Sevdiğini biliyorum traduction Anglais
1,819 traduction parallèle
Baksana, hepimiz işten sonra dışarı çıkacağız ve parti yapmayı sevdiğini biliyorum.
Hey, look, we're all going out after work, and I know you like to party.
Çizgi filmleri sevdiğini biliyorum.
- I just know how much you love cartoons.
Anneni çok sevdiğini biliyorum.
I know that you love your mom very much.
Büyük babanı sevdiğini biliyorum.
I know you love your grandfather.
Beni sevdiğini biliyorum.
I know she loves me.
Ve onu çok sevdiğini biliyorum.
And I know you like him a lot.
Artık beni sevdiğini biliyorum.
"Now that I know you love me."
Bak, Stevie, onu sevdiğini biliyorum.
Look, stevie, i know you loved him.
Onu seviyorum ve onun da beni sevdiğini biliyorum.
I love him and I know that he loves me.
Üzgünüm. O arabayı ne kadar sevdiğini biliyorum.
I know how much you loved that car.
- Öğretmeyi sevdiğini biliyorum ama gerçek hastaları gerçek ameliyatlarla iyileştirmelisin.
- Alex-- I know you like teaching, and that's great, but you need to start treating real patients with real surgeries, because once they see you as weak, it's over.
Tibet yemeklerini çok sevdiğini biliyorum, işte Küçük Tibet'in gururu!
I know how much you like Tibetan food, so the pride of Little Tibet!
Burayı sevdiğini biliyorum, ama tesisatçılara fazla iş çıkartmadan yapabilsek?
I know you like it but if we may do it along with the plumbing.
Çünkü o zımbırtıyı benden daha çok sevdiğini biliyorum.
#'Cause I know how much you love that darn thing more than me
Sevdiğini biliyorum.
I know you did.
Onu ne kadar sevdiğini biliyorum.
I know how much you loved her.
Kimi sevdiğini biliyorum.
I know who you love.
Beni sevdiğini biliyorum. Beni incitmek istemedi.
I know he loves me.
Beni sevdiğini biliyorum.
I know you love me.
Bitkileri sevdiğini biliyorum.
I know you like plants.
Seni ne kadar çok sevdiğini biliyorum.
I know he loves you very much.
- Sevdiğini biliyorum.
- You know you love it.
Onu sevdiğini biliyorum.
I know that you loved her.
Bak, El, Sarah'ı ne kadar sevdiğini biliyorum ve bizim sen ve Devon'la ilerlememiz fikrine nasıl bayıldığını da ama biz size hiç benzemiyoruz.
Look, EI, I know how much you love Sarah how much you love the idea of us, us moving forward with you and Devon. But we're not anything like you guys.
Ne kadar sevdiğini biliyorum.
I know how you love it.
Florence Nightingale'i oynamayı ne kadar sevdiğini biliyorum ama başımın çaresine bakabilirim.
I know how much you enjoy playing Florence Nightingale, but I can take care of myself.
Babam bazen çok kötü davranırdı. Ama babamı severdim. Sevdiğini biliyorum.
Sometimes he was really mean, but I loved my dad.
Sevdiğini biliyorum. Bundan memnunum.
I know you do, and I'm glad you do.
Onu sevdiğini biliyorum. Onu bende seviyorum.
And I know you love her, and I love her, too.
Onu gerçekten sevdiğini biliyorum.
I know that you really like him.
Sevdiğini biliyorum.
I know she does.
- Seviyor. Sevdiğini biliyorum.
I know she does.
Onu sevdiğini biliyorum.
I know you love him.
- Sevdiğini biliyorum.
I know you do.
Annesini ne kadar özlediğini ailesini ve siz sevgili bayanları ne kadar çok sevdiğini biliyorum. Ben de kendime bir üvey anne olarak sevgimi gösterebilmek ve bu harika topluluğun bir üyesi olabilmek için ne yapabileceğimi sordum.
I know how much she misses her mom and how much she loves the rest of her family and all of you lovely ladies, so I asked myself... what can I do as a new stepmother to show my love and become a member of this wonderful club?
Seni seviyorum ve senin de beni sevdiğini biliyorum.
I love you. And I know you love me too.
Kuralları uymayı ne kadar sevdiğini biliyorum,... peki neden buradan, insanların gerçekten eğlendikleri partilerden mümkün olduğunca uzak durmuyorsun?
Thanks, Lily. I know how much you love following rules, just stay here. Far from the party, where people are having fun.
Özür dilemeyeceğim,... ama seni seviyorum, ve senin de beni sevdiğini biliyorum.
I'm not going to apologize. But I love you and I know you love me.
- Evet. Sevdiğini biliyorum.
I know you like that.
Sevdiğini biliyorum.
- I know you do.
Patronu memnun etmeyi sevdiğini biliyorum.
I know how you like to please the boss.
Bence Nathan ders veren kızı seviyor ama ders veren kız da Lucas'ı seviyor ve ben de Lucas'ı sevdiğimi biliyorum ve artık senin de kimi sevdiğini hiç bilmiyorum.
I think that nathan likes tutor girl, but tutor girl likes lucas, and i know i like lucas, and i don't know who the hell you like anymore.
Senin de beni sevdiğini biliyorum.
And I Iove you. And I know you love me.
Senin de beni sevdiğini biliyorum.
And I know you love me.
- Marty bazı hatalar yapmış olabilir ama karısını sevdiğini biliyorum.
There's no doubt Marty's made some mistakes
İnsanların seni suçlamasından endişelendiğini biliyorum, ama Kelly'yi sevdiğini de biliyorum.
I know you're worried people might blame you, but I know you love Kelly.
Hatta geçenlerde onu sevdiğini söylemiştin. Espri yaptığını biliyorum. Ama espri olarak bile olsa beni sevdiğini hiç söylememiştin.
Plus, the other day, you even said you liked her, and I know that you're just kidding around, but you never said you liked me, even as a joke.
Seni sevdiğini biliyorum.
I know he loves you.
Serena'ya beni sevdiğini söylediğini biliyorum.
- You told Serena you love me.
Senin sevdiğini de biliyorum.
And I know you love this baby, too.
- Sevdiğini biliyorum.
I know you like it, daddy.