Gore traduction Anglais
130,517 traduction parallèle
Çizelgeye göre tartışma senin çalıştığın alanda olmuş.
According to the schedule, the altercation occurred in the area where you were working.
Leo Stavros'a göre aileden haraç alıyormuş ve bu ayki ödeme gecikmiş.
Well, according to Leo Stavros, he's been extorting the family, and they were late paying this month.
Tanığa göre barda tek başına birkaç saat oturup çıkmış.
Patron said he sat at the bar alone and then left after a couple hours.
Yumruk izlerine göre de katil iri, heybetli ve kurbanları kolayca alt edebilecek biri.
And the fist impressions would suggest the killer was large, formidable, someone who could easily overpower their victims.
Kayıtlara göre Collin'de terhis olur olmaz TSSB başlamış.
According to medical records, Collin did suffer PTSD immediately after leaving the military.
Artık Collin'i ölüm makinesine çevirdiğine göre öfkesinin gerçek hedefinden intikamını alabilir.
Now that he's turned Collin into a killing machine, he can exact his revenge on the true target of his rage...
Cadogan'ın dediğine göre, yalnızca 12. seviyeye ulaşanlar kurtarılacakmış.
Cadogan said only those who reached level 12 would be saved.
Görünüşe göre sıradakinin kim olduğunu biliyoruz.
Looks like we know who's next.
Bana göre, ya son günlerimizi sebeplerimizin içerisinde debelenerek geçiririz ya da ne halt yapmak istiyorsak, onu yapabiliriz!
The way I see it is we can spend our last days wallowing in our reasons or we can do... We can do whatever the hell we want!
Akciğer ya da damar hasarını elemek için birkaç röntgen çekeceğiz ama görünüşe göre mermi girdiği gibi çıkmış.
Mr. President, we're gonna take some X-rays to rule out lung or vascular damage, but it looks like the bullet went straight through.
Röntgen sonuçlarını bekliyoruz ama görünüşe göre mermi girip çıkmış.
We're waiting on the X-rays, but it seems like the bullet went in and out.
- Vaziyete göre oldukça iyi durumda.
You know, all things considered, he's doing well.
Evet, bir komplikasyon çıkmış ama görünüşe göre paçayı kurtaracak.
There was a complication, but, uh... it looks like he'll pull through.
Görünüşe göre selamınız işe yaramış.
- Looks like your wave paid off, sir.
İstihbaratlara göre profesyoneldi. Kendini canlı yakalatmayacağı belliydi.
All the Intel suggested this guy was a pro, he wasn't gonna be taken alive.
Çünkü astsubaya göre bazen görevlere dışarıdan personel atanabiliyormuş.
Because the warrant officer said that sometimes outside personnel will be assigned to missions.
Vekâleten Özel Kalem olduğuna göre sana ödünç vereceğim.
It's really just ceremonial, but, uh, each press secretary passes this on down to the next press secretary, and I figured, since you're now acting chief of staff, maybe a loan was in order.
- Twitter'a göre epey iyi.
- Such as civil rights...
İşsizlik sana göre değil kuzen.
Unemployment doesn't suit you, cousin.
Yaşına göre CV'n oldukça etkileyici.
Impressive CV for someone your age.
Şunu da bilin ki bana göre Amerika devleti, Amerika halkı için yalnızca var olan işleri korumakla değil, yeni işler yaratmakla yükümlüdür. İşte biz de bunu yapacağız.
And I want you to know that I believe that the American government has a responsibility, not just to maintain, but create opportunities for the American people, and that's what we're going to do.
Şimdi bunları belirttiğime göre, ben başlayayım.
Now, having said that, I'll go first.
Chuck'ın bulgularına göre öyle.
According to what Chuck found out.
- Bir yabancıya göre epey atılgansın.
Well, for an outsider, you certainly are jumping right in.
Mathison ta buraya geldiğine göre mühim bir şey olmalı.
Must be something big for Brooke Mathison to come all this way.
- Görünüşe göre yapacağız.
Sounds like we will be.
İhbara göre elinde bomba varmış.
Crime report said he was holding a grenade.
Benimle konuştuğunuza göre elinizde pek bir şey yok.
Well, you must be searching in the dark if you're talking to me.
Fal bakıp ona göre hareket etmiyoruz Bay Lloyd.
Well, we're not reading tea leaves, Mr. Lloyd.
Kaynaklarıma göre MacLeish, FBI emrini değiştirerek Lozano'yu canlı yakalamalarını önlemiş.
My sources say MacLeish overrode the FBI, preventing them from taking Lozano alive.
Senin arkadaşlarının dediğine göre El-Sakar'la irtibat hâlindeymiş, öyle mi? ABD Meclisi'ni patlatan grupla.
I was told by f-friends of yours that he was in contact with Al-Sakar, the group that blew up the U.S. Capital.
Kime göre?
According to whom?
Bu yüzden bize göre uygun olan beş yargıçla başlayıp devam etmeliyiz derim.
And I'm saying that we need to start with a list of five justices acceptable to us and then go forward from there.
Kaynaklarıma göre bir FBI ajanından kanıt bekliyormuşsun.
My sources say you were waiting for some evidence from an FBI agent.
Uydu görüntülerine göre açık bir arazide 10-12 araç park hâlinde.
The sat survey's showing 10 to 12 vehicles parked in a cleared area.
Üzgünüm ama Anayasa'ya göre Yüce Divan'da dokuz yargıç olmalı.
I'm sorry, Professor, but the Constitution sets the number of judges at nine.
Başkanım, görünüşe göre anlaştık.
Mr. President, looks like you've got a deal.
Sizlerle tanışmak bir şeref. Duyduğuma göre öğleyin sizleri sahnede görecekmişiz.
It is an honor to meet all of you, and I heard a rumor that we're gonna get to hear you perform
Penny'ye pek koymadı gerçi çünkü ona göre her şey bir macera. Ama Leo, onu cezalandırdığımızı düşünüyor olabilir.
Not so much for Penny because, you know, she sees everything as an adventure... but Leo, I-I think he thinks we're punishing him.
Elbette kendimize göre gizli bilgilerimiz var Bakan Moss.
Mais oui. Of course we have our discretions, Secretary Moss.
Buna göre, yaşıyor ve Brooklyn'de bir yerlerde.
According to this, he's alive and well and somewhere in Brooklyn.
Görünüşe göre Dabbur Zann Amerikalı çalışan sayısını artırmış.
And the Dabbur Zann has been increasing their recruitment of Americans.
Görünüşe göre bu adam basket toplarına patlayıcı gazlar pompalıyor.
From the looks of it, this guy's pumping explosive gases into the basketballs.
Görünüşe göre dersi erken bitirmek zorundayız.
Looks like we gotta cut this lesson short, Prospect.
"Kafama" göre davrandım demek istedin.
You mean "went rogue."
Biliyorum Roman'ın farklı bir şey olmasını istiyorsun. Ama tehlikesinin de farkında ol ona göre davran.
I know you want Roman to be something different, but you have to treat him like any dangerous asset.
Duyduğuma göre çok iyiler.
Well, I hear it's pretty good.
Artık polislerin gerçek tepki süresini biliyoruz. Yani onu da hesaba katıp değişkenleri ona göre ayarlarsak.
See, now we know the true police response time, so if we account for that here and adjust the other variables accordingly, booyah.
Benim düşünceme göre bu yaratıklar modern kan işleme makinalarıdır.
My thinking is these creatures are streamlined blood-processing machines.
O öncelikli... Bay Desai'ye göre.
She's priority, per Mr. Desai.
Rebecca'ya göre, eğer çocuk sahibi olursak, hayatımız bitermiş.
Rebecca thinks that if we have kids, our lives are gonna be over.
görev 62
göreceğiz 617
görevli 39
göreceğim 28
görevi 115
görev tamamlandı 49
göreceksin 766
göremedim 51
göremiyorum 394
göreyim seni 19
göreceğiz 617
görevli 39
göreceğim 28
görevi 115
görev tamamlandı 49
göreceksin 766
göremedim 51
göremiyorum 394
göreyim seni 19
görevin 17
görevim 43
göreviniz 18
görevimiz 59
göremezsin 24
görebiliyorum 215
göreyim 23
görelim 143
görev çağırıyor 20
göreceksiniz 203
görevim 43
göreviniz 18
görevimiz 59
göremezsin 24
görebiliyorum 215
göreyim 23
görelim 143
görev çağırıyor 20
göreceksiniz 203