- Birinci katta...
- In the first place -
- Birinci katta.
- On the first floor.
Pocket birinci katta kalıyor.
Mr. Pocket's on the first floor.
- Parti birinci katta.
- The party's on the first floor.
Birinci katta oturan birkaç öğretmenim var.
I've got a couple of teachers living on the first floor.
Birinci katta oturuyoruz.
We only live one flight up.
Birinci katta, iki odalı, güneye bakıyor.
On the first floor, two rooms, facing south.
Onbaşı ise birinci katta, anahtarlara en yakın odada kalıyordu.
The Corporal on the first floor, near the door to which he had the key.
Üstat, mümkünse... birinci katta durayım.
Commendatore, if you don't mind, I'll stop at the end of this first flight.
- Ben birinci katta inecektim.
The first floor.
Ben birinci katta iniyorum, sen devam et.
I get off at the first floor. You stay on.
Birinci katta mı?
On the first floor?
O zaman birinci katta olmalı.
Then it must be on the first floor.
Aşağıya inerken birinci katta bağlantı kesilecek.
It'll disconnect at the first floor on the way down.
Şunu da söyleyebilirim, Cookie birinci katta bir odada uyuyor.
Cookie's room is upstairs.
Orada, birinci katta!
There, on the 1 st floor!
Birinci katta.
The first floor.
Birinci katta.
It's on the first floor.
Orada, birinci katta annem kendine bir nikah yüzüğü seçerken doğdum.
I was born there, on the first floor, while my mother was looking for a wedding ring.
On birinci katta.
On the 11th floor.
Neyse, fikrinizi değiştirirseniz, ben birinci katta 8 nolu kabindeyim.
Well, ifyou change your mind, I'm in cabin 8, first deck.
Birinci katta.
On the first floor.
Ben birinci katta gitmek edemez dışında Ben, evde böyle değilim.
I'm like that at home, except I can't go on the first floor.
İşte orada. Birinci katta!
In close-up!
Ofisi hemen yan binada. Solda, birinci katta.
He has an office right next door.
Birinci katta.
- The second. It's right here.
Şimdi, birinci katta penceresiz bir oda var.
Now, there's a room in the first floor with no windows.
Müfettiş Lestrade sizi bekliyor, birinci katta, efendim.
Inspector Lestrade is waiting for you, first floor sir.
- Orada, birinci katta.
- There, on the first floor.
Koruyucu Bir hizmete geçiyor, birinci katta.
Protector 1 Going On-Line, Level 1.
Birinci katta...
It's on the first floor.
7 4 yaşında birinci katta oturuyor ve evden çıkmıyor değil mi?
He's 70 years old, he's sitting on the first floor and he won't budge, right?
Birinci katta yaralı var.
First floor, officer down.
Birinci katta çatı katı aradım ama yoktu.
I looked for penthouses on the first floor, but I can't find one.
Ve evlendikten sonra, birinci katta güzel bir daireye taşınacaksınız.
And after the wedding, you'll move into a nice ground-floor apartment.
Birinci katta oturuyor.
She lives on the first floor.
Birinci katta, gaz pompalarının orada.
It's on Level 1, by the gas pumps. I wrote the license plate number.
Evet, efendim. İstediğiniz gibi birinci katta.
Yes, since the man asked, in the first floor.
- Birinci katta kahve makinesi var.
- The first floor. - First floor.
Hastane eczanesi 24 saat açık ve birinci katta.
Hospital pharmacy is open 24 hours and it's on the first floor.
- Birinci katta.
On the first floor.
Evet, Leon dördüncü, Momo birinci katta oturuyor.
Yes, Leon lives on the 4th and Momo on the 1st floor.
Birinci katta kamaralar var.
Sub-level One is living quarters.
Birinci katta.
First floor.
Birinci katta veya 500. katta olsak ne farkeder ki? Her şey aynı görünüyor.
What does it matter whether we're on the first floor or the 500th floor?
Birinci katta Dokuz Numarada kalıyor. Ben herşeyi ayarladım. Güzel.
He's on the first floor, room no.9. Things are as planned.
Size birinci katta bir oda veriyorum.
Now, look, I've put you on the first floor here.
Mümkünse, ben birinci veya ikinci katta yapmak istiyorum.
If possible, I'd like to do it on the first or second floor.
Bir tanesi birinci, bir tanesi en üst katta.
Now, we've got one on the first floor, one right up at the top.
katta 41
birini 32
birinci gün 16
birinci 55
birine 18
birincisi 390
birinci kat 30
birinin 43
birinci dünya savaşı 32
birini arıyorum 33
birini 32
birinci gün 16
birinci 55
birine 18
birincisi 390
birinci kat 30
birinin 43
birinci dünya savaşı 32
birini arıyorum 33