Bizimle gelmelisin traduction Anglais
233 traduction parallèle
Hayır, bizimle gelmelisin!
No, you must come with us!
Bizimle gelmelisin.
You've got to come with us.
Seni korumamız için bizimle gelmelisin.
You've got to come with us.
Eğer buna inanıyorsan bizimle gelmelisin.
If you believed that, you'd come along.
Bizimle gelmelisin.
You need to come with us.
Bizimle gelmelisin.
YOU MUST COME WITH US.
Adam ölüyor Doktor, bizimle gelmelisin.
A man's dying. Doc. You gotta come with us.
Dr. McCoy'u taşıyacağız ve sen de bizimle gelmelisin.
We will carry Dr. McCoy, and you must come with us.
Bizimle gelmelisin baba.
You have to come, Father.
Bizimle gelmelisin.
You ought to go with us.
Bizimle gelmelisin!
You must go with us
Lütfen, sen de bizimle gelmelisin..
Please, you must come with us.
Bizimle gelmelisin.
You should come with us.
Bizimle gelmelisin.
Get along with us
Şimdi sende bizimle gelmelisin.
Now you must come with us.
Kaçıp saklanacak biri değilsin, ama bizimle gelmelisin.
You're not one to run and hide, but you must come with us.
Bizimle gelmelisin, Harv!
You have to come with us, Harv!
- Bir sorun var. Bizimle gelmelisin.
- We've got trouble.
Kit, durum bu kadar ciddi ise sen de bizimle gelmelisin.
Kit, if it's so serious, you should come with us.
Şimdi bizimle gelmelisin evlat.
You'll have to come with us now, son.
Seneye sen de bizimle gelmelisin.
Next year you gotta come up with us.
Sen de bizimle gelmelisin.
You should come with us.
Şimdi bizimle gelmelisin.
Now you're coming with us.
Bizimle gelmelisin.
You should come down with us.
- Sen de bizimle gelmelisin.
- You've got to come too.
- Sen de bizimle gelmelisin.
You got to come with us.
Parayı çekmek için bizimle gelmelisin.
Actually, you'll have to come with us for the money.
- Hemen bizimle gelmelisin. - Neden?
- We need you to come with us right away.
Bizimle gelmelisin.
We've got to go.
Bizimle gelmelisin, Delenn.
You should come with us, Delenn.
Bizimle gelmelisin.
You're gonna have to come with us now.
İşler daha da karışmadan bizimle gelmelisin.
Come with us before things get more complicated.
Bizimle gelmelisin.
You need to come over here with us.
Bizimle gelmelisin, Spencer.
You need to come over here with us, Spencer.
- Evet? Bence bizimle gelmelisin.
I want you to reconsider.
Bizimle gelmelisin.
You should fly back with us.
- Seni onun önünde kelepçelemeyeceğiz ama hemen bizimle gelmelisin.
Daddy, please! Okay, we're not gonna cuff you in front of her, but you have to come with us now.
Bizimle gelmelisin, hayatım.
You must come with us, darling.
Sen de bizimle oraya gelmelisin.
You ought to come down there with us.
Bizimle yemeğe gelmelisin.
You must come to dinner with us.
Bizimle adalara gelmelisin.
You must come with us to the islands.
- Yunanistan'a bizimle birlikte gelmelisin.
- you'll come with us to Greece. - And Auntie?
Bizimle gelmelisin.
You gotta come with us, pat. What are you going to do,
Eğer bizimle ilgili bir sorunun varsa bunun üstesinden gelmelisin.
If you have a problem with us, I need you to deal with it.
Bizimle daha sık gelmelisin.
You got to get away more often.
Bizimle gelmelisin.
Come with us.
Öğleden sonra bizimle maça gelmelisin.
You should come to the match with us this afternoon.
Leela bizimle Europa'ya gelmelisin.
Come to Europa with us.
O zaman yarın gece bizimle Steps'e gelmelisin.
So you should hit Steps with us tomorrow night.
Sen de bizimle gelmelisin.
WELL, HI. UM, HEY! YOU SHOULD COME WITH US.
Bizimle Kennyler'e gelmelisin.
You gotta come to kenny's house with us.
gelmelisin 44
bizim 255
bizim evimiz 18
bizimkiler 34
bizimle 42
bizimle kal 47
bizimki 17
bizim gibi 50
bizimle misin 23
bizim değil 34
bizim 255
bizim evimiz 18
bizimkiler 34
bizimle 42
bizimle kal 47
bizimki 17
bizim gibi 50
bizimle misin 23
bizim değil 34