Birinci sınıf traduction Anglais
3,111 traduction parallèle
Arizona State'de birinci sınıf öğrencisi mi?
Was he a junior at Arizona State?
George Mason Üniversitesi'nde birinci sınıf öğrencisi.
Uh, junior at George Mason University.
İşte, birinci sınıf konaklama.
Here you are, first-class accommodation.
"Birinci sınıf bir yönetmen" olarak çağrıImaya başladım.
I became a so-called "world-class filmmaker."
Birinci sınıfım.
Incoming freshman.
CU'da başarılar, birinci sınıf.
Good luck at CU, freshman.
Kaybolmuş bir birinci sınıf gibi görünüyorsun.
Ah, the lost freshman look.
Çünkü kaybolduğumdan ötürü bir birinci sınıf olmalıyım değil mi? Üstelik sadece burada da değil.
Huh, well, that would be because I am lost, and I'm supposed to be a freshman, just not here.
Birinci sınıf.
First class.
- Birinci sınıf, birinci.
- First class first.
Bu bir birinci sınıf yer kasası.
It's a class "a" floor safe.
Orada birinci sınıf bir iş çıkarabilirdi.
He could have done a first-rate job down there.
- Birinci sınıf bir iş çıkaracak.
- He'll do a first-rate job down there.
Nasılsınız? Hani şu sana anlattığım, birinci sınıf boyunca pelerin giyen kız, Poppy'ydi.
Poppy was the girl I told you about, who wore a cape all through freshman year.
Bak, Alek bazen birinci sınıf bir dallama olabiliyor ama o aynı zamanda tanıdığım en tatlı çocuk.
Look, Alek can be a first-class jerk sometimes, but he's also one of the sweetest guys I've ever known.
Eduardo Fernandez, ilk olarak,... halk havuzuna ya da öyle bir yerde çalıştığına beziyor. Ve o geçen gün bana geliyor. Ben onun kesinlikle birinci sınıf öğrencisi olduğunu anladım.
Eduardo Fernandez, who, first of all, looks like he works at the public pool or something, and he comes up to me the other day, and I completely know he's a freshman.
- Birinci sınıf teğmen...
- Lieutenant First Class...
Sadece her birinci sınıfın merak ettiği hususlardan sorular soruyorum.
I am just asking questions that any incoming freshman would want to know.
Tüm yol birinci sınıf, Beverly Hills Otel süiti, Lakers biletleri.
First class the whole way, Beverly Hills hotel suite, Laker tix.
Çocukken sana fazladan sos verdiğim için Hollywood'a birinci sınıf bir gezi yapacağım aklıma gelmezdi.
Never thought giving you free extra sauce as a kid would get me a first-class visit to Hollywood, but here we are, huh?
Kokain : Mükemmel bir uçurucu mu yoksa birinci sınıf bir katil mi?
Cocaine - the perfect pick-me-up or a class A killer?
Birinci Sınıf Er Thomas Hill. Afganistan'daki görevinden yeni gelmiş.
Private First Class Thomas Hill just returned from deployment in Afghanistan the prior week.
Birinci Sınıf Er Thomas Hill.
Private First Class Thomas Hill- -
Birkaç kez yanlış şifre girilirse, hafızası silinsin diye modifiye edilmiş. Ama bu kan lekeleri Birinci Sınıf Er Hill'e ait. Ve lekelerin sıçrama şekli gösteriyor ki bu cep telefonu onu bıçaklayan kişiye çok yakınmış.
It's been modified to wipe its memory if the wrong password is entered too many times, but this blood is PFC Hill's and the spatter suggests that the cell phone was really close to whoever did the stabbing, like on his hip.
Birinci sınıf mısın?
Are you a freshman?
Birinci sınıf gibi mi duruyorum?
Do I look like a freshman?
Birinci sınıf am parlatıcısıyım.
I happen to be a world-class vagazzler.
Sonuna kadar birinci sınıf olacak oğlum.
This is gonna be first class all the way, baby.
Birinci sınıf bir yönetmendi.
He was a class act.
Cesur bir asker ve birinci sınıf bir ajandı. Fakat kendini kurallara bağlı görmezdi. Ki bu da bir çok insanın sinirini bozardı.
He was a courageous soldier and a first class agent, but he considered himself somewhat of a maverick, which is to say that he ruffled a lot of feathers.
Japonya'dan birinci sınıf uçak yolculuğuyla geldi.
" It was flown business class all the way from Japan.
Küçük şeylerle, anlarsın, şatafatlı kalacak yerler, birinci sınıf seyahat.
Well, it's the little things. You know, the deluxe accommodations, first-class travel.
Kendinize birinci sınıf bir mevki belirlemişsiniz, çocuklar.
You got yourself a prime location here, boys.
Union Pacific Demiryolları'nın yöneticisi Bay Thomas Durant'ten birinci sınıf mısır likörü. Hey, buraya.
The finest corn liquor compliments of Mr. Thomas Durant, president of the Union Pacific Railroad.
Bu hafta sonu için Yunanistan'a iki tane birinci sınıf bilet istiyorum ayrıca 2 kilo kas yapmak istiyorum o da bu hafta sonuna.
I want two first-class tickets to Greece for this weekend, and I wanna gain 5 pounds of muscle, also for this weekend.
Yunanistan'a iki birinci sınıf bilet değil ama.
Well, it's not two first-class tickets to Greece.
Kurucu anne Victoria Grayson'un çabaları sayesinde bugün yapacağınız cömert bağışlar düşük gelirli, ihtiyacı olan çocukların birinci sınıf zihinsel tedavi almasını sağlayacak.
Thanks to the dedicated efforts of founding mother Victoria Grayson, your generous donations today ensure that low-income special needs children are provided... Top-notch mental health care close to home.
Birinci sınıflara ilk sınıf dendiğini biliyor muydunuz?
Did you know that they call freshmen "frosh"?
İtiraf etmeliyim ki böyle kucaklanası görünüşünüze rağmen sizler birinci sınıf tamircilersiniz.
I have to admit, despite your cuddly appearance, you guys are grade "a" builders in my book.
Birinci sınıf bir doktordur.
He's a top-notch surgeon.
Steven Brankstone, Economi birinci sınıf öğrencisi.
Steven Brankstone, Economics first year.
Birinci sınıf salak mıyım?
That you all secretly hate?
İki hafta önce Bailey Shelton adındaki birinci sınıf öğrencisi odasında kendini asmış.
A freshman cadet, Bailey Shelton, hung himself 2 weeks ago in his room.
Üniversite birinci sınıf öğrencisiydi.
She was a freshman in college.
Lynette ve benim ilk kez birinci sınıf uçuşumuzu hatırlatıyor.
It reminds me of the first time Lynette and I ever flew first class.
Kristal enerjiye çaktırmadan giriş yapmak için birinci sınıf bir bilet.
The crystal is like a first-class ticket for intrusive energies.
Birinci Sınıf Onbaşı.
Hi-oh. Corporal First Class.
Chloe birinci sınıf bir orospuydu.
She was a class-a cunt.
Eastern State'te sınıfında birinci cezaevinde.
First in his class at Eastern State Penitentiary.
- Birinci sınıf aptaldık.
We were world-class idiots.
Sınıfında birinci olmaya çok yakın.
He was damn near valedictorian of his class.
sınıf 117
sınıfta 18
birini 32
birinci gün 16
birinci 55
birine 18
birinci katta 19
birincisi 390
birinci kat 30
birinin 43
sınıfta 18
birini 32
birinci gün 16
birinci 55
birine 18
birinci katta 19
birincisi 390
birinci kat 30
birinin 43