English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ S ] / Seninle bir anlaşma yapalım

Seninle bir anlaşma yapalım traduction Anglais

163 traduction parallèle
"Seninle bir anlaşma yapalım," dedi.
"I'll make a bargain with you," she said.
Seninle bir anlaşma yapalım.
I'll make a deal with you.
Seninle bir anlaşma yapalım, Mary.
I've got it. I'll make a deal with you, Mary.
Bak seninle bir anlaşma yapalım.
Let's make a deal.
- Seninle bir anlaşma yapalım.
I'll make a deal with you.
Seninle bir anlaşma yapalım.
- Wonderful. I'll make a deal with you.
Seninle bir anlaşma yapalım.
Let's make a deal.
Bak seninle bir anlaşma yapalım.
I'll tell you what. I'll make a deal with you.
Bak ne diyeceğim, Sheriff, Seninle bir anlaşma yapalım.
Tell you what, Sheriff, make a deal with you.
Seninle bir anlaşma yapalım.
Make a deal with you.
Seninle bir anlaşma yapalım.
Listen, Baciu, let's make a deal.
Seninle bir anlaşma yapalım.
I'll do a deal with you.
Seninle bir anlaşma yapalım.
I'll make a trade with you.
Altının nerede olduğunu, sadece ben biliyorum,... seninle bir anlaşma yapalım.
Only I know where the gold is. And you won't get it. Unless... you make a deal with me.
Gel seninle bir anlaşma yapalım.
Let's make a deal.
Johnson, madem çok acelen var seninle bir anlaşma yapalım.
Johnson, if you're in such a goddamn hurry, I'll make you a deal.
Tamam seninle bir anlaşma yapalım.
All right you got yourself a deal.
Açılıştan sonra da haftada 240 dolar alacağım. Seninle bir anlaşma yapalım.
And starting opening night I get $ 240 a week, so I'll make a deal.
- Seninle bir anlaşma yapalım.
- I'll make a deal with you.
Bak ne diyeceğim, seninle bir anlaşma yapalım.
Tell you what, I'm going to make you a deal.
Seninle bir anlaşma yapalım, sana üç kitap vereceğim.
I'll cut you a deal. I'll give you three books.
Kıçını tekmelemeden önce seninle bir anlaşma yapalım.
Before I kick your fanny, I'll make you a deal.
Seninle bir anlaşma yapalım.
OK. I'll make you a deal.
Tamam, seninle bir anlaşma yapalım.
Okay, I'll make a deal with you.
Seninle bir anlaşma yapalım.
I'll make you a deal.
Seninle bir anlaşma yapalım.
I'll make ya a deal.
Büyükelçi, seninle bir anlaşma yapalım.
Ambassador, I'm willing to cut a deal with you.
Dinle Griff, seninle bir anlaşma yapalım.
Listen, Griff, I'll make you a deal.
Seninle bir anlaşma yapalım.
I'll tell you what. I'll make you a deal.
Bu gece olmaz. Seninle bir anlaşma yapalım.
I'll do you a deal.
- Seninle bir anlaşma yapalım!
- I'll make you a deal!
Geç kalmaktan bahsetmişken, seninle bir anlaşma yapalım.
Speaking of late, I'll make a deal with you.
Tamam, Lois. seninle bir anlaşma yapalım.
OK, Lois. I'll make you a deal.
- Haydi seninle bir anlaşma yapalım.
- So, what do you say we make a pact?
Seninle bir anlaşma yapalım :
I'll make you a deal :
Seninle bir anlaşma yapalım.
But I'll make you a deal.
- Her neyse. Winley, seninle bir anlaşma yapalım.
Whatever.
- Ama seninle bir anlaşma yapalım.
- But I'll make you a deal. - Mr.
- Bak, seninle bir anlaşma yapalım.
- Look, I'll do you a deal.
Seninle bir anlaşma yapalım mı?
How about I make a deal with you?
Seninle bir anlaşma yapalım.
I have a treat for you.
Evet.. Aslında birazcık ediyor. Seninle bir anlaşma yapalım.
A little bit, actually lm gonna make you a deal
Seninle bir anlaşma yapalım.
I'll make you a deal,
Pekâla, seninle bir anlaşma yapalım.
Okay, let's make a deal.
Nuridumun kalanının nerede olduğunu ve ne yapacağını söyle seninle bir anlaşma yapalım.
Tell us where the rest of the nuridium is, what you intend to do with it, and we'll cut you a deal.
Seninle güzel bir anlaşma yapalım.
I'm going to make a fair deal with you.
- Onun için uğraşıyorum. - Seninle bir anlaşma yapalım.
- l'll make you a deal.
Seninle bir anlaşma yapalım, Sam.
I'LL MAKE A DEAL WITH YOU, SAM.
Seninle bir anlaşma yapalım.
I have a deal to make.
Seninle bir anlaşma yapalım.
- but it won't change anything. - I'll make you a deal.
Seninle bir anlaşma yapalım.
I'll give you a deal.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]