Insanları traduction Anglais
181,332 traduction parallèle
Bazı insanların yolları başarıdan geçer, bazılarınınki de geçmez.
There are people who are destined for greatness and people who are not.
BokBedeli bizi nasıl insanların iyiliğine götürecek?
How was PoopFare... for the greater good?
Bütün bu düzenli kalıplar insanları evrendeki evlerinde hissettirdi.
All these regular patterns made people feel at home within the cosmos.
Halloran insanların bir şeyler gördüğünü anlattı.
Halloran told me people have been seeing things.
Burada insanların çılgınca davranmasına ne neden oluyorsa onun ne olduğunu öğrenmemiz lazım, beni duyuyor musun?
Whatever's causing people to act crazy up here, we need to know what it is, do you hear me?
Aynı kasabada aynı insanların aynı şeyleri tartışmasından bıktım usandım.
I'm so sick of the same people having the same argument in the same town.
Yenilikçi insanlarız anne.
We're innovators, Ma.
Şimdi de insanları tanıyamadığımı, doğru karar veremediğimi mi söylüyorsun?
Oh, so, what? Now I just don't know how to judge someone's character or make good decisions?
Belki insanları tanıyamayan benim.
Maybe I'm the one who can't judge character. Whoa!
Evet, o iki kişi bizi yetiştirmiş olsalardı evimizde, diğer insanların da duygularını yaşayabileceği bir yer kalırdı ve "birileri" hislerini içine gömmek zorunda kalmazdı.
Yeah, maybe if those two people had raised us, there would have been room in our house for other people to have emotions and somebody wouldn't have had to shut himself down.
Gerçek insanların böyle ölçülere sahip olabileceğini bilmezdim.
I didn't know that real humans could have these dimensions.
İnsanların içeri girdiklerinde ilk yaptığı şey nedir?
What is the first thing people do when they get in there?
Kodumuzu o uygulamaya yerleştirsek bile, insanlar konferans bittikten sonra uygulamayı silecektir.
Even if we get our code into that app and onto all those phones, people are just gonna delete the app as soon as the conference is over.
İnsanlar uygulamaları silmiyorlar.
People don't delete apps.
Böylece insanlar bizim kutumuza giriş yapacak, ve bizim kutularımız da gerçek Wi-Fi'a, öyle mi?
So, they log onto our boxes and our boxes log onto the real Wi-Fi?
İnsanlar her yere ekipman kuruyor, bu yüzden garip gözükmez, ancak dikkatli olun ve yakalanmayın,
People are setting up equipment everywhere, so it shouldn't look that unusual, but be careful, don't get caught,
Richard, bunlar gerçek insanlar ve onların kasıkları, ve alev almışlar.
Richard, these are real people with real crotches, and they're burning.
İnsanlar milyonlarca yıl boyunca yıldızlara hayranlıkla baktılar ve korkuya kapılmadılar.
It took millions of years for people to look up to the stars, and not feel terrified.
Kırılgan bir zihni olan insanlar, bu kozmik korkuların bir intikamla geldiğini hissedebilirler.
Sleep under unfamiliar stars far from home... and people with a fragile mind... can feel those cosmic terrors return with a vengeance.
İnsanlar bir şeyler görüyor, bir şeyler duyuyor, ondan sonra da güm.
People see things or hear things, and then, bam.
İnsanlar ölüyor.
People are dying.
İnsanlar öldükten sonra haklarında daha çok şey öğreniyorsun.
You know, you learn so much more about people after they're dead.
İnsanların geleceği yer burası.
That's where people come in.
İnsanlar hayatlarını her zaman mahveder.
People blow up their lives all the time.
İnsanlar buna bayılacak, tamam mı?
And people are gonna love it, okay?
İnsanlar yeni Usain Bolt olacağını düşünüyormuş.
He was headed to the Junior Olympics. People thought of him as the next Usain Bolt.
İnsanları sadece kendi değerinin yansıması olarak görüyor, kendi ihtiyaçları ve istekleri olan bireyler olarak değil.
And so he sees people only as reflections of his self-worth, not as individuals with needs or wants of their own.
Sayın Yargıç, insanlar Henderson'ın idam edilişine bir alana bir bedava kampanyası yapmak istiyor.
Your Honor, the people are willing to do a two-for-one Henderson fry.
Afedersiniz. İnsanların sizi duyabildiğini sanmıyorum
Excuse me, I don't think people can hear you.
Bazı insanlar beni donuk bulabilir ama günü atlatabilmemin tek yolu bu!
Some people think that's me being aloof, but it's the only way I can make it through the day.
İnsanlar beni tanımaya başlarsa ramen restoranlarına gidemem.
I can't go to ramen restaurants, have people start recognizing me.
İnsanlar her haltı öğreniyor.
People find out shit.
İnsanlar kuaförlerine her şeyi anlatıyor.
People tell their hairdresser everything.
Şimdi de takdir ettiğim insanlar bana kazık atıyor.
Now I'm getting fucked by people I actually admire.
İnsanlar burada hayatlarını yaşadı.
People lived their lives here.
Dilek mi diliyor, ne bok yiyor bu insanlar?
What are they doing, making a fucking wish?
Bazı insanlar şöyle der : San Fran'da bile yaşamıyordu.
Some people say he didn't even live in San Fran.
İnsanlar saldırı modunda olduğumu anlar hep.
People can always tell when I'm in attack mode.
İnsanlar bana güzel dedi diye o kadar şey yapıyorum ki sanırsınız çirkinim.
The things I've done because people tell me I'm pretty, you'd almost think I wasn't pretty.
Öyle insanları bilir misin?
You know that kind of person?
İnsanlar, kedilerin soğuk olduğunu düşünür ama benim kedim, eve geldiğimde...
- I have ever been on. - Oh! People think that cats are standoffish, but my guy, when I come home...
Bu insanlar kim böyle? Duydun ya.
Who are those people?
İnsanlar çocuğu ormanda aramak için dört koldan toplanıyormuş.
People are forming a human chain to search for him in the woods.
Tek gördüğümse önümüzden kaçışan, korkmuş insanlar.
And what I see is frightened people running before us.
Bizden kaçan o insanlar savaşçı değiller.
These people who are running away, they're not warriors.
Aklım almıyor. İnsanlar niye o programı izliyor?
Okay, I don't understand why do people watch this show?
İnsanları kapkek yerken izlediğin bir program sadece.
It's just a show about watching people eat cupcakes.
Sırrım şu : Benim yaşımdaki insanlar kendilerini çok yalnız hissediyor.
My secret is that people my age often feel very alone.
İnsanlar gülüyor, gülümsüyor, iyi vakit geçiriyordu.
I saw people laughing and smiling and having a grand old time.
Orada insanlar var. Gülümsemek, eğlenmek ve sihir görmek istiyorlar.
Those are people out there, people that want to smile and have fun and see magic.
İnsanlar seni tanıyor, seviyor.
People know you. They love you.
insanların 77
insan 293
insanlar 521
insanın 25
insanlık 30
insanlar var 17
insanlara 46
insanoğlu 51
insanlar bekliyor 18
insan değil 37
insan 293
insanlar 521
insanın 25
insanlık 30
insanlar var 17
insanlara 46
insanoğlu 51
insanlar bekliyor 18
insan değil 37