English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ M ] / Merak etme canım

Merak etme canım traduction Anglais

226 traduction parallèle
Peki kocanı ne yapacağız? Merak etme canım.
But what are we going to do about your husband?
Merak etme canım, çok iyi anlıyoruz.
Now, don't worry, darling, we understand perfectly.
Sen merak etme canım. Her şeyi bize bırak, tamam mı?
Now don't worry, darling, you just leave everything to us, will you?
Merak etme canım son gülen sen olacaksın.
And don't worry, my dear, you will have the last laugh.
Merak etme canım.
Don't worry, dear.
Napolyon'u merak etme canım.
Napoleon's all right, darling.
Merak etme canım.
Oh, don't worry, darling.
Merak etme canım.
Don't worry, darling.
- Ama merak etme canım, ben...
- But don't worry, darling, I'll- - - Elsa.
Merak etme canım.
Well to you maybe, but not to God!
Hiç merak etme canım, rahatsız edilmeyeceksin.
Don't worry, my dear, you won't be disturbed
Gidip bir bakar mısın? Merak etme canım, ben bulurum.
Don't worry, cutie, I will find it.
Merak etme canım.
It's all right, baby.
Merak etme canım.
Well, don't worry, honey.
Merak etme canım, ben varım.
Aw, don't worry, honey. You got me.
Merak etme canım. Unutmam.
Don't worry, dear, I won't forget.
Merak etme canım, annen bugün seçimi sana bırakacaktır.
Do not worry, honey, sure Mom lets you choose to you today.
Merak etme canım, serbest bırakmanı istediklerim hiç öyle azılı katiller değil.
I wouldn't want you to defrost any of those killer types, know what I mean?
Merak etme canım.
Darling, don't worry.
- Merak etme canım, baba burada tamam mı?
- Don't worry. Daddy's here, okay?
Merak etme, canım.
Don't worry, dear.
- Merak etme, başımın çaresine bakabilirim.
- I can take care of myself.
Merak etme, maaşımı kesebilirsin.
- What? Don't worry, you can take me off salary.
Merak etme, Vic benim 50-50 ortağım.
You can forget that. Vic's my partner, 50-50.
- Merak etme, canım. Dökülmedi.
- lt's all right, dear, it didn't spill.
Merak etme seni babana götürmeye çalışacağım.
Soon as we can we'll take a plate to your pa.
Merak etme, başımın çaresine bakarım.
Don't worry, I can look after meself.
Ama merak etme, canım.
But don't worry, love.
Merak etme, canım.
Don't worry, love.
Merak etme, bazen kulaklarım da gözlerim gibi işe yaramaz.
Don't worry. Sometimes my ears can be as useless as my eyes.
- Merak etme, canım.
- Don't worry, darling.
Ona, pencereyi görebildiğimi açıklamaya çalıştım. Bana dediği şuydu ; "Merak etme yakında çok daha fazlasını göreceksin."
I try to explain to her that I can see the windows, and she says "You'II be able to see lots more soon"
Bizi merak etme, bize ne olursa olsun... bunu Bai hanıma götürmelisin, tamam mı? yapabilir misin?
Don't worry about us, no matter what happens to us, you must pass the rings to Mrs. Bai, can you do that?
Eder canım kardeşim eder, hiç merak etme.
- Sir, I have to go!
Sana bisiklet dükkanına zorla girdiğimi anlattım mı? Onu merak etme.
* oh, yeah, you really got me now * * you got me so i can't sleep at night * * you really got me * oh oh oh
Merak etme, telsizle yardım çağrısı yapacağım.
Do not worry, I can ask help by radio.
Tamam canım, merak etme.
Alright.
aç kapıyı, içerde biri var biliyoruz merak etme, savaşmayacağım
Open the door, I know someone's inside Don't worry, I can fight out I know about your affairs
Karım Yuki ile ilgilenir, o yüzden hiç merak etme.
My new wife can take care of his baby.
Merak etme baba, mutlaka kazanırım!
Pop, don't worry. I can't lose!
Ben de ona "Merak etme, canım."
And I says...'don't worry, honey.'
Merak etme, o kız ablam. Seninle gelebilir miyim erkek arkadaşım?
I can't go on having sex without mine.
Merak etme Sal bir gün sana da hitap edecek olursam tek heceli kelimeler kullanırım.
Don't you worry, Sal. If I should choose to address you, you can be sure it will be in monosyllables.
- Bana olamaz canım. - Bana da olamaz ama... merak etme ben bakarım.
- It could be, dear, but don't worry, I'll get it.
Merak etme, canım.
Oh, well, don't worry.
- Merak etme, tamam mı? - Bunu kabul edemeyiz.
We can't accept that.
Merak etme, ben öldükten sonra asla suçluluk duymayacaksın.
- Don't worry. - After I'm gone, you can live guilt-free.
Merak etme çantaları ben taşırım
Don't worry, I can manage these bags.
Merak etme, Alsia. Hayallerini gerçekleştirmen için her şeyi yapacağım.
Don't worry, Alsia. I'll do everything I can to keep your dream alive.
Başımın çaresine bakabilirim. Merak etme.
I can take care of myself, don't worry.
Her şey yolunda canım. Merak etme sen.
It's alright dear, don't worry

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]