Haklıymışsınız traduction Anglais
208 traduction parallèle
Haklıymışsınız.
You were right.
Bir gün haklıymışsınız diyeceksin.
Someday you'll know I'm right.
O adam hakkında haklıymışsınız.
You were right about that fellow.
- Haklıymışsınız General.
You were right, General.
Pek çok neden olduğunu söylediğinizde haklıymışsınız.
You were right when you said there were many reasons.
Evet, haklıymışsınız.
Well, you were right about that.
Haklıymışsınız profesör bu votka muhteşem.
You were right, Professor, this vodka is superb.
Haklıymışsınız, Bayan Marple.
You were quite right, Miss Marple.
Haklıymışsınız, mekanizmada bir yanlışlık var.
There's something wrong with the mechanism.
Haklıymışsınız.
You have judged her rightly.
Aşık olmak üzereyim, ne kadar haklıymışsınız.
I'm falling in love with him like you said was so important.
Haklıymışsınız. İşte burada.
You were right, here it is.
Haklıymışsınız, pek güzel bir yer sayılmaz.
It isn't pretty.
Ama haklıymışsınız.
But you were right.
Hissinizde haklıymışsınız.
You were correct in your "feel."
Sizi en başından dinlemeliydim, haklıymışsınız!
I didn't listen to you and almost erred seriously
Çok haklıymışsınız efendim.
You are quite right, sir.
Aman Tanrım, haklıymışsınız!
Holy Toledo, you're right!
Haklıymışsınız Prenses.
You were right, Princess.
Efendim, haklıymışsınız!
Master, you're right.
Ken'in sizi azarladığını söylerken haklıymışsınız.
Serves you right told you Ken would scold you
Evet, haklıymışsınız.
Yep, you're right.
Haklıymışsınız.
You're right.
Anlaşılan haklıymışsınız Doktor Walker.
Dr. Walker, it looks like you were right.
Son derece haklıymışsınız Doktor.
You was dead right, Doctor.
Haklıymışsınız.
YOU WERE RIGHT.
Baktık ki siz haklıymışsınız.
Turns out you were right.
Haklıymışsınız Wong Usta, ne dediyseniz çıktı.
You were right Master Wong they did exactly what you predicted
- Evet, haklıymışsınız!
- Christ, yes!
Göz ardı edilecek karşıtlıkları bilmek konusunda haklıymışsınız.
You were right by knowing which skirmishes to ignore.
Anlaşılan haklıymışsınız ama özür dilemiyorum yap...
It seems you were right but I do not apologize for my- -
Haklıymışsınız, Bay Drax.
You were right, Mr Drax.
Haklıymışsınız doktor.
You were right, doctor.
Haklıymışsınız bay Luciano.
You were right, Mr Luciano.
Hangi konuda haklıymışsınız?
What were you right about?
Aşık olmak için bu yaşa kadar beklemekte haklıymışsınız.
You were right to wait to fall in love
Haklıymışsınız.
And you were right.
Haklıymışsınız.
Looks like you were right.
Evet, haklıymışsınız.
Yeah, you're right.
Haklıymışsınız, Bayan Varney.
You were right, Mrs. Varney.
Muoi konusunda haklıymışsınız.
You were right about Muoi.
Haklıymışsınız...
Wow, you were right...
- Harika bir yer, haklıymışsınız
- Gorgeous place, you were right.
Ayakkabı konusunda haklıymışsınız.
I guess you were right about these shoes.
Her neyse, siz haklıymışsınız.
Anyway, it turns out you're right.
Clark hakkında haklıymışsınız.
You were right about Clark.
Görünüşe göre haklıymışsınız.
Looks like you were right.
Haklıymışsınız Albay.
You were right!
Ortak bir şeyimiz olmadığını ve anlaşamayacağımızı söylemiştin. Haklıymışsın.
You said we had nothing in common... that we couldn't get along.
Haklıymışsın, ama yine de arabada baba-kız konuştuk.
You were right, although we did have a father-daughter chat in the car.
Şu Julia denen kız hakkında çok haklıymışsın.
YOU WERE SO RIGHT ABOUT THAT JULIA.
haklısın 4682
haklisin 34
haklı 645
haklısınız 730
haklıyım 81
haklıydım 99
haklı değil miyim 37
haklıymış 45
haklı olabilirsin 178
haklısın galiba 26
haklisin 34
haklı 645
haklısınız 730
haklıyım 81
haklıydım 99
haklı değil miyim 37
haklıymış 45
haklı olabilirsin 178
haklısın galiba 26
haklıydın 287
haklıymışsın 149
haklıydı 59
haklılar 28
haklıymışım 61
haklısınız efendim 33
haklı olabilir 30
haklıydınız 44
haklı olduğumu biliyorsun 18
haklı mıyım 212
haklıymışsın 149
haklıydı 59
haklılar 28
haklıymışım 61
haklısınız efendim 33
haklı olabilir 30
haklıydınız 44
haklı olduğumu biliyorsun 18
haklı mıyım 212