Işığı aç traduction Anglais
3,936 traduction parallèle
Işığı aç.
Turn on the lights.
Çalıştığım şirket burayı imara açıyor.
My firm is developing the property.
Bakın, Andrea'nın korkunç bir şeye karıştığı çok açık ama benim üstüme mi atmaya çalışıyor?
Look, Andrea is... clearly involved in something horrible here, but to try to pawn it off on me? Now?
Her gün acısıyla yaşadığım kişi.
So this is the one.
Fakat bir şeyi rahatlıkla varsayabiliriz ki ; ... bu kesinlikle acıkmış sivrisinek ısırığı değil.
But I think one can safely assume that that is not a bite from a hungry mosquito.
Burada yazdığına göre sıradaki gösteri şok edici gerçekleri açığa çıkartıyormuş.
And it says this next one is the "Shocking Reveal Gay Float."
Yaşadığım en büyük acıydı.
That is the worst pain I've ever experienced.
Benim söylemeye çalıştığım şey şu eğer orada "olan" ile "olmayan" arasında bir kavga olsaydı hangisine bahis oynayacağım çok açık.
My point is, that if there was gonna be a fight between something that was there and something which wasn't there, then I know which side I'd bet on.
Edmund Reid'in bana açıkladığı ifaden, doğru mu?
Your testimony as described to me by Edmund Reid - it is true?
Bu küstahlığın için senin daha büyük acılar çekmeni sağlayacağım!
is preferable to enduring a waking life as your slave! For your insolence, I will only make you endure greater suffering!
Öyle ki, seks açısından baktığınızda doğru ve etik olmadığını hissetmenize sebep olacak, anne sevgisiyle bağdaştırılmış bir yer.
But this is a place that you associate with a kind of maternal love which, when sexualized, feels wrong... illicit.
Bu çirkin sırrım da açığa çıktığına göre biz de bir odaya gidip sen kiminle sikişmeye geldiysen onu bekleyelim.
And now that that ugly secret is out in the open, maybe we should go in on a room together with whoever you're here to fuck!
Jodie'yi acıktığım zaman yiyebileceğim birisi olarak düşünebiliriz.
Jodie's my girlfriend for when man's is hungry, you get me?
33, 34 derece civarındaki bu açının sebebi şudur. Çok çok ince kum tanelerini alıp yığın halinde dökerseniz 33, 34 derecelik açılarla düşerler.
And this angle - it's about 33, 34 degrees - and the reason for that is if you take fine, fine sand and just pour it out in a heap, the angle that it falls at is about 33, 34 degrees.
- Işığını aç.
Switch on the light.
İçlerini açtığınız zaman saligram bulursanız son olarak jurasik dönemde yaşamış olan 100 milyon yıldır ortada olmayan bir şeyi açığa çıkarmış olursunuz.
What's lovely is that when you reveal them, if you get it, you're exposing something that last lived in the Jurassic, 100-odd million years ago, sort of exposed back to the world.
Yani insanlığını geri açman konusuna katılıyorum ama bunu yapmanın yolunun sana acı çektirmek olduğunu düşünmüyorum.
I mean, I agree that you need to turn your humanity back on, but I don't think that making you suffer is the way to do it.
Açıkçası, ben düşündüm de Elliot'ın yalancı şahidini aradığı video birinci dereceden cinayet davası açmam için yeterli.
Honestly, I've been thinking about it, and the tape of Elliot asking someone to lie for him is all I need to go to trial on murder one.
Alkoliklik, etrafa verilen zarar, sebep olduğunuz acılar. Geceleri uyumanızı sağlayan tek şey bu insanları dışarıda sizin sayenizde mutlu ve sağlıklı hayatlar yaşadığı.
The alcoholism, the collateral damage, the pain you've caused - - the one thing that allows you to sleep at night, the one thing is knowing that these folks are out there, still out there happy and healthy because of you,
Bak, Marcus, şunu anlamalısın ki ; acı insanın kendisini tanımladığı tek insani süreçtir.
See, Marcus, you need to understand that pain is the only human process that is completely defined by the person experiencing it.
- kocasının bir ilişki yaşadığını açıkladı.
- that her husband is having an affair.
Fakat oğlunun gözlerinin içine baktım ve ordusunun La Spezia rıhtımında toplandığını gördüm ve şu da çok açık ki :
But I have looked his son in the eye, and I have seen his army massing on the quay in La Spezia, and this much is plain :
Washington'da bir iş açığı var.
There's a job opening in DC.
Son kararlaştırdığımız menü bu. Yalnız açık olayım.
Well, here is the final menu, as we discussed, but let me be clear.
Yerleşkenin saldırıya uğradığı açıklamasını yaparız. Truman'ın da zarar görmeden kurtulduğunu ve gizli bir konumdan valilik görevini sürdüreceğini söyleriz.
We release a statement saying the compound was attacked, but Truman escaped unharmed and is continuing to govern from an undisclosed location.
- Her şey açık. - Sığır çobanı?
Everything is clear.
Pekâlâ, işin açığı çoğu erkek kadınsal özelliklere sahiptir.
Well, the truth is, most men have female traits.
Açık olmak gerekirse, Peter vali olacak ve senin onun annesini kullandığını düşünüyor.
Oh, well, to be blunt, Peter is going to be governor, and he thinks you're using his mother.
Sadece benim içindi ya da ben öyle sanmışım ama baktığımda o kapı açıktı.
It was just for me, or so I thought, but I looked, and the back door is open.
Ben klimanın tadını çıkaran tarzda biriyim. Sosislerin nasıl yapıldığını merak etmiyorum.
I'm the kind of guy that likes to enjoy the AC, not see how the sausage is made.
İki yıl önce 3,000 dolara satın aldığım bir parçanın nasıl dip sos ile beraber gelen bir şeyden daha değersiz olduğunu bana tekrar açıklar mısın?
- EXPLAIN TO ME AGAIN HOW AN ITEM I PAID $ 3,000 FOR JUST TWO YEARS AGO IS WORTH LESS THAN SOMETHING THAT CAME WITH A DIPPING SAUCE!
Brad beni aradı ve açıkça belirtmeden acil bir durum olduğunu söyledi. Ödümü kopardığın için teşekkürler Brad.
Brad called me and told me it was an emergency... which it clearly is not, so thanks for scaring the crap out of me, Brad.
Hak ettiğin şey torununa neden bir babası olmadığını açıklamak.
What you deserve... is to explain to your grandchild why he doesn't have a father.
- Sen- - Tamam, bütün davaların üstünden geçtiysen kazanılmayacağının farkına varmışsındır çünkü hiçbir açığı yok.
- You- - okay, if you've gone over every case file, then you know that the reason nobody wins is because there is no chink in the armor.
Göğsünün acıdığını söylüyor.
She says her chest is hurting.
MDE'nin araştırma bölümünde çalışıyorum. Bu da beni ekibe dahil eden Sam ile nasıl tanıştığımı açıklıyor sanırım.
And I work in the media lab at mde, which is how I met Sam, who brought me onboard the project.
"Ann, seni açıkgöz, mülayim, kestane saçlı aybalığı 26. aşama planımın kilit noktası."
"Ann, you cunning, pliable, chestnut-haired sunfish, phase 26 is the key to my plan."
Tabii hoşlandığı birine karşı açık sözlü davrandıysa o zaman iş değişir.
Unless he was a little too candid with someone he's interested in.
Yaptığın şey bizim sana acıyarak verdiğimiz işlerde başarılı olamayınca onun bunun altına yatarak yükselmeye çalışmandı.
What you've done is try to sleep your way to the top after failing at a myriad of jobs we gave you out of pity.
Senin katlanmak zorunda kaldığın acıya kıyasla bu bir hiç.
Oh, no, this is nothing compared to what you've endured.
Holly'le olan acı veren ayrılığın, bayağı kabuk bağlamış galiba.
I see the painful breakup with Holly is scabbing over quite well.
Işığınızı ve açık seçik konuşmanızı Whippoorwill'de yapın.
You can take the flashlight and the dirty talk back to the Whippoorwill.
Vali Romney, işsizlik oranını neredeyse yarıya indirmeyi amaçladığı 59 puanlı bir iş tasarısını açıklamak için bugün Portsmouth'daydı.
Governor Romney was in Portsmouth today to introduce his economic plan, promising to cut unemployment almost in half with his 59-point jobs proposal.
Eski CEO'nun özel sektör tecrübelerinin de etkisiyle Portsmouth'daki seçim kampanyasında Vali Romney, başkanlığının ilk döneminde 12 milyonluk bir istihdam yaratacak olan "İlk Gün, İlk İş" planını açıkladı.
Touting his experience in the private sector, today found the former CEO campaigning in Portsmouth, where Governor Romney unveiled his Day One, Job One plan that would add 12 million new jobs in his first term.
OWS'nin niçin eylem yaptığını birkaç cümleyle açıklar mısın?
But tell us in a few words what OWS is protesting.
... ve Washington Post'un yaptığı açıklamaya göre başkan adayı Rick Perry ve ailesi, hafta sonu arkadaşları ve meclis üyelerini de davet ettiği aile çiftliğinin adını Niggerhead koydu.
... as the Washington Post reported over the weekend that Perry's family ranch, where the presidential hopeful has hunted with his family and friends and to which he has invited lawmakers, has a name, and that name is Niggerhead.
Sonra bu vagon yanaştığında kapılarından biri açıktı ki içimizden birinin içerde olduğunu işaretiydi.
And when this one pulled up, one of the doors were open, which is a sign that one of us is riding.
Bilim insanları meteorun yön değiştirdiğini ve açıklanamaz bir şekilde bize doğru hızla yol aldığını bildiriyor.
Scientists report the meteor changed direction and is accelerating at a rapid pace toward us without explanation.
- Aldığı tek yaranın elindeki çizik olmasını ancak bu durum açıklar.
- That would explain why the only defensive wound is the scratch with the needle on her hand.
Gözlerine baktığımda tüm gördüğüm acıma.
I look in their eyes, and all I see is pity.
Işığını açsana. Işığını aç.
( Johnny ) Hey, turn your light on.
acıyor 246
acıktım 221
açıldı 34
açıkla 136
açıyorum 51
açıkça 70
açılmıyor 31
açım 163
açıklama 21
acımasız 58
acıktım 221
açıldı 34
açıkla 136
açıyorum 51
açıkça 70
açılmıyor 31
açım 163
açıklama 21
acımasız 58
acayip 48
açıktı 18
acele 140
acele etmene gerek yok 16
aç mısın 419
acaba neden 30
acil mi 32
acelem var 277
açacağım 20
acil servis 72
açıktı 18
acele 140
acele etmene gerek yok 16
aç mısın 419
acaba neden 30
acil mi 32
acelem var 277
açacağım 20
acil servis 72