Geri döndüğümde traduction Anglais
1,134 traduction parallèle
Pfilzing'e geri döndüğümde herkes bana saygı duyuyordu.
Democratic Bavaria.
Geri döndüğümde, böyle şeyler satmayı düşünüyorum.
When we get back, I'm thinking of selling this thing.
Bu işi berbat edersen rozetini ve polis kimliğini kahverengi bir zarfa koyup masama bırak. Çünkü geri döndüğümde seni görmek istemiyorum.
You fuck this up... you're gonna leave your badge and your credentials... in a manila envelope...'cause I don't wanna see you when I get back.
Polonya'ya geri döndüğümde...
When I return to Poland...
Geri döndüğümde... biliyordum.
When I came back, I knew.
Geri döndüğümde hayvancılık işine başlayacağız.
When I get back, we'll be in the cattle business.
Tanrı'ya dua ediyorum, geri döndüğümde değişmiş olursun.
I pray to God when I get back you've changed.
Geri döndüğümde, tüm ayakkabıların kompartman numaralarıyla birlikte işaretlendiğini görmek istiyorum.
When I return I want to see all the shoes marked with compartment numbers.
Bir hafta içerisinde, buradan gideceksiniz ve geri döndüğümde, bu davranışlarını görmek istemiyorum.
In one week, you walk out of here... and I expect some changes in your behavior when you get home.
Geri döndüğümde imzalarım.
I'II sign it when I get back.
Bu geziden geri döndüğümde, bize konsantre olacağına söz ver.
When you get back from this trip, youll promise to concentrate on us.
"Geri döndüğümde, beraber bir tatlı yemeye ne dersin?"
"So when I get back, what do you say we get together for some Tang?"
Jared, sözleşme geri döndüğümde beni nasıl tanıyacağınızı belirtiyor mu?
Jared, does the contract specify how you would know me when I return?
Geri döndüğümde tekrar beraber olacağız.
When I come back we'll be together again.
Amerika'ya geri döndüğümde,... savaş için propaganda yapılabildiğine göre,... barış için de kullanılabileceğine kanaat getirmiştim.
Bernays began to wonder whether it would be possible to do the same type of mass persuasion, but in peace time. Edward Bernays - 1991 :
Geri döndüğümde bütün ihtiyar güzelleri pırıl pırıl istiyorum.
We want the old girls sparkling when I get back.
Geri döndüğümde, onları yok ederim.
When I return, I will eradicate them.
Geri döndüğümde, ne şekilde olursam olayım... seni görmeyi..... ve seninde beni görmek isteyecediğini umuyorum.
I hope to see you when I come back, and that you want to see me no matter in what kind of shape I am.
Geri döndüğümde onu kapıda dikilmiş, sinirli sinirli bakarken gördüm.
I see him standing by the door, and he looks unusually nervous.
- Geri döndüğümde götünü patlatacağım.
- When I get back, I'm gonna bust your ass.
Geri döndüğümde yüzünü bile görmek istemiyorum.
When I come back, I don't want to see your face again.
Biliyorsunuz, burada kendimi tehlikeye atıyorum, ve sizin için geri döndüğümde, hazır olsanız iyi olur.
You know, I'm stickin my neck out here, and when I come back for ya, you better be ready.
Belki geri döndüğümde ikimiz başbaşa biraz zaman geçirebiliriz.
Maybe when I come back, the two of us ought to spend some time alone.
Belki geri döndüğümde sana bütün dedikoduları anlatırım.
Perhaps when I get back, I can fill you in on all the gossip.
Ertesi gün geri döndüğümde, karım itiraz etmedi.
My wife wasn't sorry when I left the next day.
Geri döndüğümde gemimi bulmanı sağlayacak.
It will allow you to find my ship when I return.
Geri döndüğümde gemimi bulmanı sağlayacak.
It will allow you to find my ship.
Geri döndüğümde olan olmuştu.
By the time I got back it was over.
Geri döndüğümde, karımın ağabeyimle evlendiğini öğrendim.
When I returned, I discovered that my woman had married my brother.
Geri döndüğümde sana uzun ve korkunç bir hikaye anlatacağım
When I come back, I am gonna tell you a long, scary story.
Her seferinde Bubba'yı aramak için geri döndüğümde bir başkası "Yardım et Forrest, yardım et!" diyordu
Every time I went back looking for Bubba, somebody else was saying, "Help me, Forrest, help me!"
Eve geri döndüğümde, ilk başlarda o yakınlık yoktu.
The closeness was not there at first, when I come back home.
İki üç gün hastanede kaldın sonra geri döndüğümde müdahale etmeye başladılar.
I was in hospital about two or three days, and then I came back and that's when they started interfering more then.
Geri döndüğümde gitmiş ol.
Just be gone when I get back.
Telefonda yakala onları. Geri döndüğümde.. .. telefonda olmazlarsa, sen de burada olmasan iyi olur.
If they aren't on the line by the time I get back, you'd better not be here either.
Geri döndüğümde, karımın ağabeyimle evlendiğini öğrendim.
When I returned I discovered that my woman had married my brother.
Kendim ve senin için, geri döndüğümde hafızamın geri gelmesine yardımcı olması adına bu kayıtları yapmam istendi.
I've been asked to make these recordings for myself, for you to help my memory recover when I get back.
Mutfaktan geri döndüğümde ölmüştü.
By the time I got back from the kitchen she was dead.
Ve geri döndüğümde seni beş şekilde katlayıp... kedi oyuncağına çevireceğim.
And when I come back I'm gonna fold you five ways... and leave you for a cat toy.
Odaya geri döndüğümde ise şöminenin yanında, yanmış bir ceset gördüm.
When I got back to the room I see a naked body next to the fireplace.
Sadece 1 ay içinde, olabileceğim kadar mutlu olmayı istedim, geri döndüğümde... ülkeme gidip, bütün hayatımı yabancı biriyle geçirecektim.
For a month, I wanted to be as happy as I could. Then I'd come back... and go away to my country to spend a lifetime with a stranger
Geri döndüğümde beni emirlerine uymadığım için suçlayabilirsin.
You can punish me for acting without orders when I get back.
Geri döndüğümde, dış işleri bakanı teslim olmuştu.
In return, the Foreign Minister has resigned.
Şehre geri döndüğümde, her yeri aradım.
When I was finally able to go back, I looked all over for her.
Geri döndüğümde ise yardımcımın bir ambulansa konup dağdan indirildiğini öğrendim.
When I get back, one of my deputies is being hauled down the mountain in an ambulance.
Ödülümüzle birlikte geri döndüğümde, yeniden gençliğimize kavuşacağız.
When I return with our prize, all of us shall be young again.
- Geri döndüğümde bir ses duydum...
I heard a noise, and when I came back...
Geri döndüğümde ziyaret etmeyi düşündüğüm birkaç kişi var.
Oh, there are a number of people I intend to look up when we get back.
Oraya geri döndüğümde, Kaptan ve diğerleri gitmişti.
By the time I got out there, the Captain and the others were gone.
Döndüğümde, geri koyacağım...
When I get back, I'm gonna put it...
Ona iyi bakmamı... ve eve döndüğümde geri vermemi söyledi.
He said to take good care of it... and give it back to him when I come home.
döndüğümde 48
geri zekalı 308
geri zekâlı 75
geri dön 997
geri istiyorum 22
geri gel 638
geri ver 111
geri getir 23
geri çekil 905
geri döndü 106
geri zekalı 308
geri zekâlı 75
geri dön 997
geri istiyorum 22
geri gel 638
geri ver 111
geri getir 23
geri çekil 905
geri döndü 106
geri döneceğim 286
geri dur 89
geri gelecek misin 32
geri git 182
geri gelecek 78
geri döndün 87
geri gelmeyecek 30
geri dönmeyeceğim 51
geri çekilin 1056
geri dönme 24
geri dur 89
geri gelecek misin 32
geri git 182
geri gelecek 78
geri döndün 87
geri gelmeyecek 30
geri dönmeyeceğim 51
geri çekilin 1056
geri dönme 24
geri döndüm 161
geri geliyor 54
geri dönüyorum 52
geri döneceksin 37
geri gelin 133
geri dönecek 75
geri geldi 70
geri geleceğim 165
geri dönelim 114
geri dönüyoruz 69
geri geliyor 54
geri dönüyorum 52
geri döneceksin 37
geri gelin 133
geri dönecek 75
geri geldi 70
geri geleceğim 165
geri dönelim 114
geri dönüyoruz 69