Bütün gün traduction Anglais
12,379 traduction parallèle
Bütün gün kendimi paralıyorum, tek istediğim sıcak yemek.
I bust my butt at work all day, and all I ask is for a hot meal.
Bütün gün kendimi paralıyorum, tek istediğim sıcak yemek.
I bust my butt at work all day and all I ask for is a hot meal.
Bütün gün bunu inceleyeceğim.
I'll review this in its entirety this evening.
Bazen senle konuştuktan sonra bütün gün yataktan çıkamıyorum.
Sometimes after we hang up, I can't get out of bed all day.
Yani, bütün gün çalıştık ve mesaimiz bitti.
I mean, we had a work day. It ended.
Biliyorsun, bütün gün bu işlerle uğraşan insanlar var.
You know, there are people who work this stuff full-time.
Bütün gün kahvemi kendim alabilirim.
I... I can get my own coffee all day long. I just...
Hayatım, bütün gün yeni video oyununu mu oynadın?
Honey, have you been playing your new little video game all day?
Bütün gün sana ulaşmaya çalıştık.
We have been trying to get in touch with you all day!
Evet, bütün gün evdeydim zaten.
Yeah, I've been home all day. I've been sleeping.
bütün gün evde değilim parka gidicem sonra doğum yogası yapacağım, ve sonra direk Audrynin kitap kulübüne gideceğim ne zaman evde olursun?
I'm out of the house all day. I'm going to the park and then pre-natal yoga, and then straight to audry's book club. What time are you gonna be home?
Hey, üzgünüm bütün gün onunlayım bugün olmaz ufak işleri hallediyoruz yarına ne dersin?
Hey, i'm sorry. I've been with her all day. I can't today, we're running errands.
şey bütün gün dışarıda olacak, buraya gelirsin diye düşündüm umrumda değil evet habuzu ısıtırım
Well, she's gonna be gone all day, i figured you could come here. I don't care. Yeah, i'll heat the pool.
evet benide bütün gün arıyor.
Yeah, i've been getting those all day.
Bütün gün prova yapıp sonra eve geleceğim ve konser için üstümü değiştireceğim.
Rehearsing all day then I'll come home and change for the gig.
Bütün gün bunların saçmalıklarıyla uğraştıktan sonra sevinmiş olmalısın.
You must be after toiling in frivolity all day with these people.
Rolü kaparsam da bütün gün prova yapmalıyım.
And if I get the part, I'll be rehearsing all day.
Bütün gün burada diye düşünmüştüm.
I thought he was here all day.
Bütün gün ağrıyordu zaten.
- All day long.
Biraz dinlen, bütün gün ayakta olacaksın zaten.
Oh, put your feet up, you'll be standing for the rest of the day.
Önemli bilim adamları kolayca başarılı olmadılar. Bütün gün kulaklıktan müzik dinleyip..... kendini dünyaya kapatarak bu iş olmaz.
You think The Hives became The Hives by shutting out the world and listening to their headphones all day?
Bir kaybın acısını tüm dünyanın birlikte hissetmesine çok sık rastlamıyoruz ancak Apple'ın kurucu ortağı ve eşsiz hayalperest Steve Jobs'ın vefatının ardından... bütün gün küresel bir uyanışa şahit olduk.
It's not often that the whole planet seems to feel a loss together, but after the death of Steve Jobs, co-founder of Apple and singular dreamer, all day, we watched as there was a kind of global wake.
Şöyle diyordu, "ah bir zengin olsam, tapınakta oturur bütün gün bilginlere ders verirdim ve doğru da söylesem, yanlış da söylesem zenginsem hiçbir önemi olmazdı".
He says, "If I were a rich man." And he said, "I'd sit in the temple, and I'd lecture to the wise men all day long, and it wouldn't matter if you're right or wrong." "When you're rich, they think you know."
Bütün gün o teşhisle yaşadım.
I lived with that diagnosis all day.
Yavaş parçaları bütün gün dinleyebilirim.
You give me a slow jam any day.
Bütün gün seni bekledim hayatım.
I waited for the sun all day my darling.
Bütün gün çalıştım hayatım.
I worked all day darling.
Bütün gün işteyim o yüzden haberim yoktu.
Look, I work all day, so that was the first time I heard of it.
Senin gibi bir "prenseses" bütün gün ne yapar?
So, uh, what's a "princessess" like you, uh, do all day, huh?
- Bütün gün boyunca!
- All day long! Stop!
Bütün gün yataktan çıkmadın be kızım.
You've been in bed all day.
Bu bütün gün başımın etini yedi.
Thank you! That has been bugging me all day.
Beni bütün gün peşinizden koşturdunuz ama o Athena'nın sizi kandırmasına izin verdiniz.
Here I was following you all day, and you let that girl, Athena, trick you.
Evet. Bütün gün neredeydin?
Where have you been all day?
- Ve o malum beyaz minibüs bütün gün o caddede gezip durmuş.
And? And a certain white van has been driving back and forth on that street all day.
Bütün gün tuhaf davrandı.
He's been acting strange all day.
Lütfen yap çünkü bütün gün ayaktaydım.
Please do, because I have been on my feet all day.
Aman Tanrım! Bunu bütün gün yapabilirim.
Oh, my God, I could do this all day.
Bütün gün bedava bira içmek ve sarhoş olmak için.
It's so you can drink free beer and get shnockered all day.
Bütün gün tek düşünebildiğim sensin.
I think about you everyday.
Bütün gün senden yanaydım.
I've been on your side all day long.
" Willie bütün gün güneşin altında çalışmak zorunda.
" Ooh, Willie has to work in the hot sun all day.
Bütün gün levye indiriyorum zaten.
I've been pulling levers all day.
Barkiss bütün gün gözükmemiş.
Barkiss ain't been there all day.
Richie birisinin onu takip ettiği konusunda paranoya yapıyordu bütün gün ortadan kayboluyordu, başının belada olduğunu söylüyordu ardından buraya müvekkilini ayartmaya mı geldi yani?
So, Richie was paranoid he was being followed, disappears all day, says he's in trouble, then comes here to poach a client?
Bir gün bir yağmur gelecek ve sokaklardaki bütün bu pislikleri temizleyecek.
Someday a rain'll come and wash all this scum off the streets.
Bütün gün.
All day.
Bütün gün klinikte olacağım.
- Okay,
Arz ile sema birleşip bir bütün olduğunda ve dünyanın sonu geldiğinde seni ancak o gün unutabilirim.
The sky and the earth are one, forever. When it is time for the end of the world... When the time comes... then I can forget about you.
Eve geldiğim gün ise bütün aileyi sahile götürdüm.
Then the day I came home, I took the family to the beach.
Bütün gün Ashley'e bakıyorum.
I have Ashley all day.
bütün gün bekleyemem 27
bütün gün bekleyemeyiz 16
gunther 50
günaydın 7167
günaydin 27
günaydın sevgilim 16
günü 31
güney 137
gunner 21
günün nasıl geçti 55
bütün gün bekleyemeyiz 16
gunther 50
günaydın 7167
günaydin 27
günaydın sevgilim 16
günü 31
güney 137
gunner 21
günün nasıl geçti 55
güneş 243
gündüz 49
günaydın tatlım 25
günahkar 29
günah 39
günler 45
günaydın hayatım 17
günaydın hanımefendi 52
günaydın çocuklar 50
güneş ışığı 22
gündüz 49
günaydın tatlım 25
günahkar 29
günah 39
günler 45
günaydın hayatım 17
günaydın hanımefendi 52
günaydın çocuklar 50
güneş ışığı 22
güneşte 16
günaydın efendim 192
günün nasıldı 39
günlük 37
günaydın bayım 22
günaydın millet 27
günaydın baba 43
güneyde 29
günaydın bayan 34
günün sonunda 21
günaydın efendim 192
günün nasıldı 39
günlük 37
günaydın bayım 22
günaydın millet 27
günaydın baba 43
güneyde 29
günaydın bayan 34
günün sonunda 21