Elbette istiyorum traduction Anglais
390 traduction parallèle
Elbette istiyorum.
It's about time. I certainly do.
- Elbette istiyorum.
- But of course I do.
- Elbette istiyorum.
- Oh, of course I do.
- Elbette istiyorum.
- Of course I am
Elbette istiyorum, Lizzie.
I'm sure asking, Lizzie.
- Evet, elbette istiyorum...
- Oh, yes, of course I want.
- Elbette istiyorum.
- Clear.
- Elbette istiyorum.
Of course I do.
Elbette istiyorum.
I sure do.
Elbette istiyorum.
- Of course I do.
Elbette istiyorum. Ama onu korumak için buradayım elektrikli sandalyeye göndermek için değil.
But I'm here to protect him, not help send him to the electric chair.
Elbette istiyorum.
You bet I wanna be free.
- Elbette istiyorum.
- Yes, of course, I do.
- Elbette istiyorum.
- Of course I want some.
Elbette istiyorum.
Of course I want to.
Elbette istiyorum.
Yeah, I want the baby. Of course.
Elbette istiyorum.
I sure am.
Elbette istiyorum.
Sure I do.
- İstiyorum. Elbette istiyorum Deb.
Of course I want you, Deb.
- Elbette istiyorum.
- Sure I do.
Elbette seninle evlenmek istiyorum. Ama anlamıyor musun Gladys?
Of course I want to marry you, but don't you understand, Gladys?
- Elbette kalmasını istiyorum.
- Of course I want him to stay.
Elbette, hepsini tanımak istiyorum.
Of course, I wanna know all of them.
Elbette, istiyorum.
Naturally, I would.
Elbette, ama bunu kayıtlar için istiyorum.
Sure, but I want it for the record.
- Elbette, istiyorum.
- Sure, I want to.
- Elbette istiyorum.
- Of course I do.
Elbette yardımını istiyorum, ama satın almıyorum.
Sure I want you to stick, but I'm not buying it.
Elbette bir daha evlenmek istiyorum.
Of course I want to get married again.
Evet, elbette gitmek istiyorum.
Yes, of course I want to go.
Elbette Leonard'a yardım etmek istiyorum.
Of course I want to help Leonard.
Elbette, odalarınız yeniden dekore ettirmek istiyorum.
Of course, I shall want to redecorate your rooms.
Elbette, istiyorum!
Of course I do.
- Elbette çok istiyorum.
- So many you wants.
Elbette istiyorum.
Of course I do.
Elbette ata binmeni istiyorum.
Certainly I expect you to ride.
- Elbette ben de iyileştirmek istiyorum.
- Of course me too.
Benimle yarın oraya bakmaya gelmeni istiyorum. - Elbette.
I'd like you to go there with me tomorrow
- Elbette istiyorum.
- Of course.
Elbette, istiyorum.
- Of course I do.
Sayın Belediye Başkanına, Bakan Petrovski'ye ve elbette bu olağanüstü organizasyonu gerçekleştiren sevgili karım Veronica'ya teşekkür etmek istiyorum.
I want to thank the mayor, Councilman Petrovski, and of course, my lovely wife Veronica, who, thanks to her, this whole marvelous event was organized.
Elbette bir halk isyanı durumuna gönderme yapmak istiyorum.
I refer, of course, to the threat of insurrection.
Elbette istiyorum.
If you had any backbone, you'd do it.
Açık olmam gerekirse elbette ki barış istiyorum.
That's unfair, of course, I want peace, of course.
İstiyorum elbette.
Of course I do.
- Elbette Gigi'yi istiyorum.
- Of course I want Gigi.
Elbette sizi istiyorum.
I want you.
Bu ilginç ve yaratıcı hikayeniz için sizi tebrik etmek istiyorum ama... elbette öğle vakti Martı Koyuna yaptığınız bu hayali ziyaret... gerçek değil.
I must congratulate you on that highly interesting and imaginative story. I refer of course to your visit, your fictional visit, to Gull Bay at noon.
- Bir resmimi çizmeni istiyorum. - Elbette!
- I need you to draw a picture of me.
Elbette seni görmeyi istiyorum.
Of course I'd like to see you.
Elbette önemsiz demek istiyorum.
Unimportant, I meant, of course.
istiyorum 518
istiyorum ki 20
elbette 13408
elbet 35
elbette var 142
elbette ki 133
elbette benim 21
elbette seviyorum 29
elbette yok 101
elbette iyiyim 21
istiyorum ki 20
elbette 13408
elbet 35
elbette var 142
elbette ki 133
elbette benim 21
elbette seviyorum 29
elbette yok 101
elbette iyiyim 21
elbette öylesin 20
elbette isterim 24
elbette biliyorum 55
elbette biliyorsun 19
elbette canım 17
elbette efendim 146
elbette doktor 21
elbette değilim 21
elbette eminim 36
elbette olmaz 22
elbette isterim 24
elbette biliyorum 55
elbette biliyorsun 19
elbette canım 17
elbette efendim 146
elbette doktor 21
elbette değilim 21
elbette eminim 36
elbette olmaz 22