Merak etmeyin efendim traduction Anglais
134 traduction parallèle
Beni merak etmeyin efendim.
Don't worry about me, sir.
- Merak etmeyin efendim.
- Don't worry, sir
- Merak etmeyin efendim.
No one. Don't worry, sir.
Merak etmeyin efendim.
Don't worry, sir.
Merak etmeyin efendim bu gece tüm veraset işlemleri için imzalar alınmış olacak.
Don't worry, Your Honour. By tonight I'll have all the documents signed by the heir.
Merak etmeyin efendim, alışırsınız.
Don't worry, sir, you'll get used to it.
- Merak etmeyin efendim.
- Don't worry, sir.
- Onları merak etmeyin efendim.
- Do not worry about them.
Merak etmeyin efendim.
Just relax, sir.
- Merak etmeyin efendim, Bay Marco bizimle!
- Don't worry sir. Mr. Marco is with us.
Merak etmeyin efendim.
- Will you... - Not to worry, sir.
Bu hallere düşme. - Merak etmeyin efendim.
- I warrant your honor.
Merak etmeyin efendim
Don't worry, sir.
Merak etmeyin efendim.
hat's all right, sir.
- Bizi merak etmeyin efendim.
- Don't worry about us, sir.
Merak etmeyin efendim.
Never mind!
Merak etmeyin efendim.
Don't worry, ma'am.
merak etmeyin efendim biz yedik.
Don't worry sir we have eaten.
Siz kalıyorsunuz. Merak etmeyin efendim.
You stay with me.
Merak etmeyin efendim.
Okay. Don't worry, sir.
- Merak etmeyin efendim
- Don't worry sir
Merak etmeyin efendim.
Don't worry, sir
Merak etmeyin efendim, bu rezilliği temizleyeceğiz.
Don't worry, sir. The maid and I will take him out to the curb.
Merak etmeyin efendim.
Don't worry, kind sir.
- Merak etmeyin efendim, vaktimiz bol.
That's all right, sir, we've got lots of time.
Merak etmeyin efendim.
Don't worry sir.
Yok, yok, merak etmeyin efendim.
Don't worry, sir. Don't worry.
Kitabı merak etmeyin, efendim.
Don't you worry about the book, sir
Merak etmeyin, efendim.
Have patience, madam.
Peşindeyim efendim, merak etmeyin.
I'll stick on him, don't you worry, Captain.
- Merak etmeyin, efendim.
- Don't worry, sir.
Merak etmeyin, efendim.
Don't worry, sir.
Merak etmeyin, efendim. "
" Leave it to me, sir.
Merak etmeyin, efendim.
I'll be right with you
Merak etmeyin efendim, bu işle bizzat ilgileneceğim.
Don't worry sir, I'll take care of it for you
Merak etmeyin, ben hallederim efendim.
Don't worry, I'll take care of it, sir.
- Merak etmeyin, efendim.
- Don't worry.
- Kontrol ediyoruz, merak etmeyin, efendim.
- We're checking, don't worry, sir.
Merak etmeyin, efendim.Elimizden gelenin en iyisini yaparız.
That's good to know
Merak etmeyin. Kim olduklarını biliyorum efendim. Onları yakalıyacağız.
Yadav has returned with vital information.
O iyidir efendim merak etmeyin.
He's a fine shot, sir.
- Merak etmeyin, efendim!
- Don't worry, sir!
Efendim merak etmeyin, o nefes alıyor.
Don't worry, sir, he's breathing
Tamam efendim, merak etmeyin.
Yes sir, don't worry
Merak etmeyin, efendim.
Like a downy feather, sir.
- Merak etmeyin, efendim.
- Don't worry, sir. We'll be there!
Merak etmeyin, ben ve efendim bu işi çözeceğiz.
We'll deal with it.
- Merak etmeyin, efendim.
- Well, don't worry, sir.
Merak etmeyin, genç efendim.
Don't worry, young master.
Merak etmeyin. Alıcılar sıraya girecekler efendim.
There will be a queue of buyers, sir.
Böyle bir şey okumayacağınıza garanti veririm efendim, merak etmeyin.
I guarantee you won't read that, sir.
merak etmeyin 872
efendim 34795
efendimiz 532
merak 30
merak ettim 184
merak etme 3690
merak ediyorum 460
merak etme sen 40
merak ediyordum 51
meraklı 21
efendim 34795
efendimiz 532
merak 30
merak ettim 184
merak etme 3690
merak ediyorum 460
merak etme sen 40
merak ediyordum 51
meraklı 21