Senin sorunun traduction Anglais
5,706 traduction parallèle
Senin sorunun ne?
What is wrong with you?
Senin sorunun ne?
What's wrong with you?
Senin sorunun, Liz ne olduğunu biliyor musun?
You know what your problem is, Liz?
- Sarı ışık yanmıştı, gerzek. Senin sorunun ne?
Yeah, the light was yellow, dumbass!
- Senin sorunun ne dostum, ciddiyim?
What is wrong with you, man? Seriously.
Senin sorunun ne böyle?
What the hell is your problem?
Senin sorunun.
Your mess.
Bu senin sorunun değil sen buradan çıkıp gidebilirsin, onunla ben ilgilenirim.
It's not your problem, so you can walk away and I'll take the heat.
Peki, senin sorunun Eğer çok fazla zaman var olduğunu.
Well, your problem is you've got too much time.
- Senin sorunun ne?
- What's wrong with you?
Ama bu senin sorunun.
But that's your problem.
Oradaki harika bir adam, Onu taciz etmene izin vermeyeceğim. Çünkü senin sorunun benimle.
That is a great man in there, and I'm not gonna have you harass him because you've got some kind of bizarre beef with me.
Abhimanyu biliyorsun ki senin sorunun bir yerde uzun süre kalamaman.
You know, Abhimanyu your problem is that you cannot stay at one place for long.
Bu senin sorunun.
Your problem.
Bu senin sorunun, benim değil.
It's your problem, nof mine.
Bugün senin sorunun nedir?
What is it with you today?
Bu artık senin sorunun.
That's your problem now.
Senin sorunun ne?
What's your problem?
Senin sorunun ne biliyor musun?
You know what your problem is?
- Camille, bu senin sorunun değil.
- Camille, it's not your problem.
Senin başkanlığın senin sorunun.
No. Your presidency, your problem.
- Tripp senin sorunun ne?
WHAT IS WRONG WITH YOU?
Senin sorunun ne Harry Potter?
- What's your problem, Harry Potter?
Senin sorunun ne?
What is your problem?
- Evet. Senin sorunun ne?
What the hell is wrong with you?
Senin sorunun ne, Miles?
What the hell is wrong with you, Miles?
Senin sorunun ne, Miles?
What the hell is your problem, Miles?
Senin sorunun ne, Chop, dostum?
What you on about, Chop, man?
Senin sorunun değil.
Not your problem.
Bana yaptıkları affedilemezdi ama bu tabiki senin sorunun değil.
What he did to me was unforgiveable, but that's certainly not your problem.
- Senin sorunun ne, Raph?
- What is your problem, raph?
Senin sorunun ne?
What in the hell is the matter with you?
Ve gayret etmeye razı değilsen orası senin sorunun, benim değil.
And if you're not willing to put some in, then that is on you, ok, not me.
- senin sorunun nedir?
What's wrong with you, man?
Senin sorunun nedir ha?
- What's your problem?
Senin sorunun ne?
Oh, I knew it! What is wrong with you?
Senin sorunun ne, huh?
What's going on with you, huh?
Senin sorunun ne?
What the hell's wrong with you?
Senin sorunun ne?
And ruin the mystery?
Senin sorunun bu.
There's your problem.
Sorunun ne senin?
What the heck's a matter with you?
Bütün gündür buluttan nem kapıyorsun, sorunun ne senin?
You've had your panties in a bunch this whole day, what is your problem?
Hey, ne sorunun var senin be?
Hey, what's wrong with you?
Bana doğruyu söyleme lütfunda bulunduktan sonra tüm ülkeyi baştan başa şu sorunun cevabını bulmak için dolaştım ben onun oğlu muyum yoksa senin oğlun mu?
After you deigned to tell me the truth, I drove across the country to figure out... am I her son or your son?
Bence senin hediye seçimimle bir sorunun yok.
I don't think you have a problem with my choice of gift.
- Senin böyle bir sorunun yok gibi.
You don't seem to have that problem.
Bunu yapmadan önce de, kişisel ifadesinde haksızlığa uğradığını çünkü senin karşı tarafın avukatıyla kişisel bir sorunun olduğunu söylemişti.
And before she did, she stated on the record that she got shafted because you had a personal vendetta against your opposing counsel.
O senin sorunun.
Yeah, that's your problem.
Bazı insanlar senin de sorunun olduğunu düşünüyor.
Some people think he is.
Fakat senin şu an büyük bir sağlık sorunun var ve hayatındaki önemli kararları vermek için ruhsal durumun iyi değil.
But you just had this big health scare, And you're probably not in the best frame of mind. To make life decisions.
Ben senin kuzeninim, sorunun ne böyle "senin"?
I'm your cousin. What's wrong with ya?
senin sorunun ne 278
senin sorunun nedir 56
senin sorunun ne biliyor musun 29
sorunun nedir 50
sorununuz nedir 22
sorunun ne senin 53
sorunun ne 79
senin adın nedir 33
senin adın ne 311
senin 814
senin sorunun nedir 56
senin sorunun ne biliyor musun 29
sorunun nedir 50
sorununuz nedir 22
sorunun ne senin 53
sorunun ne 79
senin adın nedir 33
senin adın ne 311
senin 814
seninle 184
seninle olmak istiyorum 35
senin için çıldırıyorum 35
seninle konuşmak istiyorum 561
seninle evlenmek istiyorum 67
senin yüzünden 95
senin adına sevindim 78
senin için 556
senin derdin ne 338
seninleyim 95
seninle olmak istiyorum 35
senin için çıldırıyorum 35
seninle konuşmak istiyorum 561
seninle evlenmek istiyorum 67
senin yüzünden 95
senin adına sevindim 78
senin için 556
senin derdin ne 338
seninleyim 95